4 önemli oyuncu

Söz konusu oyuncuların, geçen hafta aktardığım ‘dream team’ kadrosunda olmalarını ve onlarla aynı ekipte oynamayı gerçekten çok isterdim! Zira bu oyuncular son derece yetenekleri olmaları dışında , sutopuna aşkla bağlı, ulusal takımda varlarını yoklarını ortaya koyan bunun yanında, oynananın spor olduğunu da unutmayıp, fairplay 'i
benimsemiş isimlerdi.

Elbette bu dört arkadaşımın dışında başka isimler de var. Onları da önümüzdeki haftalarda ‘yeni jenerasyona’ aktaracağım.

Birlikte oynamayı arzu ettiğim dört sutopu emekçisi;

Yiğit Hantal, Oytun Okman , Halil Beşkardeşler ve onlardan bir jenerasyon daha büyük olan, İstanbul Yüzme İhtisas’ta da
benim son 2 yılımda beraber oynadığım ‘pamuk kalpli dev’ Emre Uslu…

Yiğit ve Emre Enka altyapısından ,Oytun ve Halil ise Galatasaray’ da sutopuna başlamış ve uzun yıllar Galatasaray Kulübü’ne hizmet etmiş sporcular.

Yigit Hantal:

Canımız ,herkesin sevgilisi rahmetli ‘'Mithat Hantal ‘ ağabeyimizin küçük oğludur. Önceleri bana olan düşkünlüğünden kaleciliğe merak sarsa da, ‘hafif hantal’ vücudunun, çakılı oyunculuğa daha uygun olduğunu fark edilmiş ve bu bölgeye yöneltilmiştir… Oynadığı mevkide fiziğinden hiç beklenmeyecek kadar atak ve teknik bir oyuncudur. Kendisinden çok daha uzun ve güçlü defans elemanlarının üzerinden sürekli gol atabilme yetisi, bunun yanında müthiş bir ön sezisi vardır. Kariyerine bakarsak;

Toplam 467 kez, Yıldız –Genç - A ulusal takım formalarını giymiştir.

Şu anda da hem İYİK’ın hem de A ulusal takımımızın kaptanlığı yapmaktadır. 8 Avrupa Şampiyonası, Avrupa B ligi şampiyonluğu, 4 Akdeniz Oyunları, 7 Balkan Şampiyonası’na katılmıştır.
6 kez de Türkiye Gol Kralı olmuştur.

Halil Beşkardeşler: Bu arkadaşımız kelimenin tam anlamıyla ‘spor bağımlısı.’ Antrenman yoksa bile , kendi başına çalışabilen ve başarının böyle geleceğini bilen sporcu.

Tam anlamıyla iri bir çakılı oyuncu olmamasına karşın bu açığı ,üst düzey kondisyonu ve gücü ile kapatmakta ve de gerektiğinde dışarıdan çok iyi stili ile şutör olarak oynayabilmektedir.

En büyük özelliği ise maç içinde varını yoğunu ortaya koyması ve kazanma hırsına sahip olmasıdır.

Benim açımdan Halil’in en önemli özelliği ise mütevazi kişiliği ve kazanmak için oyundan hiç kopmaması. Kariyeri ise başarılarla dolu. Avrupa Gençler 8’inciliği, Dünya Gençler 10’unculuğu ,
Üniversiyat 3’üncülüğü, A ulusal takımda Avrupa B Şampiyonluğu, ulusal takımla Avrupa a Şampiyonası 10’unculuğu Galatasaray’da ümit genç takım kaptanlığı ve Galatasaray’da 2 kez şampiyonluk. Genç ve A milli takim kaptanlığı. Turkiye’nin en iyi oyuncusu ödülü 2007 yılında Kızılyıldız’a transferi ve Sırp Ligi 2’inciliği Yeditepe Uluslararası Ticaret ve Bahçeşehir Ekonomi / çift ana dal Kadir Has Üniversitesi’nde finans yüksek lisans…

Emre Uslu: Sutopuna 1987 de Enka’da başlayan Emre ,daha sonra benimle de 2 yıl İYİK’da, daha sonra Heybeliada ve Galatasaray’da oynadı. Enka altyapısındaki önemli antrenörlerden olan Fatih Pehlivanoğlu ile birlikte kendi kurduğu Bodrum Su Sporları Kulübü’nde oyuncular yetiştirmekte ve bu şekilde sutopusuna hizmet etmektedir. 300 kez toplamda genç ve A milli takımlarda oynamış, 2010 yılındaki A milli takımın B şampiyonluğu ve de Avrupa Şampiyonası’nda Yiğit , Halil ve Oytun’un kaptanlığını yapmıştır. Emre de Yiğit ve Halil gibi çakılı mevkide oynayan çok güçlü ve teknik bir sporcu olup, sadece Türkiye Liginde değil Uluslar arası müsabakalarda da rakipleri tarafından durdurulması zor oyuncudur: Büyük olasılıkla da kendisi gibi başarılı olacak, potansiyel bir erkek sutopucu babasıdır! Bu arada Emre’nin sevgili babası Halit Uslu da belli dönemlerde federasyonda üst düzey görevler almış, sutopu camiasının çok sevdiği, saydığı, seçkin bir isimdir.

Oytun Okman: Bu arkadaşımız diğerlerinden farklı, ‘sprinter dış oyuncu’ olarak , takımını hücuma yönlendiren, son derece süratli , başarılı şutlar atabilen , ‘çok yönlü’ bir sporcu.
Bu tip oyuncuların takımlarına en büyük desteği ise top kendilerine geçtiği anda hızla hücuma çıkmaları ve hücumda karşıya erken yerleşip daha fazla saniye kullanımını sağlamaktır.
Oytun’ un savunma yönü de, hücumu karar güçlüdür. Bir diğer önemli özeliği ise takım kaptanlığı görevini başarıyla yerine getirmesidir.

Sutopuna 1993 yılında Galatasaray’da başlayan Oytun, genç takımlarda çok sayıda şampiyonluk ve 12 kez de Türkiye Şampiyonluğu yaşamıştır. 2008-2009 Sezonundan Galatasaray’dan ayrıldığım döneme kadar hem sarı-Kırmızılı ekibin hem de ulusal takımımızın kaptanlığı yaptı. Galatasaray ile Şampiyonlar Ligi'nde ve Len Throphy'de ilk 8'e kadar çıkan takımla mücadeleye katıldı. Oytun bu sezon ise ulusal takımdan affını istedi. Kariyerinde iki Avrupa A Şampiyonası (10'luk ve 12'lik), Avrupa B Şampiyonası Birinciliği mevcut. Yaklaşık 300 kez milli oldu…

Neden bu arkadaşlarımızdan söz etmek istedim?

1- Zirvede olduğum dönemde bu arkadaşlarımızla aynı takımda oynamayı gerçekten çok isterdim. Ne var ki ya ben erken doğdum ya da onlar biraz geç!

2- Bu sporu seven ancak güncel olarak takip edemeyen sutopu kitlemize başarılı gençleri tanıtmak istedim. Ne yazık ki Türkiye’de ,‘spor’ kelimesinin karşıtı futbol! Fanatik Gazetesi’nin bana tanıdığı olanağı bu şekilde kulanarak hem gençleri sporu yönlendirmek hem de uluslararası arenada başarılı sporcularımızın ortayla çıkması en büyük temennim tabii ki…