İyi ki varsın!
Üst üste pazartesi-cuma mahkûmiyeti ve ardından gelen 6 puanlık kayıp (4’ü Kadıköy’de), sinirleri de, sabırları da, beyinleri de, kasları da iflas çizgisine kadar taşımıştı. Bu maçta galibiyet “olmazsa olmaz”dı Fenerbahçe için...
Haberin Devamı ›
Karabükspor, geçen seneden ağır dersler çıkarmış besbelli. Bir daha sorgularla, polis-adliye koridorlarıyla muhatap olmamak, transferlerini tehlikeye atmamak için kendilerini yırttılar sahada... Tek eksiği kalecilerinin son dakikadaki taç atışında rakip ceza sahasına koşmamasıydı.
Hakem Aytekin Durmaz, düdüğüyle iddianame hazırlayan adam gibiydi. Bu ligin sicili en temiz adamı olan Alex daha 6. dakika dolmadan infaz edildi. O andan itibaren isyan ve diriliş ateşi yandı. Mehmet Topuz bir anda ‘Barbar Conan’a dönüşüp devleşti. İnsanüstü bir gayretle üç kişilik oynamaya başladı. En sakin kalması gereken adam Emre ise tam anlamıyla canlı bombaya döndü. Hakem oyunun kontrolünü de, şuurunu da, kartlarını da, düdüğünü de kaybetti. Ve sahada sinir harbi başladı. Fenerbahçe “keşke her maçta 10 kişi oynasa” dedirtecek kadar müthiş bir mücadeleye girişti. Topuz’un havan mermisini andıran müthiş aşırtmasına, gecenin en sarsak ve güçsüz ismi Bienvenu bile ihanet edemezdi, etmedi de... Farkı açabilecek fırsatlar ya direğe takıldı ya da santrforsuzluğa... Rakibe de gereğinden çok fazla top yapma şansı tanıyınca, yorgunluk da erken başladı. Her şeye rağmen lider, Metris’teki liderini selamladı.
Haberin Devamı ›
Taraftar ‘tutsak’ Başkanı’na hayatının en güzel doğum günü hediyesini gönderdi. Can Yücel’in “Yalnızım benim, çoğul türkülerim” dizelerini, tribünde olabilecek en güzel şekliyle canlandırdı. ‘Biat’ kültürüne meydan okuyan sevgi ve inanç manifestosunu bir kez daha cümle aleme ilan etti.