Ercan Kazaz: “İstifa kaçınılmaz”

Ercan Kazaz’ın açıklaması şöyle:
Sevgili Otomobil sporu severler ve delegeler,

Geçen hafta spor camiamız maalesef beklenmedik bir istifayla sarsıldı. Benim Ağustos ayından beri söylediklerimin altını çizen bir istifa açıklaması sonrasında Federasyonumuzun Başkan vekili Sinan Kılıç görevinden istifa etti. Ve bugün ki başkanın beyanatı sonrasında çok açıkça :" Tosfed'in dışarıdan yönetilmeye çalışıldığını, aynı zamanda idareye dışarıdan karışıldığına, idari usulsüzlükler ve yanlış harcamalar yapıldığına dikkat çekmeye çalıştım" açıklamasını yaptı.

Ben uzun süredir bu konuların altını çiziyorum ve karşımızdaki tehlikeyi ifade ediyorum. Buradaki niyetim şahsi egomu tatmin etmek için otomobil sporunun başına geçmek değil; 30 yılımı verdiğim ve çok sevdiğim bu sporun şeffaf, dürüst, iyi niyetli, hesap verebilen ve adil bir yönetimle ayağa kalkmasını sağlamaktır.

Sinan beyin de belirttiği üzere, elbette ki Delegeler bu federasyonun yönetimde kalıp kalmamasına karar vereceklerdir. Ben daha önce var olan yönetimin güven tazelemek için direk seçime gitmesinin bu durumda daha doğru olacağını düşündüğümü söylemiştim. Fakat artık açıkça bu federasyon yönetimini istifaya davet etmek gerekiyor. Neden mi? Bakın federasyonun en önemli ikinci adamı ne diyor: "Tosfed’in dışarıdan yönetilmeye çalışıldığını, aynı zamanda idareye dışarıdan karışıldığın, idari usulsüzlükler ve yanlış harcamalar yapıldığını gördüm".

Camia olarak Sinan beye durumun vehametini bu kadar açıkça ortaya koyduğu için teşekkür etmeliyiz. Yakında bu dışarıdan yönetilme, idareye karışılması ve yanlış, hatta birilerine çıkar sağlanacak şekilde yapılan harcamaları belgeleriyle kulüplerle paylaşacağım.

Ayrıca Sinan bey isim vermese de Istanbul Park'ın bordrosunda çalışanı veya Istanbul Park’ın maaşlı elemanları Tosfed'i yönetmesin diyor. 4 Temmuz seçiminden önce tam da bundan bahsediyorduk.

Yeri gelmişken içinde benim de bulunduğum bir önceki yönetimin istifa etmesinin ardında yatan nedeni de bir kez daha hatırlatmak isterim. Öncelikle toplu istifa etme kararını Başkan Demir Berberoğlu önderliğinde, yönetim kurulumuzun istifa eden tüm üyeleri birlikte almıştı; benim tek başıma aldığım bir karar değildi. Daha henüz yeni seçilmiş 6 aylık bir yönetim olmamıza rağmen, işleri yoluna koymaya, Federasyondaki yolsuzlukların ve suiistimallerin önüne de geçerek, israfı engelleyip eldeki kıt mali imkanları sporun ve sporcunun hizmetine sunmaya başlamak suretiyle start sayılarını 80 araç seviyesine çıkartmaya, sporu canlandıracak ve kalkındıracak reformları birer birer hayata geçirmeye başladığımız sırada, daha düne kadar birbirlerini hırsızlık, yolsuzluk ve usulsüzlükle suçlayan, bu husus ile ilgili olarak birbirlerini savcılara şikayet eden, mahkemeye veren kişilerin birleşerek katkı verdiği sanki bir linç girişimi ile imza toplanmış olması, buna bağlı olarak yapılacak olan kongrede bugün Sinan Kılıç'ın şikayet etmekte olduğu anlayışın tekrar Tosfed yönetimine egemen olacağının anlaşılması karşısında, belki kulüplerin ve bakanlık görevlilerinin dikkatini çekebilmek, bu surette gerekli tedbirlerin alınabilmesini sağlamak amacıyla, istifamız yürürlüğe konmuştur.

Ayrıca 4 Temmuz seçimlerine, Demir Berberoğlu sayesinde öğrendiklerimi uygulayabileceğim onun yönetiminde gördüğüm eksiklikleri de tamamlayacak bir liste ile katıldım. Yani o yönetiminde devamı değil ama sporcu ve kulüpleri ön planda tutan prensiplerinin devamıydı hedefimiz.

Bu sebeplerle tekrar ediyorum : federasyon yönetim kurulu acilen istifa etmeli ve olağanüstü genel kurula gitmelidir. Ya bu genel kurulda kendilerine hala oy verecek birilerini bulurlarsa tekrar bir güvenoyu alıp göreve gelecek ya da siz sevgili delegeleri bir kez daha tarihi bir göreve çağırmaktan başka bir çaremiz kalmayacaktır.

Bu konuda sporun içinden gelen, sporun şeffaf, dürüst, iyi niyetli, hesap verebilen ve adil bir yönetim isteyen delegelerin, kulüplerin, arkadaşlarımızın en kısa zamanda gerekeni yapacağını ve bu işi ivedilikle ele almalarını bekliyorum. Mevcut yönetimin sporun başında kaldığı her günün, zaten kaynakları kısıtlı olan sporumuz için bir kayıp olduğunun altını bir kez daha çizmek istiyorum. Bu sporu gerçekten seven kulüpler ve delegelerin, elini taşın altına koyma zamanı gelmiştir.