Arama

Popüler aramalar

Gerçekler ve gerzekler

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Tarafsızlık ve dürüstlük kisvesi altında, yalan ve iftira çamuruyla, her fırsatta Fenerbahçe’ye saldırmayı bir hayat felsefesi haline getiren ‘sinsi’ ve ‘maskeli’ amigoların gülünç çırpınışlarına bakın.Cümle kurmaktan yoksun bu Türkçe ve etik fakirlerinin tek anadili ve besin kaynağı ekranlardan ve köşelerden kin kusup, nefret pompalamak. Yıllarca yalan ve iftira düzeninin şakşakçılığını, ayakçılığını ve bekçiliğini yapan kursak bülbülleri, bugünlerde tek koro halinde, aynı göbekten konuşuyorlar.Ekranlardan ve köşelerinden nefret ve şiddet pompalayarak karınlarını doyuran bu zat-ı muhteremler, ezberleri bozulmaya, maskeleri düşmeye başlayınca paniğe kapıldılar. Yöneticiye yöneticilik, futbolcuya futbolculuk, taraftara taraftarlık, hakeme hakemlik öğretmeleri yetmedi, şimdi de utanmazca gazetecilere gazetecilik öğretme cüretine giriştiler. Türk futbolunun ve spor medyasının, en çok da bunlar gibilerden acilen kurtulması ve temizlenmesi gerekiyor. Nasıl salak sapan, girift ve çarpık ilişkilerin içinden geliyorlarsa, herkesi kendileri gibi algılayıp, onun bunun adamı olmakla suçluyorlar. Başkalarına iftira atarken bile kendilerini itiraf ediyorlar. Herkesi kendileri gibi ‘talimatlı’ ya da bir kulübe saldırma, bildiklerini susma ve bilmedikleri konularda ahkam kesme konusunda ‘tarikat yemini’ etmiş gibi davranıyorlar. Bunlara göre medya ve yöneticileri Fenerbahçeli dayanışması içinde. Oysa en başta ve en iyi kendileri biliyor durumun taban tabana zıt olduğunu. Şehir efsanesi haline gelmiş şarlatanca, kokuşmuş ve bayatlamış bir yalan olduğunu. Çünkü bu yalanı kalkan yapıp, yılanlık yapmaya devam ediyorlar. Hal böyle diye gerçekleri gerzeklere kurban edecek değiliz.Şimdi şu çok masum, hatta Galatasaray’ın devlete inanılmaz bir rant kıyağı(!) sağladığı, sırf Türk futboluna hizmet olsun diye gözünü kırpmadan Ali Sami Yen’i TOKİ’ye peşkeş(!) çektiği Seyrantepe masalına bir kez daha gelelim ve soralım; Ali Sami Yen Stadı kimin malıdır? Varlığını Türk futbolunun varlığına armağan eden fedakar kiracısı, kaç yıldır borcunu ödememektedir? Faiziyle birlikte birikmiş kira borcu kaç milyon dolardır? Mahkeme kiracılık sözleşmesini iptal etmiş midir, etmemiş midir? Öyleyse, buna rağmen birikmiş kira borçları silinmiş midir, silinmemiş midir? Öyleyse, bu stattan neden 49 yıl boyunca kira alınmayacaktır? TOKİ bu statla ilgili projelere milyon milyon dolarlar ödemiş midir? Eğer ödemediyse, Galatasaray neden ilk projeye 14.5 milyon dolar ödemiştir? Bunlarla yüzleşilmiş midir, değilse neden geçiştirilmiştir?Asıl mesleği gazetecilik olan ve kimseyle göbek bağı bulunmayanlar, gerçeğin peşinden koşarlar, şarlatanlar ve amigolar ise illüzyonun. Gerçekler acıdır ve acıtır ama gerzeklik kadar acıklı değildir.