Moen ve Ebuoue

Haberin Devamı ›
Yoksa Galatasaray özellikle ilk yarıda çok iyi oynadı. Real Madrid gibi dev bir markaya karşı bu kadar iyi oynayıp, oyunun karşılığını alamamak gerçekten üzücü. Ronaldo’nun golü de, Benzema’nın golü de bu düzeyde kabul edilemez pozisyon hatalarından geldi. İlk golde Eboue kademeye zamanında gelse, ikinci golde pozisyonu iyi takip edip kafasını eğmese Madrid soyunma odasına bu denli rahat gidemeyecekti. Üstelik aynı Eboue yedirdiği gollerin en azından bir tanesini telafi etme şansını da feci harcadı. Gösterdiği performansla hâlâ dünyanın en iyi santrforu olduğunu kanıtlayan Drogba mücadelenin 42. dakikasında klasına yakışır bir pas yapıp Eboue’yi golle burun buruna getirdi. Ancak Fildişili futbolcu kaleciyi şişledi, bir çuval inciri bir kez daha berbat etti.
Girilen ve verilen pozisyonlara bakınca çok yazık olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Drogba, Selçuk, Riera ekstra iyi oynadı. Hamit olağanüstü mücadale etti. Fatih hocanın Sneijder’i kenara alıp, Gökhan’ı defensa çekerek 3’lü savunmaya dönmesi de çok olumlu etki etmedi.
Bitmedi... Bir de hakem vardı ki, yönetimi felaketti. Tüm takdir haklarını dev markaya kullandı. Essien ve Khedira arasında kalan topa penaltı çalmamasına birşey demem, ama Ramos’un Burak’ın ayağına bastığı pozisyonda penaltıyı vermektense, Madrid’li futbolcunun isteğini yerine getirip Burak’ı cezalı duruma getirmesi ayıplı bir karar olarak hafızamızda kaldı. O penaltı, ümidi Arena’ya taşıyacaktı. Hakem Moen penaltıyı çalmadı, umutları çaldı.