Sakınan göze Bobo battı

Haberin Devamı ›
Nefesler tutuldu, demeçler havada uçuştu, ortalık da karıştı. Zaten sinirler gergin, futbolsever tedirgin. Girişte karanfiller, içte dinmeyen öfkeler. Düdükle beraber havada olan eller, gök gürültüsünü andıran sesler, her iki takım için de sahaya inen heyecanlı nefesler. Zico Fenerbahçe’yi beklenen değil beklenmeyen şekliyle, Tigana Beşiktaş’ı alışılmışı ile sahaya sürdü. Koşan, mücadele eden, oyunbozanları tercih eden Kanaryalar’ın iki ayaklı olan kupa maçlarının birincisini garanti belgesiyle geçmek istemesi ilk gelen görüntü oldu. Kendi saha avantajını çabuk sonuca gitmek için kullanma peşindeki de Kartal’dı. Marco-Deniz ortaklığı, daha üstün yansıyordu sahaya Serdar-Koray’dan. Çünkü önlerinde oynayan Tümer, Tuncay, Semih çok hareket edip Kartal’ı zorladılar. Deivid, Semih’e yaklaşmadan çizgide belki defansı açmaya çalışıyor aralara koşu yapacaklar için, ama kendi de oyunda yok. Üstelik o kanadın Mehmet’i Yozgatlı kulübedeyken. İki takım da oyunu topa sahip olup yönlendirecek bilinçli ayak arar durumdaydı. Alex kulübedeydi ama Beşiktaş’ta bu işi yapabilecek Rico’yu aradı gözler. Alanı daraltarak adam bozan Fenerbahçe istediğini oyunu kontrollü sete dönüştürerek alırken, Beşiktaş hattındaki çabuk oyun düşüncesini sahada uygulayamıyordu. Lugano Nobre’yi kilitlemiş, Burak da kendi kendini. Delgado kopuk kopuk, Rico da yok olunca kalite de çekip gitti İnönü’den ilk 45’te. Nobre’nin dokunamadığı Koray pası ve yine 37. dakikada kendi yarattığı güzellikte yapamadığı gol Beşiktaş adına, Deniz’in de Fenerbahçe adına pozisyonu olmasa ‘neyin derbisi’ dersiniz bu oyuna ilk yarıda. İkinci yarı Ali Tandoğan ve Bobo ile Tigana hamlesi çabukluğu getirince Kartal’a oyun da şekillenmeye başladı. Saha avantajını mutlak gol ile kullanmak isteyen Kartal geceyi avantajla Kadıköy’e taşımak isteyen Kanaryalar’ı 1-0’lık skorla geçmesini bildi. Gecenin göze batanları her yere yetişen Nobre, Baki, Serdar, Bobo ve oyunu galibiyete döndüren Tigana; Fenerbahçe’den ise Deniz, Marco ve Lugano’ydu.