Arama

Popüler aramalar

Ersun Yanal'lı Fenerbahçe, 20 puan fazla toplar

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Önce başarı kriterini ortaya koymamız lazım. Aykut Kocaman, geçen sezon bence Fenerbahçe tarihinin en başarılı sezonunu yaşattı. Ancak büyük bir kitle tarafından başarılı bulunmadı. 64 maç oynayıp, lig ikinciliği, Avrupa Ligi’nde yarı final ve Türkiye Kupası’nı kazanmak başarılı kabul edilmiyor benim ‘güzel ülkem’de. Başarının ölçüsü sadece şampiyonluk kabul ediliyor. Bense farklı bakıyorum. Ersun Yanal ile ilgili soruya gelince... Büyük ihtimalle Avrupa Kupaları’nda olmayacağı için, lige motive olacak Yanal’lı Fenerbahçe benim iddiama göre geçen seneden en az 20 puan fazla toplayıp, 30 gol de fazla atacaktır.

Şampiyon olsa bile...

2010-11 sezonunda iki takımın ligi 82 puanla bitirdiğini hatırlayacak olursak da bu puan şampiyonluğa yetmeyebilir. Galatasaray’ın Avrupa macerasının uzunluğu, Fenerbahçe’nin şampiyonluğu açısından belirleyici olacaktır. Sarı-Kırmızılı ekip Avrupa’da ne kadar fazla maç oynarsa Fenerbahçe’nin işi o kadar kolaylaşacaktır. Ancak Türkiye’deki başarı kültürü, hocanın Fenerbahçe’yi şampiyon yapması halinde bile başarısız damgası yemesiyle sonuçlanabilir.

Koşu kalitesi önemli

Sarı-Lacivertliler, ligin en kaliteli kadrolarından birine sahip. Ayrıca kabul etmek gerekir ki Aykut Kocaman, fizik, kalite ve oyun disiplini açısından harika bir kadro bıraktı. Fenerbahçe, kaleci Volkan hariç, iki sezon önce ligi tamamlarken ortalama 96 km. koşuyordu. Önceki sene bu rakam 104’e, geçtiğimiz sezon ise yaklaşık 110’a çıktı. Deplasmandaki Mönchengladbach maçında bu mesafe 120 km.’yi buldu. Avrupa Kupası maçları olmazsa, 115 km.’nin üstüne çıkan koşu kalitesi ve tempo, Fenerbahçe’nin futbolcularının kalitesiyle birleşince Sarı-Lacivertliler ligde ciddi bir fark yaratacaktır. Bruno Alves ve Kadlec gibi iki de önemli transfer yapıldı.

Her maçın yıldızı farklı

Yanal’ın takımında her maç yeni yıldızlar çıkabilir. Forvetler çok gol atacaktır ancak orta saha oyuncuları yıldızlaşacaktır. Kimi maç Topal, kimi maç Emre, kimi zaman da Alper Fenerbahçe’yi uçuran isimler olarak ön plana çıkacaktır. Bireysel yıldızlardan çok, topu kaybettiği yerde baskı yapan, üçüncü bölgeye çabuk geçen ve atak sonlandıran anlayış göze çarpacaktır.

Maçlar çok eğlenceli olacak

2002-03’te zirve yarışında çelmelenen Gençlerbirliği gibi coşkulu, tempolu, orta sahada ve önde hep bir fazla kişiyle oynayan Fenerbahçe izleyeceğiz. Ersun Yanal, Eskişehir’de olduğu gibi, top Fenerbahçe’ye geçtiğinde ön liberoyu (Büyük ihtimalle Topal ya da Meireles) stoperler Alves ile Egemen’in arasına çekecek, kanat bekleri Gökhan ve Kadlec hep orta saha çizgisinin üzerinde olacaktır. Dönen topları kazanma işi büyük ölçüde Alper’e bırakılacaktır. Ters taraftaki forvet, muhakkak ceza alanındaki santrforu desteklemek için gol bölgesine koşacaktır. Fenerbahçeli taraftarları, eğlenceli maçların beklediğini rahatlıkla söyleyebiliriz.

Gençler 1 sezon bekleyecek

Yeni sezonda Fenerbahçe ve Aziz Yıldırım açısından en önemli hedef ezeli rakip Galatasaray’a dördüncü yıldızı taktırmamak. Yani şampiyonluk... Ersun Yanal, genç oyuncuları kullanmaktan keyif alan bir teknik adam olsa da bu sezon için onun da önceliği bu isimlerin gelişiminden çok, ‘iyi’ futbolcularla hedefi yakalamak olacaktır. Bu yüzden gencecik yaşında usta gibi oynayan Salih dışında genç oyuncuların bu rekabet ortamında forma bulması zor gözüküyor. Aslında Ersun Yanal’ı en zorlayacak konu da çok sayıda nitelikli futbolcu arasında formayı adaletli dağıtmak olacaktır. Orta sahada 10 oyuncu var. Bunların altı tanesi Avrupa’nın pek çok takımında rahatlıkla oynayacak kalitede isimler. Emre, Meireles, Salih, Cristian, Topal, Holmen ve diğerleri... Geçen sene Avrupa’da 18 maç oynandığı için herkes forma giydi. Alex dışında Aykut hoca hiçbir oyuncuyla problem yaşamadı. Emre, Meireles, Topal, Salih kimi zaman yedek kalabilir. Ersun Yanal’ın en büyük handikabı, forma bulamayan oyuncuların takımın enerjisini aşağı çekmesi olacaktır. Açıkçası hocanın orta sahadaki tercihlerini ben de merak ediyorum.