Yanal üzerine

Haberin Devamı ›
Trabzonspor için bilindik ama bir o kadar da çözümden uzak aynı senaryo tekrarlandı yine...
Toplumsal tatminsizliğin had safhaya ulaştığı bu coğrafyanın tek eğlencesi takıma, bir teknik adam daha veda etti. Özetle, büyük umutlarla ve destekle başlayan hikaye sayısız benzerlerinden farksız bir sonla tamamlandı.
Bu serüven elbette Türkiye’deki Yanal gerçeğini yok etmeyecek ama hırpalayacağı kesin ve birilerine göre büyük takım deneyimini başarısızlıkla kapatmış sayılacaktır. Ancak bize göre bu yorum verilen tüm emeklere ve yapılan çalışmalara karşı ciddi bir haksızlık olur ki biz bunu yapamayız.
Yanal’ın, yönetimin tüm riskleri alarak oluşturduğu, neredeyse tamamı yenilemiş bir kadroyla, Trabzonsporlular’a yeniden liderlik keyfini yaşatması, görevi bırakana kadar takımı zirvede yarıştırması, küllenerek umutsuzluğa yüz tutan eski heyecanları depreştirmesi, hiç de azımsanacak bir hizmet değildir.
İnsanoğlunun en ciddi sorunlarından biri olarak gördüğümüz unutkanlık hastalığı Trabzon’da yıllardır etkisini tüm hızıyla sürdürmeye devam ediyor. Çok değil neredeyse bir yıl öncesinde bu kentte nelerin yaşanıp tartışıldığını unutan zihinler, şu günlerde sanki yeni kurbanın kimliği üzerinde fikir jimnastiği yapıyor. Yarın da başkan ve yönetime gelecek sıra.
Yanal bize göre Trabzonspor dokusuyla en iyi uyuşacak teknik direktörlerden biriydi. Bu konudaki fikrimizde herhangi bir değişiklik söz konusu değil.
Şampiyonluğun uzun ve zor bir yoluculuk olduğu yönündeki haklı değerlendirmesinin ardından, zirve mücadelesinin içerisinde yer alan bir takım oluşturacağı, geleceğe yönelik sağlam temeller atacağı yönündeki detay hedeflerini genelde gerçekleştirdi Yanal...
Sınırları biraz tartışılır olsa da oyuncularıyla seviyeli ve anlayışlı bir diyalog geliştirdi,
Yönetimle uyumu bir an olsun elden bırakmadı. Ağır eleştiriler aldığı medyaya genelde kopuk olsa da eşit mesafede durdu. Doğru, spekülatif olmayan, gerçekçi mesajlar verdi.
Yedek kulübesindeki neredeyse tamamı bir şekilde milli olan oyuncuları hazır tutamaması, kadro seçiminde tartışılan tercihleri ve oynanan futbolun çok kaliteli değil, sadece Süper Lig düzeyinde (!) olması dışında, uzun vadede sonuç verecek bu kadar doğrusunu saydığımız bir teknik adam neden mi gitti?
Futbolu evinden her seyredenin yapabileceği kısır yorumlar yüzünden: “O niye oynadı, bu neden oynamadı?”
Tabii bir de: “Neden şampiyon olamadık?” Sanki 25 yıldır olunuyormuş gibi...