Arama

Popüler aramalar

Yılmaz Özdil yazıyor

Usta kalem Yılmaz Özdil'in kendine has tarzıyla bu haftanın spor gündemine bakışı...

Yılmaz Özdil yazıyor

Canımız sağolsun da... Canımız sağolur mu?
Lefter Küçükandonyadis
Erdal Kocaçimen
Erol Keskin, Fenerbahçe...
Naci Özkaya
Bülent Eken
Gündüz Kılıç, Galatasaray...
Vedii Tosuncuk
Hüseyin Saygun
Fahrettin Cansever
Şükrü Gülesin, Beşiktaş...
Mustafa Ertan, Harp Okulu.

Haberin Devamı

***

Suriye’yi 7-0’la perişan ederek, Avusturya’nın da turnuvadan çekilmesi sayesinde, futbol tarihimizde ilk kez, 1950’de Brezilya’daki Dünya Kupası’na gitmeye hak kazanan; ancak, “Paramız yok” diye gönderilmeyen kadromuz bu.

***

6’sı aramızda yok maalesef.
Vefat ettiler.

***

Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre, Türkiye’de her sene 212 bin kişi ölüyor.

***

2002, 2003, 2004, 2005, 2006, 2007, 2008, 2009... En son katıldığımız Dünya Kupası’nı gören, 1 milyon 696 bin vatandaşımız yok şu anda aramızda.

***

Seneye, Güney Afrika’da Dünya Kupası oynanacak... En son katıldığımız Dünya Kupası’nı gören ama, 2010’da aramızda olmayan vatandaşlarımızın sayısı, 1 milyon 908 bine çıkacak.

***

2014’e katılsak bile... 2 milyon 756 bin vatandaşımız görmemiş olacak!

Haberin Devamı

***

Demem o ki:
“Hay Allah, bu sefer de katılamadık, canımız sağolsun” denebilecek kadar kolay bir iş değildir, Dünya Kupası’na katılamamak... Pek çoğumuzun canı sağolamıyor çünkü.

***

Ömrümüz tükeniyor.

***

Peki, neden 1950’yle başladım?
Çünkü 2014 aynı adreste...
Brezilya’da.

***

Duayen Halit Kıvanç, “Futbol, bir aşk” isimli kitabında şöyle anlatır o hayal kırıklığını: “Brezilya’ya gitmeye hak kazanmıştık ama... Yetkililer paramız yok deyince, hevesimiz kursağımızda kalmıştı. Sonraki yıllarda, parasızlık mazeretinin doğru olmadığı söylentisi çıkacak, aslında orada fena yeniliriz, rezil oluruz diye korktuklarını ağzından kaçıran yetkililere rastlayacaktık. Hangisi mi doğruydu? Kupa şansını kaçırmıştık... Sadece o doğruydu!”

***

1950.
2010.
Sebepler farklı ama...
Gene sadece tek doğru var:
Hevesimiz kursağımızda kaldı.

***

Ve, sonu hep hüsranla biten bu filmi tekrar tekrar görmek istemiyorsak... Ve, vatandaşlarımız ‘dünya gözüyle’ Dünya Kupası görsün istiyorsak... 4 sene daha hayalini kurup, 4 sene sonra dövünmek istemiyorsak... Kişisel tatminlerin peşinde olanlara değil, toplumsal sorumluluğun bilincinde olan insanlara verin şu işi... Lütfen.

Üç Diyarbakırlı hiç İstanbullu...
Hikmet Çetin’e Beşiktaş Başkanı olması konusunda büyük baskı yapılıyor...

Haberin Devamı

***

Nereli?
Diyarbakırlı.

***

Aziz Yıldırım?
Diyarbakırlı.

***

Ve, hâlâ ne diyor Diyarbakırspor Başkanı?
“Kürt milletinin takımıyız!”

***

Yetkililerimiz salağa yatıp, duymazdan geliyor ama, hiç olmazsa birinin çıkıp, “Ayıp ediyorsun” demesi lazım o Diyarbakırspor Başkanı’na.

***

Ve, inanmayan tek tek baksın... Süper Lig’deki başkanlarımız; Diyarbakırlı, Erzurumlu, Bursalı, Kayserili, Ankaralı, Eskişehirli, Trabzonlu, Manisalı, Şanlıurfalı, Antalyalı, Sivaslı, Denizlili... Federasyon Başkanı desen, Süper Lig’de takımı bile olmayan, İzmirli.

***

Yani?
Yani, “Futbol, İstanbul’un tekelinde” deniyor ama, Hikmet Çetin, Yıldırım Demirören’i devirirse, “İstanbullu başkan yok” birader.

Fıkra
Futbol Federasyonu, Bursa-Diyarbakır maçından sonra, Disiplin Talimatı’na ‘fıkra’ eklemiş ve bundan böyle ‘etnik ayrımcılık içeren tezahürat’ yapılırsa, 160 bin lira para cezası verileceğini açıklamıştı.

***

Diyarbakırspor Başkanı, “Biz Kürt milletinin takımıyız” dedi.

***

Bu kaç para?

Yuh be kardeşim...
“Galatasaray’ın UEFA Kupası’nı kaldırdığı zaman duyduğum gururu, bu sene Rijkaard’ın gelişiyle duydum... Galatasaray’ın vizyonunu gösteriyor bu transfer... Daha sezon başında kazanılmış bir zaferdir... Galatasaray’ın yerlerde sürünen itibarını iade eden bir anlaşmadır. Adnan Polat ve arkadaşlarını yürekten kutluyorum. Antrenör analizini çok doğru yapmışlar... Futbolcu olarak çok sevdiğim bir adamdı Rijkaard, şimdi de Galatasaray’ın başında olmasından büyük mutluluk duyuyorum.”

Haberin Devamı

***

Bunu diyen kişi ile...

***

Bunu diyen kişi, aynı...

***

“Rijkaard futbolu bilmiyor. Avrupa’da iş bulamadı ya, boşluğu doldurmak için bir iki yıl oyalanmaya gelmiş... Rijkaard gönderilmeli... Yahu sen başka şey bilmez misin? Aklın başka şeye basmaz mı? Hadi maç içinde taktik değiştirmeyi beceremiyorsun, ya da cesaret edemiyorsun... Başka şey düşünmekten aciz misin? Sen nasıl hocasın Rijkaard? Alay mı ediyorsun derler adama... Hadi ordan... Yuh derler adama.”

***

Valla ne diyeyim...
Hakikaten yuh yani!