Fenerli Medya!

Haberin Devamı ›
Bu gerzek söylem, gerçeği örtmek için ortaya atılmış, 100 büyük Türk yalanın ilk 5’inde yer alır. Bunu hangi medya şeyhinin durup durup ortaya attığına ve hangi müridlerin zikir sıklığıyla tekrarladığına bakarsanız, meseleyi de basitçe kavramış olursunuz.
Bu tarikatın ‘lolita yorumcusu’ fularlı şeyhi yıllardır “medyadaki spor müdürlerinin Aziz Yıldırım’a yaranma yarışı içinde olduğu” yalanını tekrarlar. Devşirdiği yularlı kalemler gık çıkarmadan alkışlar, diğerleri de bulaştırmamak için ‘tık’ demez.
Oysa medyadaki ofisboylar bile çok iyi bilir ki; tiraj da Fenerbahçe’dir, reyting de...! Fenerbahçe’nin basına bu kadar kapalı olduğu halde, diğerlerinden uzak ara haber ve yoruma konu olması, tamamen ticari kaygıyla alâkalı bir gerçekliktir. Çünkü Fenerbahçe, diğer takım taraftarları tarafından en az kendi taraftarları kadar okunur ve izlenir. O nedenle de oranlar ikiye katlanır. Nokta!
Bu yalanı ortaya atanların gerçek amacı spor medyasını, spor kamuoyunu, futbol kurum ve kuruluşlarını, en küçük unsurları ile birlikte Fenerbahçe aleyhine kışkırtmaktır. Aynı şahsiyetler “Fenerasyon” iftirasının da üreticileridir, “Fenerli Başbakan” söylemlerinin de...(Bakın bunlar özellikle Fenerbahçeli değil, Fenerli derler, çünkü buna bir tür küçümseme kodlarlar- Selim Soydan ve Fener takımı istisna)
“Fenerasyon” derler Galatasaray ve Beşiktaş şampiyon olur. Günah bile çıkarmazlar. “Fenerli Başbakan” derler, hükümet onlara stat yapar. Fenerbahçe’nin UEFA’ca onaylanmış ve kendi parasıyla yaptığı ‘elit’ stadı, peşkeştir ve gecekondudur. Galatasaray’a “Fenerli Başbakan’ın yaptırdığı stat, helaldir, hak edilmiştir.
Müteahhit yükümlülüklerini yerine getirmez. İhale iptal edileceğine, TOKİ kefaletiyle devlet bankasından kredi bulunur, ancak iş son anda yatar. Bu sefer şeyhleri “Galatasaray’ın kaderi Fenerli Başbakan’ın elinde” diye iki gazetede birden saldırır. Başkanları “Başbakan bize söz verdi” diye inceden gözdağı hamlesi yapar. Bir başkası TOKİ başkanını hedef gösterip, baskı altına almaya çalışır. Peki usulsüz olan TOKİ’nin ihaleyi alan firmaya ‘kefil’ olması mıdır, olmaması mıdır?
Galatasaray Başkanı Adnan Polat, 30 Nisan akşamı, Ankara’da ‘Bilkentli Aslanlar’a şunları söylüyor: “Bütün kulüplerinin varlıklarını 10 ile çarpsanız, Galatasaray’ın varlıkları kadar etmez!” O halde niye stadınızı devlete havale ediyorsunuz?
Peki Sayın Polat, sonradan eş durumundan işvereni olduğunuz angaje yorumcunuz, koca televizyon kanalını sabote etme pahasına ‘yardım kampanyası’ yaparken, neredeydi bu varlıklarınız?
Seneca’dan bir cümle ile bağlayalım; “Az şeye sahip olan değil, çok şeyin özlemini çeken fakirdir”.