Arama

Popüler aramalar

Kuyt: Bu takımın tamamı biraz deli!

Dirk Kuyt'a 'takımın en'lerini sorduk. 'En komik ve profesyoneli' Meireles, en üzüldüğü ismi Webo, 'en şık giyineni' Emre olarak gösteren Hollandalı yıldız, 'En çılgını kim' sorumuza ise şu yanıtı verdi: Aslında bu takımın tamamı biraz deli! Gerçekten müthiş bir grubuz, çok uyumluyuz, topluca çılgınız, deliyiz!

Kuyt: Bu takımın tamamı biraz deli!

Bu, üçüncü buluşmamız Dirk Kuyt ile... Her randevuya bu kadar dakik nasıl gelebilir bir adam, anlamış değilim. Öyle ya... Biz İstanbul’da yaşarken gideceğimiz her yolda trafiğin göbeğine düşeriz; elin Hollandalı’sı her adrese tam saatinde geliyor. Bu, karşısındakine duyduğu bir saygı bizce ve dolayısıyla bizim de kendisine saygımız her gün biraz daha artıyor. Saygılı olduğu kadar samimi de... Farklı bir röportaj için ‘bismillah’ diyor, başlıyoruz. Soruyoruz, yanıtlıyor...

* Kocaman gitti, Yanal geldi. Ne değişti?

- Dün Aykut Kocaman ile bugün Ersun Yanal ile birlikte Fenerbahçe’nin başarısı için çalışıyoruz. Sonuçta her teknik adamın kendi doğruları ya da oyun felsefesi var. Yanal’ın felsefesini her zaman ‘daha çok mücadele’, ‘daha çok savaş’ olarak özetleyebilirim. Bana, benim yapıma çok uygun bir felsefe bu...

‘Haftada 1 maç beni zorluyor!’

* Bu değişimin sancıları sürüyor mu peki?

- Kocaman döneminde kazandığımız bazı alışkanlıklar vardı. Mesela, bir haftada iki maç alışkanlığımız vardı. Şimdi Yanal ile alışmak zorunda olduğumuz ilk durum bu; Haftada bir maç... İlk bakışta kolay gözükebilir, ‘daha iyi değil mi’ denebilir, fakat öyle değil. Sonuçta ben Premier Lig’den geldim ve yıllardır haftada en az iki maç oynuyorum. Zor oluyor alışmak, fakat başka bir alternatif yok, alışacağım.
‘Rakiplerin durumu önemli değil’

* Rakiplerinizin durumu karışık. Bu sizin için avantaj mı?

- Zirve mücadelesi verdiğimiz rakiplerin durumları ortada... Fakat bir rakibin teknik adamı gönderilmiş, diğerinin sahası kapatılmış, ceza almış; Bunlar bizim için önemli olmamalı... Çünkü bizim o kadar kaliteli bir kadromuz var ki; başarı için rakiplerin durumuna ihtiyacı yok bu takımın... Biz, onlara göz ucuyla bile bakmadan işi bitirmeliyiz.

* Bu takım, kaçta kaçla oynuyor şu an?

- Sadece Konya’ya kaybettik. Ondan sonraki 4 maçı da kazandık, bu bizde müthiş güven duygusu yarattı. Trabzonspor’u yenemedik fakat her hafta takımın enerjisinin arttığı da ortada... Sürekli üstüne bir şey koyuyoruz, hep daha iyiye doğru gidiyoruz. Bu takımın yapacağı en iyi şey, şu anki durum değil... Daha da iyisini yapabiliriz ve yapacağız.

‘Ersun Yanal’ın işi gerçekten zor’

* Dirk Kuyt ne zaman yedek kalacak!

- İnanın bana Ersun Yanal’ın yerinde olmak istemezdim. Çünkü çok kaliteli bir kadromuz var. Kimi onbire alacak, kimi kulübeye çekecek, kimi tribüne gönderecek. Şu an için kadro tercihinde 7 kemik ismi var gibi gözüküyor. Kalan 4 kişilik pozisyonda da hep farklı isimler devreye girip takıma destek veriyor. Kadrodaki bütün yabancılar birbirine eşit düzeyde... Sow’u iki hafta kadroya almıyorsunuz, sonra giriyor ve 2 gol birden atıyor. Bu da gösteriyor ki, Sow gibi birini uzun süre kenarda bekletemezsiniz. Aynı şey tüm yabancılar için geçerli. Her hafta bir onbir kurmak, o onbiri düşünmek yorucu olsa gerek.. Ve tüm bunları düşünmesi gereken kişi Ersun Yanal! Bu durum takım için çok iyi, ama hakikaten Ersun Yanal için çok zor iş...

‘İki golü bana Emenike attırdı’

* Müthiş üçlüye Emenike katıldı. Sence nasıl bir futbolcu?

- Emenike aramızdaki en yeni isimlerden biri... Henüz gol atamadı, ama unutmamak lazım ki, benim iki golümde en büyük pay ona ait. Bana göre şu ana kadar çok iyiydi, fakat uyum sürecini aştıktan sonra, kesinlikle çok daha iyi olacaktır. Webo, Sow, hepsi çok iyi oyuncular. Geçtiğimiz sezon Webo ve Moussa ile müthiş bir uyum yakalamıştık. Mükemmel bir organizasyonumuz vardı. Şimdi bu üçlüyü çok zorlayan bir isim geldi, Emenike... Onun da zorlamasıyla bu hat, çok daha güçlü olacak.

* Takım içindeki değişimi özetler misin?

- Bu sezon orta alandan biraz daha fazla destek alıyoruz. Bu nedenle ileride biraz daha aktif görünüyoruz. Fakat takımın genel bakış açısı da farklı. Bunun üç nedeni var. İlki; Ersun Yanal oyunu daha fazla önde oynamak istiyor. İkincisi; zaten sağlam bir omurgamız vardı, şimdi yeni gelenler de uyum sürecini aşıyor. Üçüncüsü ise yaptığımız transferler... Gerçekten çok önemli ve kaliteli isimleri aldık. Yaşanan değişimi üç başlık altında toplayabiliriz: Sistem, Uyum ve Transfer...

‘Geçmiş geçmişte kalmıştır...’

* CAS kararı, takım üzerinde nasıl bir etki yarattı?

- Geçtiğimiz sene Avrupa Ligi’nde yarı final oynadık. Camia bu durumu müthiş karşıladı, harika bir atmosfer oluştu, havaya girdik. Böyle bir sezonun ardından CAS’ın kararı geldi ve gerçek anlamda demoralize olduk. Fakat yapacak bir şey yok; Geçmiş geçmişte kaldı. Artık ileriye bakmamız lazım. Şimdi kenetlenmeliyiz. Bu ortamı lehimize çevirmeliyiz.

* Aklında ‘şu yaşta bırakmalıyım’ gibi bir fikir var mı?

- Yaşım 33... İnanın bana kendimi çok iyi, çok güçlü hissediyorum. İnancım o ki, takımın da en ‘fit’ isimlerinden biriyim. Böyle devam etmeliyim.
‘Evimde bir tane forma yok’

* Bir hatıra forması istesek!

- 71 maç oynadım, maç başına 2 forma geliyor. Bu da 142 forma eder. İnanın bana evimde kendime ait bir tane bile Fenerbahçe formam yok. Bundan rahatsız değilim, çünkü taraftarımız istiyor, veriyorum. Demek ki bana değer veriyorlar, bu mutluluk verici...

* Son rakibiniz Trabzonspor’du. Nasıl buldun onları?

- Trabzonspor geçtiğimiz seneye oranla daha iyi bir takım. Sonuçta onları elbette takip ediyorum. Fakat onlar da Avrupa’da oynayıp lige devam etmeye alışkın değiller. Bu nedenle onlar hakkındaki en somut görüntü, bir-iki ay içinde belli olur. Tekrar ediyorum; geçen seneden iyiler, ancak zorlu günleri nasıl geçecekler, göreceğiz.

‘Zirvede bitirdik, daha ne olsun’

* Milli maçlar arasına lider girdiniz...

- Ligin ilk bölümünü zirvede bitirdik. Bundan daha güzel bir şey olabilir mi? Şimdi araya giriyoruz. Bu dönem, çok önemli. Umarım milli takımlara giden bütün futbolcularımız mutlu ve sağlıklı döner. Sonrasında lider olarak başlayacağımız ikinci etabı da lider bitiririz.

Kuyt'un gözünden


* Takımın en çalışkanı kim?

- Dirk Kuyt... Mr. Duracell!

* Takımın en komiği?

- Kesinlikle Meireles... Makarada onun üstüne yok.

* Takımın en profesyoneli?

Haberin Devamı

- Yine Meireles... Makara yapar, profesyonel yaşar.

* Takımda en üzüldüğün isim?

- Webo... 5’e 2’de 25 pas yapıldığında ceza olarak içeridekinin kulağına vuruyoruz. Webo o kadar çok ceza alıyor ki! Bu arada unutmadan söyleyeyim, Emenike de Webo’yu zorluyor!

* Takımın en süslüsü?

- Emre Belözoğlu... İtalyan stili harika, çok şık giyinir. Raul Meireles de onu zorluyor tabii ki!

* Takımın en çılgını?

- Aslında bu takımın tamamı biraz deli! Gerçekten müthiş bir grubuz, çok uyumluyuz, topluca çılgınız, deliyiz!

* Takımın en hırslısı?

- İsim veremem, çünkü bu oyuncu grubunun tamamı her maçı kazanmak istiyor. Bırakın maçı, ayak tenisini bile kazanmak istiyoruz.

* Takımın saha içindeki
patronu kim?

- Bruno Alves... Türk oyuncular biraz daha heyecanlı, daha çabuk sinirleniyor. Fakat Bruno tecrübesi, yaşı ve yaşadıklarıyla olaylara daha sakin yaklaşıyor, sorumluluk alıyor.

Zafer Büyükavcı