Hurmacı lezzeti

Haberin Devamı ›
Seyircisiz maçların sanki devamı oynandı dün Saracoğlu’nda. Az sayıda gelen ile çok esen rüzgar golü fazla, kalitesi az gece yaşattı taraftarlara. Altay, kendi liginde çok gol yiyen, Fenerbahçe de sahasında çok gol atan bir takım olarak bekleneni yaptılar. Fenerbahçe’de Alex ve Emre olmadığı zaman neler olduğunu gördük bir anlamda. Önce onu söyleyelim: Kanaryalar, topa çok hakim görünüyorlar, doğru işler yapıyorlar ama adrese uzun yoldan gidiyorlar. Oysa usta Alex ile onu parlatan Emre oynadığında, motorlu kurye gibiler. Trafiğe takılmadan, kestirmeden adresi buluyorlar, gecikmeden golü tabelaya yazdırıyorlar. İlk yarıda yüzde 66 topla oynamasına rağmen Fenerbahçe, bunun karşılığında gol pozisyonu bulamadı. Bu da yukarıda söylediğimizin bir kanıtı olsa gerek. Para da verseniz, unvan da taksanız, Türkiye Kupası maçları ne beklenen heyecanı veriyor, ne de önemseniyor. Ama iyi bir tarafı var; görmediklerini hem taraftarlar hem teknik adamlar görme fırsatı buluyorlar. Dün gece de Kadıköy’de doğru yerde, daha doğrusu oynaması gereken bölgede oynadığında ‘Hurmacı’nın lezzeti’ne tanık olduk hep birlikte. Fenerbahçe için hep birlikte büyük kazanç olacağını düşünüyorduk. O da Kadıköy gecesinde bunu ispatladı. Serbest oynatılınca futbol zekasıyla, rakibi iyi kontrol ederek boşluklarına hem doğru koşular yaptı, hem arkadaşlarına pozisyon yarattı, hem de kendisi gol buldu. Çizgiye hapsedilince durum böyle değildi. Süper Lig’in ağır topu, 1. Lig’in genç ekibine antrenman kıvamında bir oyunla rahat üstünlük sağladı.