Kazananlar ve kaybedenler

Haberin Devamı ›
Kazananın belirleyiciliğindeki unsurlara daha da eklemeler yapılabilir belki...Ancak biz, bize özgü geleneksel eğilimimizi asla gözardı etmeyelim.‘Yüksek otorite’ neyi işaret ediyorsa kaybetmesi de kaçınılmaz oluyor.Türk insanının mazluma olan tutkusu hep son sözü söylüyor.Bu noktada Haluk Ulusoy, galibiyetteki payını kendisini mazlum durumuna düşüren iradeden aldığını hiç aklından çıkarmasın.Bu seçime “Siyasetin futbolu” tanımlamalarına kadar varan siyaset bulaşmasına maçın son dakikasına kadar müthiş bir savunma presi koyan sağ duyulu medyanın hakkını da vermemiz lazım.Kaybedenlere gelince...Siyaset bir bütün olarak bundan sonra sadece oyun kurallarının ihlalinde müdahil olabileceğini, bunun dışında oyuna pek karışmaması gerektiğinin bilincine varmalı.Kulüpler Birliği ise artık arada bir belki briç ya da tavla oynamak için toplanmalı.Türkiye tatil cenneti!Hakan Şükür söyleseydi içim yanmayacaktı da Sergen Yalçın bu ifadeleri kullanınca durum değişti.Çok doğru ki, özellikle de son dönemde ülkemize uğrayan yabancılar, futbol oynamaktan çok tatil amacı güdüyorlar.Oysa buraya gelmeden önce çoğunun performans açısından mutlaka belirli bir standardın üstüne çıktıkları sabit.En azından sistemin içinde bir devamlılıkları olduğu için tercih ediliyorlar.Peki buraya gelince işler niye değişiyor?Hangi düzene uyup, kimleri örnek aldıklarından dolayı tatil moduna geçiyorlar acaba...Başta da dedim ya, keşke bu ciddi konuya parmak basan; oynadığı yüzlerce maçın hepsinde yeteneğinin üstüne iki gömlek fazla emek koyan Hakan Şükür olsaydı.Aktif futbol hayatının dörtte üçünü tatilde geçiren Sergen söyleyince, mevzu mecburen mizahi bir boyut kazandı.