Geçmiş olsun!

Haberin Devamı ›
Umut Bulut, Real Madrid maçında ayakta kalan tek isimdi. Kasımpaşa maçında da ilk 11’de oynamayı fazlasıyla hak etmişti.
İlk yarıda pozisyon bulamayan, kaleye tek bir şut atamayan Galatasaray izledik. Bu tablonun oluşmasında en büyük faktörlerden birisi Selçuk İnan. Drogba-Burak ikilisini pozisyona sokabileceği iş bitirici paslarının hiçbirini bu sezon atamıyor. Bir futbolcunun formsuzluğunu anlayabilirim. Ama yetenekli bir futbolcunun orta yapamamasını, duran topları iyi değerlendirememesini anlamıyorum.
Savunma bildiğiniz gibi, dökülmeye devam etti. Kasımpaşa’nın golünü dikkatlice izleyin. Semih, Kasımpaşalı oyuncuyu marke ederken, Chedjou, Semih’in arkasında kendi arkadaşını marke ediyor. Arkası bomboş. Bir ara pas, kaleciyle karşı karşıyasınız. Tek yapmanız gereken son vuruş. Sonuca bakmayın; Kasımpaşa en az 3 kez bu fırsatı yakaladı, değerlendiremedi.
Biri Mancini’ye Bruma’yı anlatmalı. Bruma’nın bonservisi büyük, yaşı küçük. Omzuna kilosundan ağır yük bindiriliyor. Bruma’nın şu an da oynayabileceği tek yer Türk Telekom Arena. O ancak taraftar desteğiyle istenen seviyeye gelebilir. Deplasmanda mucize yaratmasını beklemek yanlış.
Galatasaray’da dün gece iki olumlu hareket vardı. Birisi Drogba’nın kişisel çabasıyla Burak’a attırdığı gol, diğeri ise genç Eray’ın son dakikalarda Babel ile karşı karşıya kaldığında yapmış olduğu kurtarış. Gerisi al gülüm, ver gülüm.
Zirve yarışına dönmek istiyorsunuz. Yarıştaki rakiplerinizden Fenerbahçe ile Beşiktaş berabere kalıyor, Sivas evinde kaybediyor ve siz ikinci Kasımpaşa ile oynuyorsunuz. Haftalarca uğraşsanız bu fırsat ayağınıza gelmez. Kazansanız yeniden yarışa ortak olacaksınız. Eğer bu şansı değerlendiremiyorsanız, bu sezon için söylenecek tek şey; geçmiş olsun.