Tek sorun yönetim!

Kulübün yönetilme biçimi, en tepede duran sorun. Her yönetimde istifaların önünün alınamayışı da Beşiktaş Yönetimi’nin kendi içinde bir takım olamadığının göstergesi
Haberin Devamı ›
1 Geride kalan Marsilya ve Porto maçlarının ardından Beşiktaş, Şampiyonlar Ligi’nde nasıl bir strateji belirlemeli... Gruptan çıkmayı mı yoksa UEFA’yı mı hedeflemeli?Özellikle de Porto maçının Beşiktaş için bir kayıp olduğu gerçek. Hele ki, Marsilya deplasmanda Liverpool’u yendiği gecenin sonunda sanırım Beşiktaşlılar kaçan balığın ne kadar büyük olduğunun farkına varmışlardır. Beşiktaş galip gelseydi, korakor başlayacak yeni yarışta sadece Porto galibiyetinin sağlayacağı motivasyon Beşiktaş’ın bu yarıştaki iddiasını sürdürebilirdi. Artık ilk ikiye kalmak bizce imkansız gibi. Tek hedef UEFA gibi gözükse de o da zor. Liverpool ve içerideki Marsilya maçlarından 6 puan ve Porto deplasmanında da bir beraberlik gerekiyor ki, Beşiktaş hayal görmemeli. Grupta kalan diğer maçlarını prestij ve tecrübe kazanmak için oynamalı.
Kartal’a artık 7 puan gerekiyor. Bu saatten sonra Beşiktaş hayal görmemeli. Geri kalan maçlarını prestij ve tecrübe kazanmak için oynamalı.
Haberin Devamı ›
2 Lige iyi başlayan Beşiktaş’ın sorunu fiziksel açıdan mı, yoksa taktik olarak yanlışlar var mı?Beşiktaş’ı lige iyi başlatan nosyonlardan en önde geleni fiziksel açıdan zinde bir takım kimliği idi. O dönem Ertuğrul Sağlam’ın hemen hemen her oyuncuya şans verme düşüncesi de pek geri tepmiyordu. Ancak Sağlam bu stratejiyi sürdürürken evdeki hesap çarşıya uymadı. Kadro genişlemesine yönelik oyuncu kazanımlarında öne çıkan isimler olmadığı gibi Serdar Özkan, Serdar Kurtuluş, İbrahim Üzülmez, Bobo örneklerinin verilebileceği asal aktörlerin de form grafiği hızla aşağı doğru seyretti. Daha sonra Sağlam’ın sistem içindeki arayışları da bu zihinsel ve fiziksel yıpranmışlıktan dolayı diğer açılımlara izin vermedi. Özetle şu anki Beşiktaş, gerek fiziksel, gerek zihinsel açıdan yıpranmış durumda. Bundan sonrası en azından lig yarışında geri kalmamak için verilecek mücadele olmalı. Porto maçında denenen ofansif ağırlıklı düzenin o maçta başarılı olmasa da kalıcı olmasına çalışılmalı.
Beşiktaş gerek fiziksel gerek zihinsel açıdan yıpranmış durumda. Porto maçında denenen ofansif düzen, o karşılaşmada başarılı olmasa da kalıcı olmalı...
3 Beşiktaş’taki sıkıntı teknik direktör Ertuğrul Sağlam’dan mı kaynaklanıyor, yoksa sorunun başrolünde oyuncular mı var?İşler kötüye gittiğinde yani bir iniş trendi başladığında ne sadece teknik direktör, ne de oyuncular yanlışın direk bir parçası olarak gösterilebilir. Oyuncu çoğunluğunda bir formsuzluk söz konusu ise teknik direktörün arayışları fazla değer taşımaz. Zira o düşüş öncesinde hocanın ne kadar payının olduğu önemlidir. Bizce Beşiktaş’taki kırılganlığın kökü, eskilere dayanıyor. Demorolizelik 5 yıllık bir geçmişin öyküsü... 1-2 kötü sonuç olumlu başlayan her hareketi çok çabuk ters-yüz edebiliyor. Aynı anda küçük başarılar da bu takımın geleceğe dönük motivasyonunu etkiliyor. Örneğin bu sezon Şampiyonlar Ligi’ne katılım gerçekleştikten sonra
Beşiktaş’taki kırılganlığın kökü eskilere dayanıyor. Demorolizelik 5 yıllık bir geçmişin öyküsü... 1-2 kötü sonuç her şeyi ters-yüz
edebiliyor.
Haberin Devamı ›
4 Çalımbay, Del Bosque, Tigana... 3 yılda, 3 teknik direktör, onlarca transfer... Bunların ışığında Beşiktaş doğruyu hâlâ doğruyu neden tutturamıyor?Beşiktaş’ın kendini saldığı çok açık.
Sonuç olarak Beşiktaş’ta son üç yıldır süregelen seyir, teknik direktörlerin de futbolcuların da başarısızlıkta ana neden olduğunu belgelemiyor. Makul bir teknik direktör, makul oyuncularla çok daha iyi bir yapılanma süreci geçirebilir. Burada akıllara gelen soru şu olabilir: Peki o zaman hata nerede? Bizce Beşiktaş’ın yönetilme biçimi en tepede duran sorundur. Her kurduğu yönetimde kısa bir süre sonra istifaların önünün alınamayışı Beşiktaş Yönetimi’nin öncelikle kendi içinde bir takım olamadığının göstergesidir. Kayserispor, Sivasspor lokalize örnekler olarak ortalama bir teknik direktör, 3 büyüklere göre ortalama sayılabilecek oyuncularla istikrar konusunda önemli adımlar atmış olması yönetimlerin başarısı adına önemli bir göstergedir. Beşiktaş’taki en önemli eksi bu anlamda yönetim istikrarsızlığıdır. 3-4 yıldaki onlarca transferin sadece arkada yükü ağır mali bir enkaz bırakması Beşiktaş’ın önünü de kapatmaktadır.
Beşiktaş’taki en önemli eksi yönetim istikrarsızlığıdır. 3-4 yıldaki transferlerin mali bir enkaz bırakması kulübün önünü de kapatmakta...