Yılmaz Özdil yazıyor...
Usta kalem Yılmaz Özdil'in kendine has tarzıyla bu haftanın spor gündemine bakışı...

Puan tablosu yanıltıcı!
Çapraz hesaplama yapalım.
Kıyas hesabı.
***
İlk yarıda alınan sonuçlarla, ikinci yarıda ‘aynı rakiple’ alınan sonuçları kıyaslayalım.
***
Fenerbahçe...
İlk yarıda Denizli, Sivas, Diyarbakır, Manisa’yla oynamış, 12 puan toplamıştı... İkinci yarı aynı rakiplerle oynadı, sadece 8 puan toplayabildi.
***
Galatasaray...
İlk yarıda Gaziantep, Denizli, Kayseri, Ankaraspor’la oynamış, 12 puan toplamıştı... İkinci yarı aynı rakiplerle oynadı, Ankaraspor’dan beleş 3 puan almasına rağmen, sadece 10 puan toplayabildi.
***
Beşiktaş...
İlk yarıda Belediye, Antalya, Gençlerbirliği, Gaziantep’le oynamış, 6 puan toplayabilmişti... İkinci yarı, kar nedeniyle oynanmayan Belediye maçı hariç, aynı rakiplerle oynadı, bir maçı eksik, yine 6 puan topladı.
***
Trabzonspor...
İlk yarıda Sivas, Diyarbakır, Manisa, Bursa’yla oynamış, sadece 4 puan toplayabilmişti... İkinci yarı, aynı rakiplerle oynadı, 10 puan topladı.
***
Yani?
Fenerbahçe, eksi 4 puan.
Galatasaray, eksi 2 puan.
Beşiktaş, Belediye hariç, nötr.
Trabzon, artı 6 puan!
***
“E zaten puan tablosunda gördüğümüz neticeleri niye yazıyorsun?” derseniz...
***
Şu anki puan tablosu yanıltıcı!
***
Kıyaslayarak baktığımızda...
Fenerbahçe ve Galatasaray’ın aynı rakiplerle oynadığı maçlarda, ilk yarıya göre kayıpta olduğunu... Beşiktaş’ın nötr olduğunu... Trabzon’un ise, sıçrama yaptığını görüyoruz.
***
Trabzon, şu anda Galatasaray’ın 9 puan gerisinde görünüyor ama, ilk 4 haftayı kıyasladığımızda, aslında 8 puan yaklaştı... Trabzon, şu anda Fenerbahçe’nin 8 puan gerisinde görünüyor ama, ilk 4 haftayı kıyasladığımızda, aslında
10 puan yaklaştı.
***
Çok ters gibi ama, öyle...
***
Çünkü, ilk yarıda yendiğin takımı, ikinci yarı gene yenmenin çok bi manası yok... İlk yarıda yenildiğin takımı, ikinci yarı yeniyorsan, çok ciddi manası var!
***
Trend bu şekilde sürerse, ki, bence sürecek... Şenol Güneş şampiyon olur. Sonra kimse şaşırmasın.
Başpehlivan
Şu haberleri bilirsiniz...
“Cumhurbaşkanı Kırkpınar’da.”
“Başbakan Kırkpınar’da.”
“Bakanlar Kırkpınar’da.”
“Milletvekilleri Kırkpınar’da.”
***
Cengiz Elbeye vefat etti.
***
İki altın kemeri vardı...
Cenaze törenine, sadece Antalya Valisi katıldı.
***
Siyasilerimiz böyle bizim.
Düğünde var.
Cenazede yok.
***
Demem o ki:
Gelmeyin kardeşim Kırkpınar’a...
Alet etmeyin.
Ayıptır.
Pan River...
Gazi şampiyonumuz...
Dubai’de nal toplattı.
***
“Türkiye’nin en başarılı kulübü, Jokey Kulübü’dür” diyorum, inandıramıyorum...
***
Ve, merak ediyorum.
Futbolcularımız, voleybolcularımız, basketbolcularımız uluslararası başarı kazandığında yere göğe sığdıramıyoruz, dokuz sütuna manşetler yapıyoruz da... Atlarımız, jokeylerimiz, seyislerimiz uluslararası başarı kazandığında ‘neden tek sütun’da bırakıyoruz?
***
Türkiye’yi onurlandırmak için daha ne yapsın Pan River?
***
Sadece şampiyonluklar kazanmakla kalmıyor... Bir büyük emeği daha var.
***
Şu ana kadar 24 kez koştu...
12’sinde Nurettin Şen’le.
9’unda Sadettin Boyraz’la.
2’sinde Halis Karataş’la.
Etti 23.
***
Dubai’de kimle kazandı?
Bugüne kadar hiç binmeyen...
Selim Kaya’yla.
***
İlk kez sırtına aldığı Selim Kaya’yla uluslararası birincilik kaptı.
***
82’nci Gazi Koşusu’nu Sadettin Boyraz’la kazanan Pan River, Selim Kaya’nın bindiği Nihalim’i geçmeyi başarmıştı... Dubai’de Gazi’de geçtiği Selim Kaya’ya borcunu ödedi.
***
Yani?
Sadece yarışmıyor...
Türkiye’nin en iyi jokeylerini de birbirleriyle yarıştırıyor, onurlandırıyor Pan River.
***
At değildir o.
Spor basınımız tarafından hakkı teslim edilmeyen gerçek bir sporcudur...
Emeği geçen herkesi yürekten kutlarım.
Rüya, 100 lira!
Sadece ‘100 lira’ya ‘1 milyar dolarlık takım’ seyredilebilir mi? Seyredilir...
***
Dünya Basketbol Şampiyonası için Ağustos sonunda Türkiye’ye gelecek olan ABD Basketbol Milli Takımı’nın aday kadrosu belirlendi.
Fiyatlar şöyle...
***
Kobe Bryant, 55 milyon dolar.
23 milyon dolarını formasını giydiği Lakers’dan alıyor, gerisini reklamlardan... Senede.
***
LeBron James, reklam gelirleriyle birlikte, her sene cebine koyduğu para, 45 milyon dolar... Dwyane Wade, 16 milyon dolar Miami Heat’ten alıyor, 16 milyon dolar sponsorlarından, senede 32 milyon dolar... Carmelo Anthony’nin senelik geliri, 30 milyon dolara yakın...
Chris Paul, Hornets’ten 13 milyon dolar, reklamlardan 7 milyon dolar, etti 20 milyon dolar... Dwight Horward’ın 2009 yılında kazandığı para, 26 milyon dolar.
***
Ekle bunlara Carlos Boozer’ı, Chris Bosh’u, Deron Williams’ı, Amere Stoudemire’ı, Chauncey Billups’ı... Kabaca, 1 milyar dolar!
***
Henüz bilet fiyatları belirlenmedi ama, ‘100 lira’ civarında olması bekleniyor.
***
‘100 lira’ pek çok kişi için büyük para olabilir ama, ‘dünyanın gelmiş geçmiş en pahalı takımı’nı seyredeceğimizi düşünürsek, aynı zamanda, ‘dünyanın en ucuz bilet fiyatı’dır bu.
***
Basketbol Federasyonu’nu zırt pırt eleştiriyoruz ama, hayatımız boyunca unutmayacağımız, torunlarımıza anlatacağımız, ‘ben oradaydım’ diyeceğimiz, müthiş bir ‘hatıra’ fırsatı yarattılar... Sezar’ın hakkı Sezar’a, teşekkür borçluyuz.
***
NOT:
ABD’nin grubunda İran da var...
Eğer yeterli önlem alınmazsa,
ABD-İran maçının öncesi ve sonrasında çıkabilecek olayları da, hayatımız boyunca unutamayabiliriz! Galatasaray-Fenerbahçe derbisine benzemez bu iş... Polisiye tedbirleri şimdiden planlamakta fayda var.