Arama

Popüler aramalar

Orta saha

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Seksenli yıllarda Dinamo Kiev bu alanı kısalttı da kısalttı. Son yıllarda Xavi-Iniesta kumandasındaki Katalan çocuklar üstün zeka ve top kullanma yetenekleriyle sahayı daralttılar da daralttılar. Enerjiyi efektif kullanarak rakiplerine üstünlük sağladılar. Bu üstünlüğü sağlarken sadece takım halinde çok koşmadılar, becerileri sayesinde topu çok koşturdular.

Türk futboluna gelince, yetmişli ve seksenli yıllarda kondisyon ile konstrüksiyon arasındaki fark daha tam algılanmamışken önce Galatasaray’da Brian Birch, daha sonra Beşiktaş’ta Gordon Milne denen Adalılar, ellerindeki gençleri o kadar çok koşturdular ki, hem Sarı-Kırmızılılar hem de Siyah-Beyazlılar orta saha üstünlükleriyle üst üste üçer kez şampiyon oldular.

Doksanlı yılların sonunda herkes çok koşmaya başlayınca sahneye Fatih Terim çıktı. Takımını hem çok koşturdu hem de topu kaptıktan sonra iyi kullanacak gençleri bir araya getirerek 4 yıl üst üste şampiyonluk, UEFA Kupası ve Süper Kupa’yı camiasına kazandırdı. Şimdi de aynı şeyi yapıyor.

Fenerbahçeye gelince, Aziz Başkan, kısa süren bir alışma döneminin ardından Daum ve Koch gibi fizik güce mutlak inanan ikiliye, ümit milli oyuncuların ağırlıkta olduğu bir takım teslim etti. İç başarı da çok kısa sürede geldi. Camianın istediği dış başarılar gelmeyince 1. Daum dönemi bitti ve arayışlar başladı. Tam Zico’yla bir ivme yakalanmıştı ki, neden bilinmez her şey tepetaklak oldu ve başa dönüldü.

Son 9 yılda Alex denen fenomen çimento gibi camiayı bir arada tuttu. Attı, attırdı; tüm bilimsel verileri alt üst ederek hem orta saha oldu hem santrfor arkası oldu, yetmedi gol kralı oldu. Ama artık yaşlandı ve 50 metre top sürüp, beş kişiyi çalımlayıp skoru değiştiremez hale gelince yıllardır ihmal edilen orta saha çözümü çok büyük bir sıkıntı olarak karşımıza çıktı. Hele bu sene yapılan büyük harcamalar orta sahadaki sıkıntıyı çözemeyince eleştiriler ister istemez takımın teknik patronuna yöneldi. Görülen o ki, bu sene top rakip ceza sahasına gidene kadar çok eziyet çekecek. Hadi orta saha topu ileri taşımada yetersiz, aynı orta saha rakip atakları kesme konusunda da başarısız. Marsilya’ya 16, Trabzonspor’a 9 pozisyon veriyorsan her şeyin silbaştan gözden geçirilmesi gerekir. Bunu gözden geçirirken de Başkan’ın “Ben futboldan anlarım ama herkesin fikrini de dinlerim” demesini tercih ederim.