Beşiktaş - Başakşehir maçını spor yazarları değerlendirdi: Günün hayal kırıklığı, bavulunu hazırlamalı

Süper Lig'in 12'nci haftasında Rıza Çalımbay yönetimindeki Beşiktaş, Çağdaş Atan yönetimindeki Başakşehir engelini 1-0'lık skorla geçti. Müsabakadaki tek gol Muleka'dan geldi. Bu sonuçla siyah-beyazlılar hanesine 3 puan yazdırıp ligde 22 puana ulaştı. Oynanan zorlu maçı spor yazarları değerlendirdi...

BEŞİKTAŞ'I KRİZDEN MULEKA ÇIKARDI
Beşiktaş, Trendyol Süper Lig'in 12. haftasında kendi evinde Rams Başakşehir'i tek golle yendi, rahat bir nefes aldı. Siyah-beyazlı takıma kritik üç puanı getiren golü 55. dakikada Jackson Muleka kaydetti. Teknik direktör Rıza Çalımbay ilk maçında galibiyet alırken, siyah-beyazlı takım yenilgi serisine son verdi.

ZAYNUTDİNOV'DA KORKUTAN SAKATLIK
Maçın 37. dakikasında Bakhtiyor Zaynutdinov, Jerome Opoku ile girdiği ikili mücadelede yüzüne darbe alarak yerde kaldı. Futbolcunun tedavisi için sağlık ekipleri oyun alanına girdi. Kazak futbolcu, 41’inci dakikada yerini Ghezzal’a bıraktı. Gözü morarıp şişen Zaynutdinov, darbe sonrasında hastaneye kaldırıldı. Beşiktaş'tan yapılan açıklamada "Zaynutdinov'un burnunda ve göz çukurunda kırık saptanmıştır" ifadeleri kullanıldı. Kritik maçı spor yazarları kaleme aldı. İşte Beşiktaş-Başakşehir maçının değerlendirmeleri...

MUCİZE YOKTUR GAYRET VARDI! / CEM DİZDAR
"Sihirli dokunuş"!.. Orta sınıftan çoğu insanın beklentisidir bu. Bir yerlerde doğmuş birilerinin neden bilinmez ama kendileri için hem de yeterince çalışmadıkları halde mucizevi dokunuşlarla mucizevi işler yapacağını umup dururlar. Yoksullar ise doğuştan beklentisizdir! Ne yaptığını kimsenin anlayamadığı Beşiktaş, ‘’sihirli dokunuş’’lar arıyor bir yerlerden. Elbette bu Rıza Çalımbay değil. Ama ülkemiz mucizeler yaratma konusunda pek marifetlidir, bilinir! Buradan da bir mucize çıkarırsa şaşmam. Son dönemdeki travmayı Burak Yılmaz’a yıkacak olanlar büyük haksızlık yapar. Yılmaz neden değil, sonuçtur. ‘’Başkan’’ denildi, ‘’Burak Yılmaz’’ denildi hatta sıklıkla ‘’Necip Uysal’’ da denildi ama ‘’Durumda Şenol Güneş’in de hatırı sayılır payı var’’ diyene rastlamadım pek. Oysa takım baştan beri sahada kayboluşmuş durumdaydı. Dün de ilk yarı boyunca önceki maçlardan farkı yoktu sahada Beşiktaş’ın. ‘’Uyurgezer’’ misali, hareket ediyor ama bilinçli görünmüyordu. İkinci devre maça girer girmez çıkmak zorunda kalan Rachid Ghezzal’ın yerine Onur Bulut, Salih Uçan’ın yerine de Chamberlain dahil olunca maç biraz kıpırdandı. İlk devre zaman zaman hücum alanında görünen Başakşehir ise nedeni belirsiz biçimde ‘’sahayı terk edince’’ Beşiktaş önce bir iki pozisyon sonra da golü buldu. Oyun tuhaftı! Dakika 90’a vardığında Başakşehir 18 orta yapmış ve hiçbirine dokunamamıştı. Yani deneyip, yanılmaktan inatla vazgeçmediler. Ve sonuçta maçı kaybettiler.

NECİP BEŞİKTAŞ'TIR!
Beşiktaş ise 10-15 dakikalık baskısız oyunla maçı kazandı. Bundan sonra Beşiktaş takımı ve tribünleri için yolu gösteren pankart da eski ‘’eski açık’’ ile eski ‘’maraton’’ tribününe gerilmişti; ‘’Sahaya odaklan’’. Bundan sonra öyle ya da böyle oynamanın tadına varmak, rakibe ve kendine saygı duymak… Ve en önemlisi, bilir bilmez konuşan onca insana kulak tıkayıp Necip Uysal’ın kıymetini bilmek. Unutmayın Necip gayrettir… Necip çabadır… Necip mucize beklemeyip, çalışmaktır. Necip Beşiktaş’tır!.. Bir zamanlar Metin, Ali, Feyyaz’ın gölgesinde kalsa da Beşiktaş’ın Rıza Çalımbay’dır Necip Uysal…

HOŞ GELDİNİZ ÇALIMBAY-REBİC / ALİ ECE
Kriz dönemlerinde tecrübe başka bir şey. Hele bu tip Beşiktaş’ın son 1 aydır yaşadığı yönetim krizinde teknik direktörün daha önce bu ligin iyisi kötüsüyle tozunu yutmuş, kısıtlı kadrolarla çalışmış Rıza Çalımbay tipi birisi hem teknik direktör hem de insan olarak gerek. Rıza Çalımbay insan ilişkilerinde hoşgörülü, sakin ve yumuşak huylu bir karaktere sahiptir. Göreve gelmek için planlı şekilde kanal kanal gezmez, aksine her arayana telefonunu açar, insan yerine koyar, sorulara cevap verir. Rıza Çalımbay görev yaptığı her takımla olan sözleşmesine her zaman Beşiktaş’ta teklif gelirse opsiyonu eklettirirdi. Yani her şart ve dönemde karaca Beşiktaş’ta görev yapmaya hazır ve nazırdı. İnsan ilişkilerinde hoşgörülü olmakla beraber teknik direktörlük konusunda babasını bile tanımaz. Koşmayan, takımın taktik disiplinine uymayan asla sürekli oynayamaz. Beşiktaş’ın Çalımbay öncesi son maçlarında koşu makinesi bu dönemin Atom Karıncası Gedson bile koşamıyordu, verimi düşmüştü. Dün adeta son nefesine kadar koştu. Rebic zaten birkaç maçtır bireysel performans açısından düzelme sinyalleri veriyordu ama takımın taktik disiplini o maçlarda ilkokul takımından hallice olduğu için bireysel yeteneklerini kolektif açıdan verimli kullanmıyordu. Başakşehir maçında kullandı.

DERLİ TOPLUYDU
Muleka’ya asisti Frankfurt model Rebic klasındaydı. Muleka da neden oynatılınca sadece merkezde oynatılması gerektiğini gösteren kalitede bir son vuruşlar golü attı. Beşiktaş rakip ceza alanında etkili şekilde topla buluşurken savunmada da önceki maçlara göre daha derli topluydu. Hakemlerin saçmasapan atladıkları Bakhtiyor’un sakatlığı ve yerine giren Ghezzal’ın sakatlanıp çıkması başka bir günde saha içinde krize dönüşebilecekken Rıza Çalımbay sakin kişiliğimle harmanladığı tecrübesiyle krize dönüşmeden sorunu eldeki imkanlar ölçüsünde çözdü.

HOŞ GELDİN RIZA HOCA / ORHAN YILDIRIM
Beşiktaş, yeni hocası Rıza Çalımbay ile kazandı. Kartal futbol adına sahaya olumlu görüntü veremese de taraftarı önünde kazanmasını bildi. Yanlış 11’e rağmen Çalımbay’ın yaptığı hamleler skora etki yaptı. Rebic ve Onana hatırlandı! Çağdaş Atan, takımına çağ dışı futbol oynattı. İlk dakikadan itibaren zaman geçirme düşüncesi dışında sistem yoktu. Ne zaman ki ekibi geri düştü, atağa çıkmaya başlattı. Muleka ile kazanıp araya moralli giren Beşiktaş, uzak da olsa zirve takibini sündürdü. Başakşehir ise ligin dibinde kaldı! Kartal maça tutuk başladı. Rebic ve Gedson’un bireysel oyunu, skora gitmeye yetmedi. Markajda kalan Muleka top alamadı. Bunda en büyük pay Çalımbay’a aitti. Tecrübeli hoca; Salih, Amir ve Gedson gibi benzer tip oyuncuları sahaya sürdü. İyi top kullanan Chamberlain’i yanında oturttu. Arkadan Tayfur ve Rosier de ileri çıkamayınca, sıkıcı maç oldu. Bu yarıda Arda Kardeşler, Opoku’yu çift sarıdan atmadı. Kartını evde mi unutmuş ne, anlaşılmadı! O kontrolsüz hareket net sarı kartlıktı. Nitekim Zainutdinov, sahadan hastaneye kaldırıldı.

DOĞRU HAMLE GOL GETİRDİ
Bu Ghezzal’ın sakatlık problemi tam muamma. 41’de oyuna girip, ikinci yarıya çıkamadı. Nihayet Rıza hoca Chamberlain ile ikinci devreye başlamayı tercih etti. Bu hamle takımın ritmini değiştirdi. İyi pas alan Rebic sol tarafı felç etti. 55’te Muleka’ya; al da at dercesine mükemmel pas verdi. O da ağları gördü: 1-0. Gol öncesi ve sonrasında Tayfur’un yetersizliği önce takımı bir golden etti. Ardından pozisyon verilmesine neden oldu. Merkez orta sahada farklı yetenekli bir oyuncunun, verimi galibiyete yetti. Rebic’in yüzüne bakmayan Şenol Güneş ve Burak Yılmaz maçı hangi duygular içinde takip ettiler acaba? Başakşehir, son bölümde ileri çıkmayı hatırladı. Uzun paslar ile atağa çıkıp, tehlikeler yarattı. Karşılık vermekte zorlanan Siyah-Beyazlı ekip sıkıntı yaşadı.

GÜVENLİ LİMAN RIZA ÇALIMBAY / GÖKMEN ÖZCAN
Beşiktaş'ın efsane ismi Rıza Çalımbay, sonuna kadar hak ederek oturduğu koltukta ilk maçından zaferle ayrılmayı başardı. Rıza hoca; yönetimin seçim kararı aldığı, takımın mental olarak çöktüğü ve taraftarın ise moral olarak dibi gördüğü dönemde, üzerine doğru çok sert gelen topu, usta işi bir hareketle göğsünde yumuşattı, ardından birçok önemli eksiğe rağmen Başakşehir'i devirdi. Son 2 aylık süreçte oldukça gergin günler geçiren camiaya, sadece 3 günde adeta nefes aldıran Çalımbay, güvenli liman olduğunu gösterdi. Başkan adaylarının planlamaları başka türlü olsa da takım, Rıza Çalımbay yönetiminde başarılı olduğu sürece, kimse Atom Karınca'nın koltuğuna dokunamaz. Görünürde birkaç maçlığına gelen Rıza hoca, devreyi de görür, sezon sonunu da...

GHEZZAL BAVULUNU HAZIRLAMALI
Siyah-Beyazlı takımda son dönemde hep negatif şeyleri konuştuk. Bu süreçte istikrarlı bir şekilde form grafiği yukarıya doğru giden bir isim var: Ante Rebic... Milan'dan büyük beklentiyle transfer edilen Rebic, Beşiktaş'taki kariyerine parıltılı bir başlangıç yapamasa da son 3 mücadelede 3 gol pası vererek vites artırmayı başardı. Dün Jackson Muleka'ya yaptığı akıl dolu asistle alkış toplayan Rebic, teknik direktör Rıza Çalımbay'la beraber yükselişe devam etmeye çalışacak. Santrforda olmayı kanatta görev almaktan daha çok seven Muleka da üzerine düşeni yapıp 3 puanı getiren golü atarak Rıza hocanın beğenisini kazandı. Başakşehir karşısında 41. dakikada oyuna dahil olup ikinci yarıya çıkamayan Rachid Ghezzal, günün hayal kırıklığı oldu. Sakatlıklar peşini bırakmayan Ghezzal'a sezon sonunda güzel bir veda yapılmalı.
ZAYNUTDİNOV KARARI KÖTÜ NİYETLİ...
Dünkü mücadelede 90 dakikadan daha çok konuşulan olay, Bakhtiyor Zaynutdinov'un, Başakşehir'li Jerome Opoku'nun dirsek darbesiyle yerde kalarak adeta yüzünün dağılması oldu! Hakem Arda Kardeşler'den yardımcılarına; VAR'ından AVAR'ına, kimse haklının yanında yer almadı, adalet yerini bulmadı. Sarı kartı bulunan Opoku, oyundan atılmadığı gibi bir de faul atışı Başakşehir'e verildi. Her şey bu kadar netken, verilen bu skandal kararın bir hakem yorumu hatası olarak adlandırılmasına katılmıyorum. Net şekilde kötü bir niyet görüyorum. Yeni gelecek yönetimin, bu tip konularla en yüksek perdeden mücadele edeceğine ve artık sallanan parmakların değil, masaya vurulan yumrukların gündem olacağına inanıyorum.

OPOKU'YA KIRMIZI ÇIKMALIYDI / DENİZ ÇOBAN
Dün oynanan maça, Opoku’nun yaptıkları damga vurdu. Daha ilk yarıda yaptığı en az üç sarı kartlık ihlale sadece 1 sarı kart çıktı. Hakem bu dakikadan sonra sahada otoritesini kaybetti. Tutarsız düdükler çaldı kart hataları yaptı. 26’da Opoku, önce Muleka’ya kontrolsüz bir faul yaptı. Hakem burada doğru olarak sarı kart gösterdi. 30’da Opoku Zaynutdinov’u yokladı, kart görmeden faulle kurtuldu. 35’de ise Zaynutdinov’u bu kez öyle böyle yoklamadı. Kolunu kontrolsüz şekilde Zaynutdinov’un yüzüne vurunca, rakibini oynayamayacak derecede sakatladı. Bu dakikadan sonra sahada kalmamalıydı. Fakat hakemler oyuncunun yüzünün durumunu görmelerine rağmen Opoku’yu sahada tuttular. Kırmızı kart çıkmadı.
HAKEM KONTROLÜ KAYBETTİ
Aynı oyuncu bunca yaptıklarının yanında ilk yarının uzatmalarında bu kez Rebic’in topuğuna basarak ayakkabısını çıkarttı. En azından burada ikinci sarı karttan atılmalıydı ancak Kardeşler bu pozisyonda faul bile çalmadı. 47’de Ba’nın Muleka’ya yaptığı faulün kartsız geçmesi hakemin maç boyu tutarsızlıklarının tasdiki gibiydi. Ba topu unutup, Muleka’nın üzerine doğru atladı ve onu yere serdi. Hakem faulle yetindi.