D-Will, Zaza, Memo, Thabo ve diğerlerine sonsuz teşekkür

Aslında bekliyorduk, biteceğini biliyorduk ama tam alışmış ve özellikle Deron Williams’ı izlemenin tadını iyice almışken, Amerika’dan haber geldi...
Haberin Devamı ›
Tadımız biraz kaçacak, en çok da Beşiktaş’ın ama hayat devam edecek.
Asist ve sayı krallığında zirvelerde dolaşan Deron Williams ve zaten sakat olan Semih’in gidişi teknik anlamda Beşiktaş Milangaz’ı oldukça zorlayacak gözüküyor. Çünkü Mehmet Yağmur, Serhat Çetin ve Barış Hersek çok az dakika aldılar ve sorumluluk için henüz hazır gözükmüyorlar. Kartal bu geçiş dönemini yapacağı takviyelerle ne kadar az hasarlı atlatırsa o kadar iyi olacak. Çünkü Hawkins, Kemp, Erceg, Dudley, Can, Mehmet, Barış’tan oluşan, hiç de yabana atılmayacak bir kadroya sahipler.
En kötüsü taraftar tam basketbol maçlarına alışmışken, D-Will’in gidiyor olması.
Hiç beklemiyordum
İtiraf etmek gerekirse sadece Deron Williams’tan değil, lokavt süresince ülkemize gelen Thabo Sefolosha, Zaza Pachulia, Mehmet Okur’dan, bu kadar içten, bu kadar karakterli, bu kadar yürekli oynayacaklarını hiç beklemiyordum. Yeni takımlarını, kendilerini NBA’e hazırlamak için bir araç olarak düşünebiliceklerinden şüphe ediyordum. Ama aldığı paranın hakkını sonuna kadar verdiler, tam bir profesyonel olmalarına rağmen, amatör ruhla mücedele ettiler burada. Taraftar Deron Williams’ı attığı 50 sayı için değil, takıma herşeyini verdiği için bu kadar sevdi.
Haberin Devamı ›
Thabo Sefolosha ve sağlıklı olduğu sürece Zaza Paculia, Euroleague’de takımlarına inanılmaz katkı sağladı. Bir top için kendilerini yerlere attılar, sakatlık pahasına...
Mehmet Okur da, Türk Telekom için çok önemli işler yaptı.
Hepsine sonsuz teşekkürler....
FIBA’nın iş bilmezliği
3 yıl önceki Fenerbahçe-Efes Pilsen serisinde de çok eleştirmiştim Ömer Onan’ın, Charles Smith’e yaptığı faule ‘centilmenlik dışı’ çalınmasını. Bir maçın kaderi ile bu kadar oynanırdı. Günlerce tartışıldı, gündemden düşmedi. O günden bu yana Avrupa’da yüzlerce maç izledik, o düdüğün aynısından bir tane daha göremedik.
Taa ki önceki güne kadar...
Kural açık, ama sadece Türkiye’de uygulanıyor! ‘Maçın ya da uzatmanın son 2 dakikasında top kenardan sokan oyuncunun elindeyken faul yapılırsa, sportmenlik dışı faul kararı verilir’ deniyor. Amaç, geride olan takımın rakibin kötü serbest atış kullanan oyuncusuna süre ilerlemeden faul yapıp avantaj sağlamasını engellemek.
Ama FIBA’cılar kendini ifade etmekten yoksun. Anlatmak istediklerini kağıda dökemiyorlar.
Ömer orada faul yapmak istememişti. Aynı, Grundy’nin amacının faul yapmak değil, sadece Bodganoviç’e sadece top aldırmamaya çalışması olduğu gibi...
Ama, sportmenlik dışı faul düdüğü gecikmedi, Antalya’nın da maçı kazanma şansı kalmadı.
Kitaba göre doğru ama hakkaniyete ve mantığa aykırı bir düdük. Avrupalı çoğu hakem topun elden çıkmasını bekleyip, normal düdüğü çalıyor.
İşin enteresan yanı ise, düdük çalındığı anda top Emir’in elinden çoktaaan çıkmış olmasıydı...
Yani, kitaba da çok uymuyor aslında...
Erdemir durmuyor
Geçen hafta Beşiktaş Milangaz’ın namağlup unvanına son verip gündeme oturmuştu Ahmet Çakı’nın Erdemir’i. Bu kez de milyon dolarlık kadroya sahip Türk Telekom’u 20 farkla yendiler. Üst üste 5 etti. Bir kez daha Çakı ve Erdemir’i tebrik ediyoruz. Özellikle de Soner Şentürk’ü...
Haberin Devamı ›
Haftanın en kritik galibiyetlerinden birine de Hacettepe Üniversitesi imza attı. Ligin güçlü takımlarından Tofaş karşısında, Melvin Sanders’ın inanılmaz performansı ile sonuca gittiler. Anadolu Efes, Karşıyaka karşısında ecel terleri dökerken, Doğuş Balbay’ın siyahi oyuncu özelliklerine sahip fizik sayesinde yaptığı iki muhteşem smaçla, namağlup uvanını sürdürdü.