Ronaldo, Tottenham'ı yıktı

Premier Lig’in bu sezon oyunları adları kadar büyük olmayan iki takımının karşılaşmasında Manchester United evinde Tottenham karşısında dördüncülük yarışında çok kıymetli bir üç puan aldı. Aslında öyle bir maç oldu ki bu üç puanı Ronaldo aldı desek çok da yanlış olmaz.
Haberin Devamı ›
Kilit nokta öne geçmekti
İki takım da maç öncesi beklentilerin çok da uzağında olmayan bir oyun anlayışıyla sahadaydı. İki takım için de beraberliğin kayıp anlamına gelmesi, iki takımda da oyun temposunu ve pres yoğunluğunu artırmak yerine iki takımın da daha kontrollü bir oyun benimsemesine sebep oldu. İki takım da top kayıplarının ardından rakibe ön alan baskısı uygulamak yerine çoğunlukla savunmalarına yerleşip daha kontrollü bir şekilde karşılama yaptılar. Bu da temponun yükselmesine engel olurken aynı zamanda da pozisyon sayısını da azaltıp oyunu dengeye getirdi. Maçın kilit noktasıysa M. United’ın maçın büyük çoğunluğunu skor olarak önde götürmesiydi. Skor avantajıyla hiç risk almayan topu tamamen rakibine verip geride beklemekten çekinmeyen M. United’a karşı Tottenham tarafından oyun olarak iyi bir cevap gelmedi. Çünkü iki takımın da toplu oyunda büyük sorunları bulunuyor. Geçiş oyununda daha iyi olan iki takımdan ilk hangisi öne geçerse topu rakibine verip geçiş oyunu oynama fırsatına sahip olacaktı. Böylece skor olarak sürekli önde olarak da kendilerine maçın kilit avantajını sağladılar.
Haberin Devamı ›
Ronaldo faktörü
Bu kadar pozisyon kısırlığı olan maçta atılan beş golü oyunla anlatmak oldukça zor ama anlatmak için tek bir kelime kullanacak olsak bu kelime kesinlikle ‘Ronaldo’ olurdu. Bu sezon beklentilerin çok altında kalan ve artık bitti denilmeye başlanan Ronaldo, kendisini eleştirenlere kendisinin hala büyük maçlara damga vurabilecek seviyede olduğunu göstererek cevap verdi. Özellikle son birkaç maçta son vuruş keskinliğinde gerileme gözlenen Ronaldo, adeta eski günlerinden bir resital sundu. Ceza sahası içinden de dışından da, ayakla da kafayla da gol atan Ronaldo daha ne yapsın? Diğer takım arkadaşlarının en ufak bir pozisyona bile giremediği, takımının gol beklentisinin 0.9 olduğu maça tam üç gol sığdırdı. Üç golün tamamının öne geçiren goller olması da bu gollerin değerini artırıyor. Buna karşılık Tottenham’da kendisinin performansına denk bir oyuncu olmaması maçı getiren unsur oldu. Tottenham’ın iki golünün de M. United hatasından kaynaklandığını düşünürsek aslında Tottenham’ın bu maçta ne savunma ne de hücum anlamında hiç iyi bir iş çıkarmadığını söyleyebiliriz.
Arsenal takibi ve Avrupa Ligi hedefi
Premier Lig’de dördüncülük yarışı için beş takım kıyasıya rekabet etse de Arsenal şu an hem oyun hem de puan olarak üstün taraf olarak görülüyor. Ancak ilk dördün dışında kalındığı takdirde Avrupa Ligi’ne de sadece beşinci olan takımın gideceği düşünüldüğünde beşinci olmak da önemli hale geliyor. Bu yüzden M. United’ın bu galibiyeti dördüncülük için yeterli olmasa bile beşinci olma yolunda rakipleriyle puan farkını açan önemli bir üç puan olarak görülebilir.