Çift taraflı hezimet!

Haberin Devamı ›
Öyle bir maç ki, Galatasaraylı futbolcular için amaç Fenerbahçe’yi yenip taraftara bir nebze olsun kendini affettirmek, taraftar için de rakibe küfretmek, mümkünse takım rakibi 4. yıldız yolunda çelmelerken destek vermek! Kulübün tarihine bakarsanız bu tablo sonuç ne olursa olsun tek kelimeyle hezimet!
Maçın en güzel sahnesi kaleci Muslera’nın kaleci Volkan’ı yerden kaldırdığı ve teselli ettiği pozisyondu! Yarısı çileli 200. maçını oynayan Muslera’ya helal olsun. Kaleciliğinin ötesinde, sporcu gibi sporcu...
Başladıkları gibi!
Fenerbahçe için de yarışta var olmak anlamı taşıyordu. Birinci dakikada gol kaçırarak başladıkları maçı son dakikada da aynı senaryoyla tamamladılar. Fenerbahçe, Türkiye’nin orta sahası en kolay geçilen takımı karşısında defans arkasına atılan toplarla başladı. İki pozisyon yakaladı, ikisinde de Van Persie ile Nani başarısız, Muslera başarılıydı. Muslera bir de Volkan Şen’in şutunu iyi kurtardı. Galatasaray orta sahası Topal ve Souza karşısında etkisiz kaldı. Donk çok ikili mücadele kazansa da top kullanırken Fenerbahçe’nin arayıp da bulamadığı 10 numara gibiydi! Semih’in Sabri ve Linnes yedek kulübesindeyken sağ bekte oynatılması Fenerbahçe’nin hava toplarındaki üstünlüğünü bir nebze olsun kırmak içindi ve başarılı da oldu.
Yönetimin ürünü
Yalnızca Muslera ve çoğunlukla defans oyuncularının çabasıyla ayakta kalan Galatasaray kaleyi tutan tek şutu Selçuk’la ve maçın 9. dakikasında buldu. Bu takım Bayern Münih’le çeyrek final oynayan Benfica’yı futbolla perişan etmişti. Takımı bu hale yönetimin yetersizliği getirdi. Volkan Şen, Van Persie ve Fernandao birer boş kaleye fırsat kaçırırken, Volkan Şen bir kez de bomboş durumdaki Fernandao’ya topu geçiremedi. Galibiyeti çok hak etmişlerdi... Yardımcı hakemin ofsayt gerekçesiyle iptal ettiği Podolski golü çok tartışılacak... Babası yine bir Galatasaray maçında edilen küfürlerin ardından kalp krizi geçiren ve aylarca hastanede yatan Mete Kalkavan’a koro halinde edilen küfür benim vicdanımı sızlattı...