Sakatlık nüksetti

Haberin Devamı ›
“Bir işi yapmaktan çok daha önemlisi; doğru işi yapmak ve o işi doğru yapmaktır” diye bir güzel bir vecize vardır. Bu sözlerin kulüp girişine, antrenman sahasına, soyunma odasına, taktik tahtasına ve tribünlere devasa harflerle yazılması ve asılması gerek bugünlerde.
Fenerbahçe’nin eski sakatlığı nüksetti, yine kendi kendisinin ayaklarına dolanmaya başladı. Soruna çözüm değil, çözüme sorun üreten eski hastalıklı yine işbaşında.
Yetenekli ve pahalı futbolculardan oluşan kadro, yaptığı işten bıkmış usanmış gibi, mesleğini sorgular gibi oynar, işinin en temel doğrularını yapmazsa bundan daha iyisi beklenemez.
Sezonun ilk 5 haftasında 7 kayıp puan. Üstelik sahada mücadele adına, futbol adına, kazanmak adına, takım adına üretilen hemen hiçbir şey yok. Zorlama, ite kaka, kekeme, iç bayıltan ve acemice, kısaca futboldan başka her şeye benzeyen futbol.
Tıpkı eskiden olduğu gibi bu takımın formasını giyenler, bildiklerini unutmaya, hatta kendini de formasını da inkâr etmeye başladı. Hadi geçen sene ‘Denizli travması’ denildi, peki bu seneki durumun mantıklı bir izahı var mı, ya da olabilir mi? İki pası bir arada yapamayan, topu kapmak için hiç bir çaba göstermeyen, ama ayağındaki topu tutmayı da beceremeyip hemen rakibe ikram eden, kendi sahasına savrulan her topta panik atak yaşayan/yaşatan bir sistemsizlik olur mu?
Bu tür kıyaslamalardan hiç hoşlanmam ama, Daum’un takımı her rakibini olabildiğince ciddiye alır; isteği, mücadelesi ve kondisyonuyla da özellikle son dakikalarda boğardı. Oysa şu anda durum tam tersi bir çizgide ilerliyor.
Bir yerlerde bir şeyler çok yanlış şekilde gidiyor. Yani kasıtlı olsa bile bu kadar kör parmağım kör gözüne yapılamaz. Eğer bir an önce neşter vurulmazsa, Roberto Carlos’lu Fenerbahçe yarıştan çok erken koptuğu gibi fırsat kollayanların da alay konusu olur.
Mesele şampiyonluk ya da kupa değil; futbolun temel doğrularını uygulama meselesi. Ancak bakıldığında tepeden tırnağa bir yanlışlar silsilesi hakim. Zico ve talebelerine en çıplak ve yalın haliyle çok masum bir soru; NEREYE BÖYLE?