Sürprizli gece
Haberin Devamı ›
Gecenin önemli haberi Vestel’in, Manisaspor’u bırakmasıydı. Futbola girdikleri gündeki neşelerini ve inançlarını yitireli epey olmuştu zaten... Sürekli “bıraktık-bırakıyoruz” gönülsüzlüğü ile tedirginlik hissettirmelerinden ise bırakmaları belki daha iyidir.
Giray Bulak’ın, Galatasaray’a karşı oluşturduğu taktik kurgu Vestel’in, Manisaspor’dan ayrılmasından daha sürprizli idi. Hafta içinde çok gol yemekten şikayet edip, defansı düşüreceklerini söylemesinin ardından oyuna 3’lü savunma ve tek forvetle başlayıp Galatasaray’ın biri Arda biri de Lincoln’den oluşan 4’lü orta sahasına kesin bir üstünlük sağladılar. Orta sahada kaptıkları toplarda Manisalılar defansın arasına çok adamla girdiler, Hakan Balta neredeyse yürüyerek pozisyonlar buldu.
Lincoln’ün Borbiconi’nin markajında olmasından Galatasaray bu kadar etkilenmemeliydi. Çünkü Lincoln adamını alıp hücum hattına gittiğinde arkasındaki bomboş alana Arda ya da Ayhan topla girmeyi akıl etseler organizasyon da zaten he rşeyle hazır olacaktı.
Manisa, kalabalık hücum ederken Galatasaray topu kazandığında bir kez bile cezalandırıcı kontratak yapamadı. Genel organizasyonluk halinde rakip yarı alana yığılarak hücum ederken kritik nokta, ortaları isabetli kullanmaktır. Ama çoğu arka direğe kullanılan ortaların hepsinin Ufuk’un ellerine teslim ettiler. Ön direğe giden iki ortadan birini Hakan, ilk yarıda santimlerle kaçırdı, korneri ise gole çevirdi.
Galatasaray’ın yerleşik savunma düzeninde acemice kale içine koşup Selçuk’a bomboş şut pozisyonu vermesi garipti.
Kalli düzeninde, takımın koşmadan geçileceği bölümler değil, saniye bile yok: ihmalkarlık halinde maçı çevirmek her zaman mümkün olamıyor.