Çarşamba'nın gelişi!

Haberin Devamı ›
Daha sezonun ilk haftası Uşak ile oynanan maç sonrası yazmıştım. ‘Bu dar rotasyonla, değişen formattaki yoğun fikstürde koca sezon geçmez’ diye...
Obradoviç geçen yıl fazlasıyla şans verdiği Türk oyuncuların bu yıl yüzüne bakmıyor. Kendine göre geçerli sebepleri olabilir. ‘Kafa olarak hazır değiller’ diyor. Ama onları da hazırlamak bir şekilde Obradoviç’in görevi.
Uşak maçından sonra da defalarca bugüne gönderme yaptım. Bir şekilde 9-10 kişiyle oynamanın formülü bulunmalı.
7-8 kişilik rotasyonla oynayarak hem maçlar hem de oyuncular kaybediliyor.
Maç nasıl olsa gitmiş, bari geleceğe yatırım yapıp bir kaç oyuncuyu kazanmaya çalışmak gerekir bence. Dün Nunnaly ve Sloukas’ın oynadığını Melih de çok rahat oynardı. Belki savunmada biraz enerji katardı ekstra olarak. 25. dakika skor 53-52. Ama takımın maçı kazanacağına dair en ufak bir ışık yok. Fizik olarak geçtim, mental olarak yıpranmış, tükenmek üzere olan bir görüntü veriyor sahadaki oyuncular. Hal ve tavırlarından bunu anlamak hiç zor değil.
Nitekim yorgunluğun getirdiği konsantrasyon eksikliğinden kaynaklı yapılan tam 18 top kaybı ile bir anda fark 20 oldu. Daha yolun başı. Çok uzun bir maraton var ama en azından ligde yedek oyuncuların dakika alması şart...
Efes atarak kazandı
Milano deplasmanında felaket bir savunma ile 100’ün üzerinde sayı yiyip kaybeden Efes, dün de Langford dışında yıldızı olmayan Unics Kazan’dan bile potasında 99 sayı görmeyi başardı. Neyse ki Rus ekibi de, Efes’ten daha kötü savunma yaptı da ortaya müthiş bir hücum performansı çıktı ve 104 sayının atıldığı bir galibiyet geldi. Sezona kötü başlayan Efes için bu galibiyet çok önemliydi belki ama bu oyunla hedefe ulaşmak zor görünüyor