Rölanti hastalığı neden?

Haberin Devamı ›
Kenar yönetimi de bunu öylece seyrediyor. Ersun Yanal’a ve futbolculara şiddetle tavsiyem 2-0’dan sonraki Fenerbahçe’yi hep birlikte izleyip amatörce kaç pozisyon verdiklerini, bu pozisyonların nasıl başlayıp geliştiğini tekrar tekrar izlemeleri. Sonra da mertçe özeleştiri yapsınlar. En sağlıklısı bu. 4-0 kazanılmış bir maçtan sonra bile bunları konuşuyorsak durum hala sıkıntılı. Fenerbahçe maçı neden ve niye rölantiye alır? Bu kulübün futbolcularıyla ‘rölanti’ anlaşması mı var? Ya da kondisyonları ve fizik güçleri yarım saatlik mi? Veya yönetimden ve Yanal’dan “golü atınca yatın” diye kesin emir mi var? Yoksa bu hal nedir? O kadar müsibetten, yediğin onca tokattan hiç mi ders alınmaz? Şampiyonluk iddiasındaki bir takımın orta sahası bu kadar kolay geçilemez, geçilmemeli. Holmen orada dururken Baroni icadı da nereden çıktı?
Musa Sow’a tribün yaramış. İnşallah “twitter’ gevezeliği yerine golleriyle konuşmaya devam eder. O’nun hat-trick şovuna rağmen Fenerbahçe’nin en iyisi Caner ve Kuyt’tı. Son saniyeye kadar aynı konsantrasyon ve motivasyonla hep oyunun içindeydiler. Onlar son düdüğe kadar aktif/pasif “dinlenme” diye bir şeyi akıllarından bile geçirmediler.
“3 Temmuzcu”ların piyonluğuna soyunan tribün esnafı, tribündeki icazetli terör eylemlerine devam ediyor. İhaleyle kiralanan tembihli tetikçiler saldırılarına devam ediyor. Tribünde çıkar karşılığı siyasi pankartla yalakalığın dibine vuranlar, “siyasi slogan atıyorsunuz” diye Fenerbahçeliler’e saldırıyorlar. Ancak gerçek Fenerbahçeliler “Sevdan davamızdı, davan sevdamız oldu” manifestosuyla bu rant güruhuna gereken yanıtı çoktan vermişlerdi.