Alex gitti, kavga bitti mi!

Tek sorun Alex miydi?
Alex ile ilgili krizin böyle sonuçlanmasını bekliyordum. Normal olarak bir teknik direktör, kendi sistemine uymayan bir oyuncu ile çalışmak zorunda değildir, bu nedenle Aykut Kocaman’ı ve yönetimi eleştiremem. Ancak şunu da söylemek zorundayım ki yöneticilik, elindeki kaliteli malzemeyi kullanabilmeyi başarmak ile de ilgilidir. Aykut Kocaman bunu başaramadı. Oyun zekası ve yeteneğiyle Fenerbahçe’ye geçmişte çok katkıda bulunmuş bir oyuncuyu idare edemedi. Şunu da sormalıyım: Fenerbahçe’nin tek sorunu Alex miydi? Fenerbahçe’nin fizik gücü yetersiz, standart bir oyun planı var, takım öne geçtiği maçları bile rahatça tamamlayamıyor. Alex gidince bu durum değişmeyecektir diye düşünüyorum. Fenerbahçe’nin sorunu daha derinde.

Mehmet Y. Yılmaz

Beceriksizlik
Ancak bir kriz bu kadar yüze göze bulaştırılarak sonlandırılabilir. Takımlarda genelde böyle “geliyorum” diyen kriz tehlikesinin önlemi önceden alınır. Fenerbahçe’de ise 2 senedir bağıra bağıra, gözlerin içine soka soka “ben krizim, geliyorum” diyen bu olay, tam gelişmemiş ülkelerin, profesyonel yapısı oluşmamış anlayıştakilerin sonlandırabileceği şekilde noktalandı. Bu çözüm (!) taraflı tarafsız hiç kimsenin içine sinmemiştir... Bu kadar hizmetin arkasından 20 gün önce heykeli dikildikten sonra yapılan itibarsızlaştırma kampanyasıyla Alex’in Fenerbahçe serüveni böyle noktalanmamalıydı. Buraya gelmeden önce sene başında bu ipi kesmek, takımı da yarışırken böyle bir kaosun içine sokmamak daha akıllıca olurdu. Futbol efendisi Alex’e yaptığı hizmetler için teşekkürler.

Can Çobanoğlu

Erken gittin be Efsane!
Her ölüm erkendir ama seninki biraz fazla erken oldu be Lefter. Gittin ve taraftarın senden sonraki ‘Efsane’si Alex’i korumasız bıraktın. Biliyorsun, Kocaman, geldiği ilk dakikadan itibaren Alex’i göndermek istiyordu. Ama sen Brezilyalı yıldızı çok seviyordun. Başkan Aziz Yıldırım da seni. Sen, Yıldırım’ın efsanesiydin çünkü. O, asla seni üzecek birşey yapmazdı ve yapmadı. Alex’e kol kanat gerdi, Kocaman’ı frenledi. O da, eğdi başını öne, kaderine razı oldu. Sen gittin, rüzgar tersine döndü. Artık sen yoksun, senin sevdiğin Alex de yok. Alex gittiği için Fenerbahçe tarihinin ligde en çok gol atan futbolcusu unvanını daha uzun yıllar taşıma şansına sahip olan Aykut Kocaman var ama merak etme!

Mesut Konukçu

Tebrikler!
Doğrusu müthiş (!) bir çözüm üretilmiş. Bundan sonra takım takır takır top oynamaya, çatır çatır mücadele etmeye, seri galibiyetler almaya, pozisyonlar üretmeye, orta sahada basmaya başlar herhalde. Hiç tartışılmayacak bir adamı tartışılır hale getirirsen sen de tartışılırsın, sonra da kesip atarsın. Yahu madem kafanızdaki kurguda Alex diye bir adam yok, sezon başında kes at, adam gibi vedalaş, hak ettiği gibi uğurla ve bitsin. Fenerbahçe tarinin en sevilen, en üretken, en istikrarlı yabancısını, Efsane Lefter’in gözdesini bu hale düşürmeye, bizzat kendisi de dahil kimsenin hakkı var mı? Bu hamle Fenerbahçe’yi dinamitlemekten başka bir şey değildir. Hiçbir şeye çare olmayacağı gibi yeni tartışmalar ve krizler doğuracaktır.

Hasan Ali Atasoy

Suçlu ayağa kalk
Alex suçlu. Alex’i bu duruma getiren Aykut Kocaman suçlu. Kriziyi yönetemeyen Aziz Yıldırım en büyük suçlu. Adın yönetici ise bu işin üstesinden gelmeliydin. Şike sürecinde tek yürek olan Fenerbahçe camiası bir anda paramparça oldu. Alex gider, başkası gelir. Ama artık ayrana sinek düştü. Tribünler zaten Kocaman’ı hedef yapmıştı, Yıldırım da önce kadın taraftarlara fırça atması, ardından kaptanın yollanmasına onay vermesiyle gönül kırıklığı yaşattı taraftara. Fenerbahçe her dönem olduğu gibi kendi ayağına kurşun sıkma başarısını gösterdi. Bunu başaranların hepsine tebrikler!

Can Uyguç



İkisi de yanlıştı
Alex’in futbolculuğuna kimse laf söyleyemez ama hocasına saygılı davranmalıydı. Aykut Kocaman da onu iyi oynadığı Marsilya maçından çıkarttı. Bana göre o da yanlıştı. Alınan karara başka da yorum yapmak istemiyorum.

Şadan Kalkavan

İleride sıkıntı çekilir
Şampiyonluğun kaybedildiği Galatasaray maçında ipler kopmuştu. Alex’in kadro dışı bırakılması yanlış bir karar. Alex kazanılabilirdi. İleride bu kararın çok sıkıntısı çekilir. Önce Emre, sonra da Alex’in gitmesi hiç de iyi olmayacak.

Selim Soydan

Ayıp ötesi değil de ne
Şu işe bakın. Fenerbahçe-Marsilya maçında Alex gol atıyor. Takım 2-0 önde Aykut, Alex’i çıkarıyor. Sonuç 2-2. Maç 5 dakika daha uzasa, Marsilya, Fener’i devirecek. Kasımpaşa maçının ilk yarısı 0-0. Aykut, Alex’le birlikte Stoch’u yedek kulübesine yolluyor. Kurtarıcı olarak Caner ve Kuyt’ı alıyor. Sonuç yine hüsran. 15 gün önce heykeli dikilen, taraftarların efsanesi, Fenerbahçe’de gelmiş geçmiş en büyük yabancı olarak gösterilen Alex’e yapılan bu hareket, ayıp ötesi değil de nedir. Bana göre Aykut hoca, hayatının en büyük hatasını işlemiştir.

Nezih Alkış

Şaka gibi!
Taraftarın, faal sporcuyken heykelini diktiği Alex kadro dışı bırakıldı ve ardından gönderildi! 2006, 2010, 2012 sezonları bir taraftar için zor kabullenebilecek şeylerdi. Sarı-Lacivert’e gönül verenler bunlara göğüs gerdi. 3 Temmuz ve sonrası ise, herhangi başka bir taraftarın yüklenip ayakta kalabileceği sıkıntılar değildi. Fenerbahçe taraftarı bu ağır yükün altından kalkmasını da bildi. Sanki, “dilerim Tanrı’dan gülmesin yüzün” sadece şarkı sözü değildi! Şimdi de, ‘Efsane’ olarak gördüğü kaptanına takımdan el çektirildi! Acıların taraftarı, bakalım daha nelere katlanmak zorunda kalacak!

Tamer Bağlan

Böyle olmamalıydı
2004 yılının bir gece yarısı İstanbul’a ayak bastı ilk bebeği ve eşiyle... Gözlerinde arzu ve istek okunuyordu. O görüntüsü Fenerbahçe’ye çok şeyler vereceğinin ve rekorları altüst edeceğinin işaretiydi. Günler, haftalar, aylar, yıllar geçti, Alex bu süre içinde adını Fenerbahçe tarihine altın harflerle yazdırdı. Hocalar değişti, oyuncular değişti, ama o 12. adamın sevgilisi olarak hep görev başındaydı. Sonunda Sarı-Lacivertli renklere gönül verenler onu heykelini dikerek, ölümsüzleştirdi. Ancak Kocaman’ın gelmesi, sonun başlangıcı oldu. Genç çalıştırıcı ilk günden itibaren Brezilyalı’ya yeşil ışık yakmadı. Ancak bu tamamen Kocaman’ın suçu değildi. Kaptan da zaman zaman farklı kulvarlarda gezdi. Sonunda durum buraya geldi. Soğuk savaş başladı. Karşılıklı jestler ancak yapmacık bir görüntü çizdi. Bardağı taşıran ise Kasımpaşa maçındaki hareket oldu. Ama böyle olmamalı, bir efsane bu şekilde kadro dışı kalmamalıydı. Bu saatten sonra olan oldu, artık Aykut Kocaman kanunları takıma hakim. Geleceğin kadrosunda Alex’e yer yoktu. Sonunda yönetim tarihi kararı aldı. Umuyorum Fenerbahçe ve Alex için bundan sonrası hayırlı olur.

Yusuf Dursun

Böyle mi olacaktı!
Alex’in gidişine bakınca hemen aklıma bu dizi geldi. Gerçekten de Fenerbahçe’nin son 10 yılına damgasını vurmuş, taraftarın da gözünde heykeli dikilecek düzeyde bir fenomeni bir ‘tweeti’ bahane gösterip kadro dışı bırakmak yakışmadı. Hani neredeyse ‘Biz kafaya koymuştuk göndermeyi de nasıl olcağını düşünüyorduk, işte o fırsatı da bize verdi, affetmedik’ gibi bir şey bu... Fenerbahçe yönetimi yanlış yaptı, yönetme ve şekil bu olmamalıydı. Dünyada aynı ay heykeli açılıp gönderilen bir futbolcu yoktur. Ancak aradaki fark heykeli taraftar dikti, gönderen ise kulüptü. Unutulmamalı ki 3 Temmuz sürecinde Fenerbahçe Başkanı ve yönetimi o taraftarla ayakta kaldı. Alex’i taraftarın gönlünde hiç kimse kadro dışı bırakamaz. Bence önemli olan da bu.

Tunç Kayacı

Alex gitti, kavga bitti mi!
Sanki 3 senedir mükemmel oynayan bir takımın aniden her şeyini o bozmuş gibi gösterirseniz, sonu bu olur. Alex haksız da olabilir. Çünkü şahıslar kurumların üzerine çıkamaz ama Allah aşkınıza bir kriz, böyle mi yönetilir. Millet uzun süredir maçların sonucundan çok Alex’le Aykut hoca arasındaki çekişmeyi takip ediyordu. Neticede bu kadar sevilen bir futbolcunun, bu şekilde gidişi şık olmadı. Taraftarın yüreğini yaraladı. Bu yaranın çabuk kabuk bağlaması için (Dikkat edin kapanması demiyorum) önümüzdeki iki kritik maç dönüm noktasıdır. M.Gladbach ve Beşiktaş maçların, yarının bahar mı, kış mı getireceğinin habercisi olacaktır. Sabırlar diliyorum.

Emre Can

12