Yakar top

Haberin Devamı ›
Galibiyetle kapatılan maçtan sonra bile bir sonraki hafta daha da zorlaşacak. Hele hele bu ‘kirli ittifak’ atmosferinde, hava kurşun gibi iyiden iyiye ağırlaşacak. Lugano ve Santos’un bilerek cezalı duruma düşmesine itiraz şerhimiz işte tam da bu yüzden.
En riskli, en tehlikeli rakipler de “olmak ya da olmamak” mücadelesi verenler değil, “kaybedecek hiçbir şeyi olmayan” ya da amacını kaybetmiş takımlar. Hele bir de taraftarlar “kolay geçeriz”, “fark atarız” söylemine dalmışsa işler anında sarpa sarabilir. Çünkü ligde “çeyrek-sıfır olsun, bizim olsun” sath-ı mailine çoktan girildi. O yüzden asla rahatlamaya gelmez.
Nitekim çok ideal bir dakikada golü de bulmasına rağmen, rahatlatacak skoru, oyunu ve havayı bir türlü yakalayamadı Fenerbahçe. Bir türlü tam hakimiyet ve tam ağırlık koyamadı . Hal böyle olunca ayaklardaki stres prangası sıkıştıkça, sıkıştı. Stoch üretkenlikte ne kadar becerikliyse, vuruşlarda o kadar beceriksizdi. Caner nerede ne yapacağı asla kestirilemeyen adamdı. Kendi takımı için de rakip için de korku filmi.
Fenerbahçe, rakibin top yapmasına fazla izin verdi. Konyaspor’un inatla uygulamaya çalıştığı ‘kamikaze presi’ ne de gerekli cezayı kesip, gardını düşüremedi. Doğru yardımlaşmayı, doğru paslaşmayı, doğru paylaşmayı uygulayamadı.
Saracoğlu’na giderek çöken kasveti dağıtan da Semih Şentürk’ün çaprazdaki klas vuruşu oldu. Çakar çakmaz çakan çakmak misali girer girmez golünü gönderdi. Sonrası yine gereksiz bir rahatlık.