Arama

Popüler aramalar

Fenerbahçe koşuyor

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Belediyespor ortak akıl, bütünlük ve disiplin bakımından ligin en iyi bir iki takımından biri... Daha önce hep eli boş gönderdiği Fenerbahçe’yi şüphesiz gene mutlaka yenmek istiyorlar.

Fenerbahçe ise büyük! Ötesi yok. Kulübün ezeli ve ebedi doyumsuzluğuna takım da ayak uydurmak zorunda.

Belediyesporlular maça tam sahada çok etkili bir alan savunması ile başlıyor. Fenerbahçe’de Stoch-Caner gayretliler ama iki kanat da iyi kapatılmış. Geldi geleli en kötü maçını oynayan ve piyangodan çıkan çok uygun bir pozisyonda Hasagiç’i yere bile yatırmadan topu mundar eden Niang, orta sahaya gelip top alıyor, ama kimseye verip organizasyon başlatamıyor.

Orta sahadaki bunalımı izleyip, topa hiç yaklaşmayan Alex önce İbrahim Akın’a tabanı basıp malul ediyor. İbrahim sahada, ama artık oyunda değil. Baroni her nasılsa inisiyatifi ele alıyor, Fenerbahçe adına ilk kez rakip sahada ilk topa basıp kapıyor, açılan topu gidip ceza sahasında bir de Mahmut’tan çalıyor, Alex kale önünde bitip golü atıyor.

Krizin ilk etabını başarı ile geçen Fenerbahçe, ikinci yarıda rakibinin stratejisi ile sahaya hakim oluyor. Başta Topuz ve Gökay, çok koşucu bir orta saha ile topu çok istiyor, kazanılan toplarda geniş alanlara kalabalık ve dikine çıkıyor, Belediyeliler geri dönmekte zorlanıyor ama bu maçta Fenerbahçe’nin santrforu yok! Peki neden hiç şut denemiyorlar?

Fenerbahçe’nin 70’lerde topu kazanıp frene basması rahatsızlık verici. Dia’nın tek başına yaptığı ve penaltıya dönüşen atağında ceza sahasında pas verebileceği tek Fenerbahçeli yok. Büyükşehirliler hantallaşan rakipleri cezalandırır. İbrahim sağ çaprazda iki kez fırsat yakalıyor, sağ ayağından kendisi bile tedirgin olan İbrahim dışarı vuruyor.

Fenerbahçe taktik ve atletik üstünlükle kazandı ama kaleye çok az top denemesi dikkat çekici.