Kolay lokma

Haberin Devamı ›
İlk 15 dakikadaki 3 gol, 3 pozisyon, oyun kalitesinden değil, zincirleme hatalardan kaynaklanmıştı. Bekir’in golünde, pası aldığı Gökhan Gönül ofsayttı, yardımcı atladı. Aatıf’ın golünde Caner zeminin azizliğine uğradı, hatalıydı, ama Mehmet Topal’ın desteğine rağmen çıkış yaparak rakibin işini kolaylaştıran da Volkan’dı. Sow’un golünde ise Sivas’ın sanal (!) defansı başroldeydi. O defans 38. dakikada Kuyt’ın vuruşunda da derin uykudaydı. Aslında Ziya’nın yokluğunda sol kanadı “zayıf halka” olarak tespit eden ve yıpratıcı darbeleri için orayı kullanan Fenerbahçe bir süre sonra gördü ki, rakip her hattıyla dökülüyor. Ev sahibi, pres temposunu da hep üst düzeyde tutunca, bir iki sürpriz tehlike dışında Sivas’ı “esir” aldı, belki de sezonun en rahat ilk yarısını kapadı. Emre, Meireles ve Mehmet Topal bu yarının iyileriydi. Sivas son barutunu 60. dakika dolarken harcamıştı. Bu diriliş çabası Fenerbahçe’nin ekmeğine yağ sürdü. Rakibin geniş alanları ev sahibinin iştahını kabarttı, mücadele moral gecesine dönüştü. Duraklama devrinden sonra bu galibiyet ilaç gibi geldi. Fenerbahçe’de Meireles’in yükselişi sürüyor. Topal, Gökhan, Emre klasiği değişmiyor. Kuyt da, haksız eleştirilere inat, ders veriyor. Sadece Volkan riskli hareketleri, vurdumduymaz tavırlarıyla tansiyon yükseltiyor. Dip not: Fenerbahçe’nin geçen sezon seyirci ortalaması 34.800. Hadi bu sezon Passolig tepkisi var diyelim. İyi de tribünleri bomboş kalan bir kulübün, aslında müthiş bir proje olan 1 milyon üye beklentisi ne kadar gerçekçi olabilir? Belki son rakamlar açıklanırsa fikir sahibi olabiliriz.