Arama

Popüler aramalar

Fenerbahçe ayağa kalktı

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Oyuna sonradan giren Mavrokefalidis’in 9 sayısı ve ortalığı karıştırması, Fenerbahçe’nin de aklını fazlasıyla karıştırdı. Buralarda ‘beyin’ çok önemli. İlk üç periyot çok iyi savunulan Dimantidis, son çeyrekte tek başına maçı alacaktı. Atması gereken yerde attı, her seferinde boş adamı buldu. O ana kadar 31’de 5 üçlük atan Panathinaikos, 4’te 4 atınca öne bile geçtiler.
Diamantidis’in yarı ‘aklı’ Fenerbahçe’de olsa, şu an bu sıkıntılar yaşanmazdı.

Neyse ki Kleiza ilk kez bir maç aldı. Kritik anlarda attığı 5 sayı, Fenerbahçe’yi Top 16’da ilk galibiyetine taşıdı.

Ömer Onan’ın özgüvenle potaya bakması ve savunma performansı da çok önemliydi.

İlk yarıda Fenerbahçe, savunmada müthiş bir efor ve konsantrasyon sergiledi. Panathinaikos sadece 28 sayı atabildi. Ama maç içinde iniş-çıkış yaşamamak bu seviyelerde çok önemli. Oyun disiplinini ve motivasyonunu 40 dakikaya yaymak, maalesef Türk takımlarının beceremediği bir iş.

Fenerbahçe’den teneke bağlanıp gönderilen Batiste, Gist ve Ukiç’li Panathinaikos az daha Fenerbahçe’yi yeniyordu.

Aslında maçın geneline baktığımızda, Obradoviç’in istediği basketbol oynandı. Panathinaikos’u düzenden olabildiğince çıkardık. İkili oyunlarda pota altını iyi savunduk, onları dış şutlara ittik. PAO 40 üçlük denerken, yakın mesafeden sadece 26 şut atmıştı. Bu şartlar altında daha kolay kazanmak gerekiyordu belki ama ribauntlarda ezilmek, tam 19 hücum ribaundu vermek, eldeki maçı da veriyordu. Takımın pivotları Zoriç 2, Vidmar 3 ribaunt alabilmiş. Toplamda da 5 sayı attılar. Bogdanoviç, Top 16’daki 14. üçlüğünü de kaçırdı. Ama potaya gidip yine sahanın en skoreri oldu.

Kazanmak gerçekten çok önemliydi.

Umarız bu galibiyet takıma gitmek üzere olan ‘özgüven’i geri getirir. Bir de ‘akıllı’ bir oyun kurucu gelirse, işler yoluna daha çabuk girer.