Arama

Popüler aramalar

Oğuzhan ve seyircisiz maç

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

22 eylül 2013’te Olimpiyat Stadı’nda Galatasaray maçının bitimine 2 dakika kala sahaya girerek yarattıkları tahribatı, “sözde sevdikleri” kulüpleri, Beşiktaş’ı gönülden seven gerçek taraftarlar, kombine kartlılar, sporcular ve futbolseverler hala ödüyor.

Beşiktaş’ın önce golü silindi, Galatasaray’a ekstra bir gol yazıldı, sadece kadın ve çocuklara açılan 2 iç saha maçında tek gol atamadan Karabükspor ve Çaykur Rizespor gibi iki mütevazı rakibe 4 puan kaptırıldı!
Şiddete hiç karışmamış olsa da stadyumu yalnız erkeklere kapatan, bireylere hak ettikleri maddi manevi cezayı ödetmeyen anlayış artık değişsin. Cezalar bireylere verilsin. Futbolseverlerin tamamını cezalandıran bu çağdışı uygulama devam ederken, kimse, “futbolumuzu güzel yönetiyoruz” diye sağda solda konuşmasın...

Beşiktaş da futbol oynamaya benim yazımda olduğu gibi ilk yarının ortasından sonra başladı. Biliç, Motta’nın yerine Beşiktaş’ın bu seneki en önemli transferi Hutchinson’u çekmişti. Hutchinson sağ tarafta ve ön liberoda olduğu gibi sol kanatta da çok iyi savunma yaptı. Serdar sağ kanatta eski günlerini yine arattı savunmada hata yapmazken, hücumda hiç gözükmedi. Veli savunmaya iyi destek verdi. Oynayıp oynamayacağı merakla beklenen Fernandes sahadaydı. Ve kötü de oynamadı. Skor 2-0’ken attğı çalım ve Ersan’a yaptığı “al da at” tadındaki orta harikaydı. Ancak Ersan bu güzel pası harcadı, Fernandes’in emeğine de yazık etti. Oğuzhan takımın bence en etkili, en faydalı adamıydı. Harika oyununu güzel bir golle de taçlandırdı. Hazır yeri gelmişken söylemeliyim. Beşiktaş yönetimi, Portekizlilerle sözleşme uzatırken, erkenden Oğuzhan’ın sözleşmesini de şimdiden uzatsın. Ne kadar gecikirlerse o kadar sıkıntı olur.

Öndekiler, Almeida, Gökhan ve Olcay çok kötü başladılar, çok kötü oynadılar, taa ki ilk gole kadar. Çabuk gelişen Beşiktaş kontratağında Gökhan Töre arka direğe çok güzel ortaladı, Olcay ustaca bir vuruşla takımını 1-0 öne taşıdı. Sonra Almeida bir atak başlattı. Olcay’ın soldan yaptığı ortada Gökhan topu kafayla Almeida’ya çok iyi bıraktı. Daha kolaylarını kaçıran Portekizli bu güzel atağı güzel sonuçlandırdı.

İlk yarıda, tek bir korner dışında Tolga’yı tedirgin edecek atak yapamayan Konyaspor’un bu maçtan puan çıkartması futbol mucizesi olurdu. Uğur Tütüneker’in Djalma’yı oyuna alması Konyaspor’un oyununa akıcılık getirdi ve ikinci yarının hemen başında yine bir kornerde gol yenince Beşiktaş gerildi. Stoperlerden Erdinç’in kafayla çevirdiği topta, Selim kafayla bitirdi. Ve derbi maç için Beşiktaş’ın en çok neye dikkat etmesi gerektiğinin altı çizildi. Duran toplarda böyle kolay pozisyon vermemek lazım. Zira Fenerbahçe’de Alves ve Egemen’in dışında forvetler de bu toplarda çok etkili.
Djalma rüzgarı geçtikten sonra Beşiktaş oyunu dengeledi. Gökhan, Almeida, Holosko ve maçın yıldızı Oğuzhan kimi zaman kendi beceriksizlikleri, kimi zaman kaleci İtandje’nin başarısıyla farkı açmayı beceremedi.
Maçın sonunda bir pozisyonda Ersan iyi kademeyle farkın kapanması engellerken, diğerinde Tolga, Mehmet’in füzesini mükemmel çıkardı.
Önümüzdeki hafta futbolseverleri çok kaliteli, tempolu, pozisyonlu Bir derbi maçı bekliyor.