Kartal'ın şanslı gecesi
Haberin Devamı ›
Beşiktaş cephesinde kaleci Hakan ve Nihat, kağıt üzerinde tereddüt içeren oyunculardı. Oyunun içinde de bu tereddütler haklı çıktı. İlk 20 dakika oyun Beşiktaş’ın kontrolündeydi. Sakatlıklar yüzünden duran oyunda Beşiktaş adeta motivasyonunu kaybetti. İnisiyatifi Fenerbahçe’ye kaptırdıktan sonra da savunmasında ezildi. Fenerbahçe kenarlarını çok daha yardımlaşmalı ve işlevsel kullanırken, Niang ve Dia ile uçta buluşturduğu hücumlarında da oldukça etkili oldu. Nihat’la, Quaresma’nın oyunu seyrettiği bölümlerde Dia ve Niang’ın etkinliği arasındaki farktı oyunun değişen yüzü... Son vuruş becerileri vasatın üstünde seyretse dahi, Beşiktaş ilk yarıda soyunma odasına 3 farklı geride olarak girebilirdi. Aurelio çok geriye dönük kaldı. Ernst ve Guti de yorgun oluşlarından fazla pas hatası yaptılar.
Kalecisi ve sağ bekinin zamansız oyundan çıkması Schuster’i doğal olarak zor duruma soktu. İbrahim Üzülmez’in Beşiktaş’ta oynadığından beri sağ bekte düşünen ilk teknik direktör yanılmıyorsam Schuster oldu. İbrahim Üzülmez başta bocalasada, mücadele gücü ve sorumluluğu ile sırıtmadı. Dia’nın etkisini de oldukça düşürdü. İkinci yarı Fenerbahçe sahaya Emre ile çıkmayınca, oyun çehresi de tamamen değişti. Skoru arkasına alarak oynamaya başlayıp, geriye çok yaslandılar. Alex de, Nihat gibi oyunda yoktu. Biraz Quaresma hareketlendi. Ama etkinliğini ceza alanı içine taşıyamadı. Kısıtlılıkta son koz olarak oyuna giren Bobo, penaltıyı yaratan isim olarak yenilgiyi önledi. Fenerbahçe’nin çok daha fazla pozisyonları vardı. Beşiktaş için şanslı bir geceydi. Fenerbahçe’de Bilica, Gökhan, ilk yarıda Emre, Niang görevini yapan isimlerdi. Beşiktaş’ta çok öne çıkan bir isim olmamakla beraber Guti’nin sorumluluk alışı ve İbrahim Üzülmez’in mücadeleci
gücü öne çıktı.