Zeki, çevik, ahlaklı

Haberin Devamı ›
Beşiktaş’ı 2006-2007 sezonu öncesinde, yazarımız Basri Baykoç’a sorduk:Eğer bu anlayış korunursa Kara Kartal yeni sezonda, ahlaklı ve mert bir takım kimliğini de çok kolay yakalayacaktırYenilenmiş Beşiktaş’ı nasıl buldunuz?Tigana’nın Beşiktaş’la özleştirmek istediği sert takım kimliği, Süper Kupa maçında yüzünü biraz gösterdi. Bu sertliğin anlamı şu; yere ve rakibe sağlam basma... Hücumdan başlayan pres, rakip topu orta alana taşıdıktan sonra daha da yoğunlaşıyor. Bir Beşiktaşlı oyuncu, (kimi zaman iki kişi) top ayağında olan rakibe basarken, diğer ikisi olası pas alabilecek iki rakip oyuncunun ensesinde... Bu Beşiktaş’taki yeniliklerden en çok göze çarpanı...Beşiktaş geçen sezonu Galatasaray’ın 29 puan gerisinde tamamlamıştı. Tigana’nın Kara Kartal’a doğru reçeteyi yazdığı söylenebilir mi?Tigana’nın futbola bakışını az çok anladık sayılır. Yıldız oyuncu kavramı farklı. Bu takımı al sırtına taşı diye hiç bir oyuncuya haksız muamele yapmıyor. O’nun için, sistemini 90 dakika işletecek görev ve yaratıcılık bütünlüğü önemli. Bu anlamda siyah - beyazlı ekibin üç ayrı bölgesi, üç ayrı şefe teslim... Savunmanın şefi Koray... İkinci bölgede takımı rakip alana çıkarmak için yönetmenliği, Kleberson yapıyor. Son olarak da gol üretimi adına final paslarının mimarı olarak Delgado görev alıyor.Bu üç şefin de 90 dakikadaki devamlılığı yeterli düzeyde. Diğer ortak özellikleri; sessiz oluşları... Bu üçlü yumuşak bilekleriyle, teknik kapasitelerini konuştururken, diğer tarafta hakemle ve rakip oyuncuyla gereksiz diyaloğa da hiç yanaşmıyorlar. Oyundan çalma, idare etme gibi niyetleri de yok. Ayrıca, kendine oynama egoları da, sıfır... Tek amaçları takım organizasyonu için 90 dakika disiplinli bir görev bilinciyle mücadele etmek...Tigana bu şeflerinin önderliğinde, yeni anlayışı muhafaza edip, suistimallere de en küçük bir ödün vermezse, Beşiktaş, hakem ve rakip oyuncu ile muhatap olmayan, kendini yere bırakıp, faul dilenen oyunculardan arınmış, ahlaklı ve mert bir takım kimliğini de kolay yakalar.Kara Kartal’ın flaş transferlerinin dışında göze çarpan isim bulunuyor mu? Siyah-Beyazlılar’ın eksikleri nedir?Galatasaray maçındaki performansıyla Tigana’nın Fahri’yi bu takımın ilk 11’ine kazandırması gerektiğine inandık. Aynı şekilde Demirören’in de sol kanada kaliteli bir transferle son hamleyi yapması gerektiği gibi... İbrahim Üzülmez’in gerçek yeri; savunmanın solu... Öne gelecek transfer de, savunmadan ödün vermeden Beşiktaş’ın ofansif zenginliğini ileri taşır.Gökhan Zan’da gözardı edilemeyecek gelişmeler var. İbrahim Toraman ise, zamanında forvet oynamanın getirdiği avantaj ve güçlü fiziği ile sağ kanatta hiç sırıtmıyor. Sadece Delgado’nun seri düşünen arapaslarını Gökhan Güleç’in yakalamasında bir sıkıntı oluşabilir. Beşiktaş forveti sprinter bir hücumcu ile desteklenmiş olsa idi, Delgado sezonda en az 20 gol pasının kaynağı olabilirdi...Süper Kupa zaferi Beşiktaş’a neler katar?Galatasaray karşısındaki galibiyet, lig öncesi yeni Beşiktaş’ın ihtiyacı olan itici güçtü... Böylesi bir kazanım, moral açısından elbette önemli. Yalnız henüz tüm takımsal birimleri ile siyah - beyazlılar için “hazır” demek, doğru olmaz. Konuştuğumuz yeni bir ekip, sonuçta... İnişleri çıkışları olacaktır. Ancak doğru yolda olduğu da açıktır... Biraz sabır gerek...