Cezayı kim ödüyor?

Haberin Devamı ›
‘Yerinde verilmiş ceza, en büyük ödüldür’ lafını çok severim. Çünkü vereni saygınlaştırır, yiyeni olgunlaştırır.
Beşiktaş Yönetimi, kulüp menfaatleri adına sözüm ona birsürü karar aldı. Yani ortalığa sürekli ceza kesti. Ama hiçbirini uygulayamadı, dile düştü. O yüzden de pek saygınlığı kalmadı. Çünkü saplandıkları ters bir mantık var, cezayı karşıya kestiklerini sanıyorlar ama sonuçta kendileri ödüyorlar. İbrahimler olayında da durum aynı. Gerçek profesyonel bir futbol kulübü, bu duruma düşmez. Tamam... Kavga etmişler, disiplini sağlamak gerekir. Verirsin, acıtacak bir para cezası olur biter. Diyelim ki sıtkın sıyrıldı, bu oyunculara bir daha bu formayı giydirmeyeceksin. O zaman bulursun onları satacağın bir kulüp, Seba’nın Sergen’i İstanbulspor’a gönderdiği gibi dünyanın getirisini sağlarsın. Sen ne yapıyorsun, oyuncunu ona en fazla katkıyı sağlayacak kamp döneminden mahrum bırakıyorsun. Satamayacağın bir para karşılığı, bonservis bedeli saptıyorsun. Bu şekilde belki sonradan affedeceğin oyuncunun hem gönlünü kırıp geçiriyorsun, hem değerini düşürüyorsun, hem de onu gram verim alamayacağın duruma kendin düşürüyorsun. Bu şartlarda Beşiktaş nasıl bir disiplin sağlıyor, cezayı kim ödüyor belli değil.