Otomobil markaları, bazı modellerinde yeni ÖTV oranlarından dolayı oluşan fiyat farkını, Aralık ayı boyunca üstleniyor. Yeni yılla birlikte ise fiyatlar artacak.

Maliye’nin yeni düzenlemesiyle araçlardan alınan ÖTV vergisinde Aralık ayı başında değişiklik yapıldı. Daha önce sadece silindir hacmine göre ÖTV oranları belirlenirken, yeni düzenlemede silindir hacminin yanı sıra aracın değerine göre de ÖTV oranı değişiklik gösteriyor. Örneğin vergisiz fiyatı 40 bin TL altındaki 1.600 cc’den ufak motora sahip bir araçta ÖTV oranı değişmedi ve % 45 olarak kaldı. Vergisiz fiyatı 40 bin-70 bin TL arasında olan, 1.600 cc’lik bir araçta ise ÖTV % 45’ten % 50’ye yükseltildi. Vergisiz fiyatı 70 bin TL’den fazla araçların ÖTV oranı ise % 45’ten % 60’a yükseltildi. Bu ise anahtar teslimi fiyatta yüzde 10’luk bir artış anlamına geliyor. Ayrıca 2 litreden daha büyük motor hacmine sahip araçlarda da ÖTV % 145’ten % 160’a yükseltildi. Markalar ise her yıl otomotiv pazarında Aralık ayında yaşanan canlılığı sürdürebilmek için, bazı modellerinde ÖTV artışından oluşan fiyat farkını üstlenmeye başladı. Otomotiv firmaları, “ÖTV Farkı Bizden” başlığı altında yer alan kampanyalarında, markanın tüm modelleri için değil, sadece ÖTV artışından en çok etkilenen modellerine, bazı durumlarda da en çok satış beklenen dizel versiyonlara özel kampanyalar tasarladılar. İşte otomobil markaları tarafından yürütülen “ÖTV Farkı Bizden” kampanyaları…

Yenilenen Giulietta için Aralık ayına özel olarak düzenlenen kampanyada ÖTV farkını Alfa Romeo karşılıyor. Koç Fiat Kredi destekli kampanyada, 0 faizli krediyle Giulietta satın alma fırsatı var.

BMW 1 Serisi, BMW 3 Serisi, BMW 5 Serisi otomobillere 1 Euro=3,49 TL sabit kur avantajıyla ÖTV farkından etkilenmeden veya sabit kur avantajına ilave olarak 24 ay vadeye kadar % 0 faiz oranı ile sahip olunabiliyor.

Juke, Pulsar ve Qashqai için ÖTV bedeli 45%’lik dilimden bir üst dilime geçen versiyonlarda oluşan farkın tümünü; X-Trail’de ise ÖTV bedeli 45’lik dilimden üst dilime geçen versiyonlarda oluşan farkın yarısını Nissan karşılıyor.

Fiat, Egea Sedan modelinin 1.6 litre dizel motorlu ve üst donanımlı versiyonlarında ÖTV farkını karşılıyor. Ayrıca bu modele özel, 25 bin TL’ye varan 0 faizli kredi imkânı sunuluyor.

Aralık ayında Ford “ÖTV Destek Kampanyası” düzenliyor. ÖTV farklarını, peşin alımı yapan müşterileri için Aralık ayı sonuna kadar Ford üstleniyor. Kampanya Fiesta, Focus RS, Focus ST, Fiesta ST, Edge ve Mustang modellerini kapsamıyor.

Corolla’nın dizel modellerinde ÖTV ve kur farkını Toyota karşılıyor ve müşterilere yansıtmıyor. Ayrıca bazı Corolla versiyonlarda 7 bin TL’ye varan indirimler var.

Fabia, Rapid & Rapid SB, Yeti ve Octavia modellerinde yeni ÖTV düzenlemesi sonucu ortaya çıkan fiyat artışını Aralık ayı boyunca Skoda karşılıyor.

Jeep, yılın son kampanyası kapsamında Renegade modeli için ÖTV farkını karşılarken sıfır faizle kredi imkânı da sunuyor.

Aralık ayında Dacia binek otomobillerinde “ÖTV Farkı Yok” kampanyası düzenleniyor.

Aralık ayı sonuna kadar Yeni Civic Sedan alacak olan müşterilerin ödeyecekleri ÖTV farkını Honda karşılıyor.

Aralık ayında tüm binek modellerinde “ÖTV ve Kur Farkı Bizden” kampanyası düzenleyen Renault, ayrıca binek otomobillerde 48.000 TL için 24 aya kadar yüzde 0,99 faizli kredi kampanyası da düzenliyor.

Premium kompakt crossover INFINITI Q30’un 1.5 Dizel ve 1.6 Benzinli modelleri, Aralık ayı sonuna kadar ÖTV farkı olmadan ve 3,39 TL’lik sabit Euro kuru avantajıyla satışa sunuluyor.

MINI Cooper D 5 Kapı, MINI Cooper S Countryman ALL4 ve MINI John Cooper Works Countryman ALL4 otomobiller için 1 Euro= 3,39 TL sabit kur imkanının yanı sıra 36 ay vadeye kadar % 0,94 faiz avantajı da sunuluyor. Ayrıca MINI Cooper D 5 Kapı ve MINI Cooper S Countryman ALL4 modellerinde ÖTV farkının % 50’sini MINI üstleniyor.

Seramik kaplama ile uzun ömür

Alman mühendisleri tarafından, Sonax’ın Neuburg‘daki laboratuvarında 4 yıllık Ar-Ge çalışmasıyla geliştirilen güçlü boya koruma ürünü Sonax Seramik kaplama, Türkiye’de tüketicilerin kullanımına sunuldu. “Sonax Profiline Ceramic Coating CC36” isimli yeni kaplama ürünü, boya koruma ve kaplama teknolojisinde dönüm noktası olarak kabul ediliyor.

10 milyonluk hibrit başarısı

İlk seri üretim hibrit aracını 1997 yılında yollara çıkaran Toyota, hibrit araç satışlarında 9 milyon 615 bin 517 adetle ulaşılması zor bir rekora daha imza attı. Hibrit teknolojisini yakın ve orta vadede çözüm olarak gören Toyota, bu teknolojiyi geliştirmeye devam ediyor ve 2020 yılında her Toyota modelinin birer hibrit versiyonunun olması hedefini taşıyor.

Japonya’nın seçimi Impreza

Subaru Global Platformu’nun ilk modellerinde yeni Impreza, Japonya’da “2016-2017 Yılının En İyi Otomobili” seçildi. 1 Kasım 2015 ve 31 Ekim 2016 tarihleri arasında Japonya’da satışa sunulan binek otomobiller arasında birinci olan yeni Impreza, ön kaput üzerinde yaya havayastığı sunan ilk Japon otomobili unvanıyla da tarihe geçti.

Otonom Volvolar test ediliyor

Otomobil paylaşım ve teknoloji şirketi Uber, otonom sürüşle ilgili pilot projesini özel olarak tasarlanan ve kendi kendine sürüş özelliğine sahip Volvo XC90 SUV’lar ile Kaliforniya, San Francisco’ya da taşıyor. Bu otomobiller San Francisco caddelerinde otonom olarak dolaşacaklar.

Kalite Raporu'nun sonuçları açıklandı

Hyundai, Alman Auto Bild Dergisi’nin her yıl açıkladığı Kalite Raporu’nda yine birincilik elde etti. Yedi yılda üçüncü kez birincilik ödülünü kazanan Hyundai, böylece kalitesi ve sağlamlığını kanıtlamış oldu. Değerlendirmeler, müşterilerin geri bildirimleri, anketler ve kapsamlı yol testleriyle harmanlanarak şekillendiriliyor.

Yeni Maserati Ghibli geldi

Maserati’nin üst orta sınıftaki sedanı Ghibli’nin yenilenen versiyonu ülkemizde pazara sunuldu. Akıllı telefon uygulamaları ile uyumlu yeni bilgi-eğlence sistemiyle dikkat çeken yeni Ghibli, biri dizel olmak üzere toplam 3 motor seçeneğiyle müşterilerinin beğenisine sunuluyor, fiyatlar 187 bin 855 Euro’dan başlıyor.

Yeni gözde

Opel’in amiral gemisi Insignia, ikinci nesliyle 2017 ortasında “Merhaba” demeye hazırlanıyor. Mart 2017’deki Cenevre Fuarı’nda sergilenecek olan yeni Insignia’nın üzerindeki sır perdesi kalktı. Önceki versiyondan daha şık ve daha sportif bir tasarıma sahip olan Insignia’da 5 kapılı liftback ve Sports Tourer gövde versiyonları yer alacak, sedan versiyon ise ilk etapta seride yer almayacak. Opel, yeni amiral gemisi modelinin ismini de tasarımına uyumlu olarak değiştirmiş; yeni araç Insignia Grand Sport olarak tanımlanmış.

Premiumları hedef alacak

Kalite algısı ve malzeme kalitesiyle Premium modelleri hedefleyen Insignia Grand Sport, tasarım olarak da BMW’nin Gran Coupe ve Audi’nin A5 ve A7 Coupe modellerini andıran bir bagaj kapağı kesimine sahip. Bir önceki modelden daha büyük olan ve iç mekanda daha geniş kullanım alanı sunan yeni Insignia Grand Sport, buna rağmen ortalama olarak 175 kg hafiflemiş. Bu diyet çalışması, enerji verimli yeni motorlarla birleşince, ortaya daha ekonomik bir Insignia çıkmış. Yeni motorlar arasında 1.5 lt’lik, 165 HP’lik benzinli ünite göz dolduruyor. Öte yandan 1.6 lt’lik, 136 HP’lik dizel CDTI motor da yeni Insignia Grand Sport’ta yer alacak. Yeni Insignia’nın 2017 ortasında Türkiye pazarına verilmesi planlanıyor.



2017’ye EDC ile hazırlandı

Dacia 2017 yılına önemli yeniliklerle girmeye hazırlanıyor. İlk iki yenilik Sandero ve Logan MCV modellerinde yapıldı. Araçların tasarımlarında, iç mekanlarda ve teknolojilerinde bir dizi iyileştirme yapılmış. Ayrıca Sandero’da yeni bir donanıma da yer veriliyor; yeni gelen ekipmanlar arasında 4 hava yastığı, hız sabitleyici, arka cam otomatikleri, deri direksiyon, elektrikli yan aynalar da var. Ayrıca Oyak Renault Fabrikaları’nda üretilen yepyeni SCe 75bg (1.0lt) benzinli motor Renault Grubu modelleri arasında ilk kez Sandero ve Logan MCV ile pazara sunuluyor.

Sandero Türkiye’de 2 farklı ekipman seviyesi (Ambiance ve Stepway) ve 6 farklı motor seçeneği (1 lt 75 bg / 0,9 lt 90 bg manual&Easy-R / 1.5 dCi 75 bg / 1.5 dCi 90 bg manual & Easy-R) ile pazara sunuluyor. Logan MCV tek ekipman seviyesi (Ambiance) ve 2 farklı motor seçeneği (1 lt 75 bg manual / 1.5 dCi 90 bg manual) ile müşterilerin beğenisine sunuluyor. Yenilenen Sandero Türkiye’de 42.550 TL ve Logan MCV 46.800 TL’den başlayan fiyatlarla pazara verildi.

Duster'da otomatik vites

Sandero ve Logan MCV’nin yanı sıra Dacia markasının sevilen SUV modeli Duster için ise, uzun süredir beklenen iyi haber geldi. Duster Mart ayıdan itibaren EDC otomatik şanzımanla donatılmış olarak pazara çıkacak. Türkiye’nin en çok satılan 4x4 modeli Duster’ın EDC versiyonu Türkiye’de 1.5dCi 110bg 4x2 tek versiyon olarak (Laureate-üst donanım) müşterilerin beğenisine sunuluyor.

Pazar payında sekizinci sırada

Renault Mais Genel Müdürü Berk Çağdaş, Dacia markasındaki yenilikler için şunları söyledi: “Dacia markası ilk modeli ile pazara sunulduğu 2004 yılından bu yana Türkiye’de yaklaşık 275 bin adet satış rakamına imza attı. Dacia, Türkiye pazarında her yıl konumunu güçlendirmeyi sürdürüyor. Marka, toplam pazarda 40 bin 332 adet satış rakamı ve yüzde 4,8 olan rekor düzeydeki pazar payı ile sekizinci marka durumunda. Dacia Türkiye performansı ile dünya sıralamasında ise beşinci ülke olarak üst sıralarda yer alıyor. Ayrıca marka, Türkiye’de 2013’ten bu yana Duster ile 4x4 pazar lideri. Müşterilerimizin uzun süredir talep ettiği ve sabırsızlıkla beklediği otomatik vites seçeneğinin eklenmesi ve yenilenen modelleri ile Dacia, önümüzdeki yıllarda marka kimliğini güçlendirerek Türkiye pazarında marka sıralamasında yükselmeye devam edecek.”

Akıllı ve sevimli

Teknolojik Fransız markası Citroën’in küçük sınıftaki sevimli modeli C3, tepeden tırnağa yenilendi. Boyutları büyüyen ve boyu 4 metreye yaklaşan yeni C3, kendi sınıfı için rekor derecede genişlikte iç mekan ve yine sınıf standartlarının üzerinde, 300 lt hacminde bir bagaj alanı sunuyor. Ayrıca gövdesindeki Airbump isimli hava yastıklarıyla oldukça sevimli de görünüyor ama bu hava yastıkları aslında estetikten çok, aracın karoserini ve boyasını, küçük çarpma ve çizilmelere karşı koruma görevini üstleniyor.

Donanım seviyesine göre çift renkli gövde tiplerine de sahip olan C3’teki bir diğer ilginç özellik ise ConnectedCAM isimli kamera teknolojisi. Ön camda, dikiz aynasının altına yerleştirilen bir kamera, sürüş anını kaydedebiliyor ve istendiğinde sosyal medyada paylaşım da yapılabiliyor. Kameranın düğmesine bir kez basıldığında fotoğraf, birkaç saniye boyunca basıldığında ise video çekimine başlıyor. Öte yandan yolu sürekli gözlemleyen ConnectedCAM, bir kaza olması durumunda kazanın 10 saniye öncesini ve 10 saniye sonrasını kaydederek, kazanın oluş şekliyle ilgili kanıt da oluşturabiliyor.

Türkiye pazarına 52.250 TL’lik başlangıç fiyatıyla sunulan C3, 1.2 Puretech benzinli (82 HP) ve 1.6 BlueHDi (75 ve 100 HP) dizel motorlara sahip. İlk etapta yalnızca 5 ileri oranlı manuel şanzımanla gelen C3 Serisi’ne, 2017’nin ilk çeyreğinde EAT6 isimli, tam otomatik şanzıman da dahil olacak.



C3 ile birlikte pazar payı artacak

Yeni Citroën C3 modeliyle Türkiye'deki pazar paylarını % 2.8'den % 3.5'e çıkarma hedefleri olduğunu belirten Citroën Türkiye Genel Müdürü Bahattin Tatoğlu şunları söyledi "Citroën global vizyonu gereği dünya genelinde en çok tavsiye edilen ilk üç otomotiv markasından biri olmayı, % 30 daha fazla global satış elde etmeyi ve konfor anlamında da referans alınan bir marka olmayı hedefliyor. Önümüzdeki süreçte her 6 ayda bir yeni bir modeli satışa sunarak Türkiye pazarında 10 yıl önce başardığımız sıçramanın benzerini 2016 sonundan itibaren gerçekleştirmeye başlayacağız".

Müziğe duyarlı otomobil

Premium otomobil üreticisi Lexus, dinamik grafikler ve videolar yansıtan 41,999 adet programlanabilir LED ışığını IS modelinin gövdesi üzerine yerleştirdi. İngiltere listelerinin bir numaraları şarkıcılarından biri olan Dua Lipa’nın yeni hit parçası “Be the One” için çekilen video klipte rol alan Lexus LIT IS, bu LED’li haliyle müzik dünyasında büyük ses getirdi. IS modelinin çekici tasarım hatlarının yanı sıra LED’ler sayesinde otomobil istediği renge ve grafiğe bürünebiliyor, müziğe ve mimiklere göre farklı renkler üretebiliyor. Tamamen aydınlatıldığında ise 175 bin lümen gücünde ışık üretiyor.

EyeSight puanları topladı

Subaru’nun EyeSight güvenlik ve sürücü yardım teknolojisine sahip Impreza, Legacy, Outback, Forester, Levorg ve WRX S4 modelleri, JNCAP Önleyici Güvenlik Performansı değerlendirmesinde en iyi ASV++ puanını elde etti.

JNCAP, 2015 yılında test ettiği, araçtan araca Çarpışma Önleyici Frenleme Sistemi, Şerit İhlal Uyarısı ve Arka Görüş İzleme Sistemi’ne ek olarak, 2016 yılının değerlendirmesinde araçtan yayaya Çarpışma Önleyici Frenleme Sistemi’nin testlerini de programa dahil etti.

Dizel ve otomatik Egea SW

Tofaş’ın 1 milyar dolarlık yatırımla hayata geçirdiği Egea Projesi’nin üçüncü gövde tipi olan Fiat Egea Station Wagon’un 1.6 litre dizel motorlu ve 6 ileri çift kavramalı otomatik şanzımanlı versiyonu da pazara sunuldu. 86 bin 900 TL’den başlayan satış fiyatına ve 5 yıl/100 bin km garantiye sahip olan Fiat Egea Station Wagon’un dizel otomatik versiyonu, Urban Plus ve Lounge Plus adı verilen 2 ayrı donanımla satın alınabiliyor.

Standart otomobillerin yanı sıra spor ve tuning modellerin de sergilendiği, Avrupa’nın en büyük modifiye fuarı olan Essen Motor Show, her yıl Aralık ayında, Essen şehrinde düzenleniyor. 2016’nın Essen Fuarı ise geçtiğimiz hafta gerçekleştirildi ve 340 bin spor otomobil meraklısının akınına uğradı. Essen Motor Show’da Skoda, Ford, Peugeot, BMW gibi markalar yeniliklerini ve sportif modellerini sergilerken, modifiyeli araçlar için jant, lastik, egzoz gibi parçalar üreten aksesuarcıların standları da yoğun ilgi gördü. Ayrıca 7’nci salonda düzenlenen Motorsports Arena gösterileri, ziyaretçilerin fuar süresince yarış heyecanını yaşamalarına imkan tanıdı.

Motorsporlarının buluşma noktası

Motorsport araçları Arena’nın yanı sıra firmaların standlarında da yer aldı. Örneğin Skoda standında, 2016 sezonunda Dünya Ralli Şampiyonu olan Fabia R5 yarış otomobili, fosforlu yeşil rengiyle dikkat çekti. Skoda standında ayrıca Almanya prömiyeri yapılan Kodiaq modeli için ilginç bir halatla çekme yarışması da düzenlendi. Ziyaretçiler bu dev aracı en kısa sürede bitiş çizgisine kadar çekebilmek için mücadele ettiler.

Amerikan Hot-Rod’ları büyüledi

Modifiyeli araçlar arasında ise klasik Amerikan otomobilleri çokça yer aldı. Örneğin 1974 model Chevy Monte Carlo, 5.7 litrelik, kromajlı V8 motoruyla ve ilginç renkteki gövde boyasıyla ilgi çekti. İhtiyar delikanlılar arasında ise 1930’lu yıllardan kalma modifiyeli Hot-Rod klasikleri yer alıyordu. Alman Otomobil Kulübü’nün Tune-it safe isimli standının bu yılki konuğu ise polis otomobili kıyafetli bir Mustang oldu.

5.000 beygirlik güç gösterisi

Fuarın en güçlü otomobili ise 1958 model Oklahoma Willy isimli Transporter T1 minibüs oldu. 5.000 beygirlik jet motoruyla donatılmış olan bu ihtiyar delikanlı, Viper jet uçak motoruyla, trafiğe kapalı özel pistte 430 km/s hıza ulaşabiliyor. Bir diğer güçlü araç ise 1962 model, Equadoline isimli şov aracı. Ecoline kamyonet üzerine geliştirilen bu tasarımda, toplamda 4.000 beygir gücüne ulaşılmış. Bu ilginç kamyonette 4 tane V8 motor yer alıyor. Otomobillerin yanı sıra Osram standındaki Transformers robotları da ziyaretçilerin yoğun ilgisini çekti ve selfie çekmek için kuyrukların oluşmasına sebep oldu.

Hyundai i20 Coupe WRC

Hyundai, 2017 FIA Dünya Ralli Şampiyonası’nda kullanacağı i20 Coupe WRC yarış otomobilini İtalya’da yapılan özel bir etkinlikte tanıttı. Yeni sezonda artık üç kapılı gövdeyle yarışacak olan Hyundai Motorsport Takımı’nda Thierry Neuville, Hayden Paddon ve Dani Sordo görev almaya devam edecek. WRC vurgusunu daha da ileriye taşımak için geliştirilen otomobil, eskisinden çok daha agresif.

Ford Fiesta 4 modelle geliyor

Ford, Almanya’da düzenlediği ‘Go Further’ etkinliğinde Akıllı Ulaşım Çözümleri, Mustang özel versiyonları ve bir dizi yeniliğin yanı sıra küçük segmentteki yeni Fiesta modelini de tanıttı. Fiesta bu kez, Titanium, ST-Line, Vignale ve Active crossover olmak üzere 4 farklı modelden oluşan bir ürün ailesi olarak ortaya çıktı. Zarif dış tasarımı ve ergonomik iç mekanıyla öne çıkan Fiesta’nın teknolojik özellikleri arasında 8 inçlik yüksek çözünürlüklü dokunmatik ekranının yanı sıra Ford’un sofistike SYNC 3 sesli kontrol sistemi de yer alıyor.

Fiat 500X dizel otomatik

Fiat 500X’in dizel motorlu ve çift kavramalı otomatik şanzımanlı versiyonu ülkemizde satışa sunuldu. Cross ve Cross Plus adı verilen 2 zengin donanım seviyesine sahip Fiat 500X’in önden çekişli ve DCT adı verilen çift kavramalı 6 ileri otomatik şanzımanlı versiyonu, 1.6 litre 120 HP ve 320 Nm torka sahip Multijet 2 teknolojili dizel motorla kombine ediliyor. Aralık ayı boyunca sürecek olan “Düz Vites Fiyatına Otomatik Vites” kampanyası kapsamında dizel otomatik 500X’in fiyatı 90 bin 900 TL’den başlıyor.

Kış lastiği güvenlik demek

Kış lastiğine geçiş zamanı geldi. Kış lastiklerinin teknik özelliklerini ve piyasadaki yeni kış lastik modellerini araştırdık.

1 Aralık, ticari araçlar için kış lastiğine geçiş zorunluluğunun başladığı tarih. Öte yandan da kış mevsimi koşullarının artık tüm illerde iyice hissedilmeye başladığının da habercisi. Ama uzmanlara göre, özellikle doğu illerinde, yol ve sürüş güvenliği için kış lastiklerine Kasım ayında bile geçilebilir. Hava sıcaklığı +7 derecenin altına düştüğünde kış lastiğinin avantajları başlıyor. Ayrıca şimdilik yasal zorunluluk sadece ticari araçları kapsasa da, binek otomobillere de kış lastiği takılması güvenli sürüş için kesinlikle gerekli.

Soğukta yaz lastikleri yetersiz kalıyor

Yaz lastikleri, yapıları gereği kış koşullarında gerekli güvenlik ihtiyaçlarını karşılayamazlar. Hava sıcaklığı +7 derecenin altına indiğinde, yaz lastikleri sertleşmeye başlar ve tutunma, fren gibi konularda yetersiz kalırlar. Kış lastikleri ise karışımlarında kullanılan özel malzemeler sayesinde +7 derecenin altındaki düşük sıcaklıklarda bile esnekliklerini ve tutunma kabiliyetlerini koruyabilirler. Halk arasındaki bir diğer yanlış terim ise, kış lastiğine kar lastiği ismi verilmesi. Bu şekilde bu lastikler sanki sadece karlı havada etkili olacakmış izlenimi oluşuyor. Oysa kış lastikleri, yağmurlu, kuru, buzlu ve karlı olmak üzere, hava sıcaklıklarının düştüğü tüm kış koşullarında güvenlik rezervlerini artırır. Son dönemde kış sertifikası almış 4 mevsim lastikleri de oldukça geliştirildi. Ancak bu tür lastikler, uzmanlar tarafından, kış koşullarının hafif geçtiği bölgeler için tavsiye edilirken, daha ağır şartlar için kış lastikleri daha uygun oluyor.

Kış lastiğinin yapısı

Kış lastiklerinin, zorlu kış koşullarında yüksek güvenlik ve performans, güvenli tutunma ve fren karakteri sergileyebilmeleri için özel bir yapıları vardır. Bu yapının 3 ana bileşeni var; lastik karışımları, sırt deseni ve kılcal damarlı lastik yüzeyi. Kış lastiklerinde kullanılan özel karışım, içerisine eklenen özel malzemeler sayesinde, çok düşük sıcaklıklarda bile lastiğin esnekliğini korumasını sağlar. Sırt deseni ise yağmur, kar, buz gibi kaygan koşullarda hem suyu dışarı atabilecek, hem de zemine maksimum ölçüde tutunabilecek şekilde tasarlanır. Ayrıca taban deseni üzerinde yer alan zigzag şekilli kılcal bloklar, derin karlı zemine saplanarak tutunur ve çekiş gücünü artırır.

Kış lastiği nasıl anlaşılır?

Kış lastikleri, sırt desenlerindeki zigzag kılcal damarlar sayesinde ayırt edilebilir. Öte yandan yanaklarda yer alan M+S ibareleri ile 3 dağ zirvesi ve kar tanesi sembolleri de kış lastiğini tanımlamayı sağlar. Uzmanlar sadece çekişin olduğu iki tekerleğe değil, dört tekerleğe birden kış lastiği takılmasını öneriyor.

Kazaların azalmasına yardımcı oldu

Konuyla ilgili olarak açıklamalarda bulunan Lastik Sanayicileri ve İthalatçıları Derneği LASİD Genel Sekreteri Bahadır Ünsal; “Kış koşullarında gerekli önlemler alınmazsa; trafikte risk artar. Kışın lastiği kış lastiğidir. Emniyet Genel Müdürlüğü verileri kış lastiğinin trafik kazaları üzerindeki olumlu etkisini ortaya koymuştur. Buna göre; kış lastiği takma zorunluluğu uygulanmaya başlaması ile birlikte geçtiğimiz senelerde, ticari araçların karıştığı kazalarda %9,6, ölümlerde ise %11,5 oranında azalma olmuştur’’ dedi.

Avantajları

Diş derinliği; yaz lastiklerine göre genellikle daha fazladır.

Desen doluluk oranı, standart lastiklere göre daha azdır. Böylece yol yüzeyindeki kar, buz, su, çamur gibi maddelerin oluklardan dışarı atılması daha kolay olur.

Kış lastiklerinin sırt deseninde daha çok kılcal damarlı ve omuz bloklarının dişli bir yapısı vardır. Bu yapı, karlı, erimiş karlı ve çamurlu yüzeylerde ilave çekiş sağlar.

Özel karışımı sayesinde +7 C’nin altında sertleşmeyerek, tutunma özelliklerini korur.

İçeriğindeki yüksek silika oranıyla, tutunma özelliklerini korur ve ıslak zeminde sürüş emniyetini artırır.

+7 C’den daha soğuk havalarda kış lastikleri kullanımı ile elde edilen fren mesafesi; gerek yaz lastiklerinden ve gerekse zincir takılmış yaz ya da kış lastiklerinden elde edilen fren mesafesine göre daha kısadır.

Kış lastiklerine alternatif olarak gösterilen zincir kullanımı; araçların lastik ve mekanik aksamına zarar verdiği için sadece zorunlu durumlarda ve mümkün olan en kısa sürede kullanım için tavsiye edilmektedir.

Alırken bunlara dikkat edin

Kış lastiklerinin, otomobilinizin 4 pozisyonunda birden kullanılması gerekir. Araçta sadece 2 lastiğin kış lastiği olması, ani frenleme ve viraj alma gibi manevralar sırasında aracın kontrolünü zorlaştırır.

Kış lastiklerini yaz lastiklerinden ayırt edebilmek için yapısal farklılıklarının yanı sıra yanaklarındaki markalamaya dikkat etmek gerekir. M&S (Mud&Snow - Çamur ve Kar), M+S ve Snowflake veya Snowflake sembollerinden herhangi biri lastiğin yanağında varsa kış lastiğidir.

Kış lastikleri; kullanılmadıkları dönemlerde uygun koşullarda saklanmalıdır. Tekrar araç altına takıldıklarında performans kayıpları yaşanmaması için ideal şartlarda (kuru, serin, güneş ışığı almayan asit ve yağ benzeri kimyasallardan uzak) muhafaza edilmelidir.

Mevsimine uygun lastik kullanın

Mevsimine uygun lastik kullanımının önemini vurgulayan Continental Türkiye Binek Lastikleri Satış Müdürü Mehmet Akay, toplam trafik güvenliğini artırmak için basit ama önemli tedbirlere dikkat çekiyor. Tüm dünyada trafik kazalarının nedenleri arasında olumsuz hava şartlarına bağlı yol koşullarının üst sıralarda yer aldığının altını çizen Mehmet Akay, havaların +7 C‘ye düşmesiyle sürücülerin kış lastiği kullanmaya başlamaları gerektiğini vurguluyor. Akay konu ile ilgili, “Otomobilimizi 100.000 km kullandığımızı varsayarsak 2 takım yaz lastiği ile bu 100.000 km mesafeyi almak yerine; 1 takım yaz lastiği 1 takım da kış lastiği ile hem yaz şartlarında maksimum performans elde ederek, hem de kış şartlarında üst düzey güvenlik sağlayarak lastiklerimizi kullanmış oluruz” açıklamasını yaptı.

Ayrıca daha fazla kauçuk içeren özel geliştirilmiş bileşiklerle üretilen kış lastikleri, sıcaklıklar düştüğünde dahi sertleşmeyerek, yol üzerinde tutuşu artırıyor. Kış koşullarında kullanılan yaz lastiği, araçların fren mesafesinin bu sebeple uzamasına neden oluyor ve virajlarda merkezkaç kuvvetinin etkisi ile dışarıya doğru savrulmayı artırıyor.

Continental’in bu sezon için önerdiği yeni kış lastiklerinden biri de WinterContact TS860. Özel sırt tasarımı ve kauçuk bileşimi ile performans artışı sağlayan ContiWinterContact TS 860, başta güvenli sürüş özelliğiyle ön plana çıkarken, kış performansını artıran reçineleri ve esnek polimer yapısı ile her türlü kış şartlarında esnekliğini koruyarak frenleme kuvvetlerini ıslak, buzlu ve karla kaplı yollara güvenle aktarıyor. TS860’da, buzlu yolda fren performansını artıran Liquid Layer Drainage (Sıvı Tabakasının Tahliyesi) ve lastiğe sıkışan kar ile kenetlenme etkisini artıran SnowCurve teknolojileri yer alıyor. WinterContact TS 860 ilk etapta, 14 - 17 inç aralığında 21 ebatta 36 ürün ile piyasaya sunulmuş. 2017 yılında ise 20 modelin daha bu seriye katılması planlanıyor.

Tüm araç gruplarında bulunmalı

Kış lastiği kullanımının hızlandığı bugünlerde, lastik firmaları da kampanyalara hız vermiş durumda. Bu önemli markalardan biri olan Goodyear de 31 Aralık tarihine kadar 4 adet 16 inç jant ve üzeri kış veya dört mevsim lastik alan herkese, Sony marka kulaklık hediye ediyor.

Mevsimine uygun lastik kullanımının sürüş güvenliği açısından öneminin yanısıra, tüketicilerin bütçesine ve lastik ömrüne olan olumlu etkilerinin altını çizen Goodyear Tüketici Lastikleri Direktörü Mahmut Sarıoğlu şu açıklamalarda bulunuyor; “Sadece kar yağışı olduğunda değil, hava sıcaklığının +7 °C’nin altına düştüğü bölgelerde yol güvenliği için kış lastikleri kullanılmasını önemle tavsiye ediyoruz. Kış lastiği kullanma zorunluluğu ile ilgili mevcut yasanın genişletilerek tüm araç grupları için geçerli olmasının trafik güvenliği açısından çok önemli olduğuna inanıyoruz. Kış lastiklerinde kullanılan özel kauçuk, zorlu kış koşullarında çok daha iyi yol tutuş, daha kısa fren mesafesi sunar. Bu da tüketiciler için çok daha güvenli sürüş performansı demektir.” Sarıoğlu sözlerini şöyle sürdürdü, “Bu yıl pazara sunduğumuz yeni UG Performance SUV ile birlikte UltraGrip kış ailemiz çok farklı tiplerdeki araçları kapsayacak şekilde geliştirildi. Goodyear’ın UltraGrip serisinde yer alan tüm kış lastiklerimizle sürücülere, hava koşulları ne kadar zorlayıcı olursa olsun, güvenli bir sürüş ve kısa fren performansıyla birlikte ıslak, buzlu ve karlı zeminlerde mükemmel yol tutuşu vaat ediyoruz.”

Kuzeyden gelen teknoloji

Dünyanın en kuzeyindeki lastik üreticisi olan Nokian Tyres, bu doğa yapısında kazandığı deneyimleri kış lastiklerini geliştirme konusuna aktarıyor. Dolayısıyla Nokian ürünleri, en zorlu sürüş koşullarına ve müşteri beklentilerine odaklanarak geliştiriliyor. Nokian Tyres, 1934 yılında dünyanın ilk kış lastiğini geliştirip üretmiş. Bu nedenle lastiklerin kış performansları, 80 yılı aşkın süredir gelen bilgi birikimine (know-how), aralıksız süren testlere ve sürekli daha iyi çözümler aramaya dayanıyor.

Nokian Tyres, 2016 yılında kış lastiği ürünlerine Avrupa ve Türkiye’nin değişken kış koşullarına uygun yeni premium kış lastiğini ekledi; yeni Nokian WR A4. Yeni WR A4’ün yanı sıra Nokian lastikleri; WR D4, WR D3 ve WR A3, SUV/4x4 araçlar için WR SUV 3 ve hafif ticari araçlar için WR C3 isimli kış lastiği modelleri ile pazarda yer alıyor. Ayrıca SUV/4x4 ve hafif ticari araçlar için yılın her günü kullanılabilen Weatherproof dört mevsim lastikleri de bulunuyor.

Yeni sportif Nokian WR A4 kış lastiği, kış koşullarında üstün direksiyon hakimiyetini ve güvenilir yol tutuşunu etkin şekilde bir araya getirmeyi hedefliyor. Direksiyon hareketlerine hızlı ve kusursuz bir şekilde cevap veren Nokian WR A4 konforlu ses seviyesini de sürdürüyor. Fonksiyonel performans kanalları sayesinde kuru, ıslak ve karlı yollarda üst düzey yol tutuşu sağlayan WR A4, öte yandan son derece dengeli ve kararlı yüksek hız performansı ve maksimum konfor sunma vaatlerini de taşıyor.

Bir erkek çocuk düşünün, babası 80’li yıllarda başarılı ve ünlü bir ralli pilotu. Hemen yan koltuğunda ise annesi co-pilot olarak oturuyor. Yıllarca omuz omuza hem yurt içinde hem de yurtdışında sayısız yarışlara çıkıyorlar. Çok kez başarılar elde edip şampiyonluklara beraber koşuyorlar. İşte Castrol Ford Team Türkiye’nin başarılı ve genç pilotu Orhan Avcıoğlu böyle bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geliyor.

2016 yılını Türkiye Ralli Şampiyonası 2’ncisi olarak tamamlayan Orhan Avcıoğlu, hem elde ettiği başarılar hem de centilmen kişiliğiyle dikkatleri fazlasıyla üzerine çekiyor. Ralli sporunun gelecek vaat eden yeteneklerinden Orhan Avcıoğlu hedeflerini ise şu şekilde anlatıyor, “Türkiye Ralli Şampiyonu olmak için artık bir tek adımım kaldı. Çok yakın bir zamanda bu hedefime ulaşacağıma inanıyorum. Ardından öncelikle tecrübe edinerek ve basamakları teker teker çıkarak Avrupa arenasında zaferler kazanmak istiyorum.”

Fair Play ödüllü sporcu

Orhan Avcıoğlu, pilotlar şampiyonası ikinciliğinin yanı sıra Castrol Ford Team Türkiye’nin takımlar şampiyonu olmasında önemli rol oynadı. 2012 ve 2013 yıllarında Türkiye Ralli İki Çeker Şampiyonu, 2014 yılında ise motorsporlarında bir ilk olan Milli Olimpiyat Komitesi tarafından FairPlay Ödülü’ne layık görülen Orhan Avcıoğlu’nun başarısının sırrı ise ailesindeki yarışçı genlerden geliyor. Orhan’ın annesi Beyza Avcıoğlu, Türkiye Bayanlar Ralli Şampiyonu olmuş bir isim, babası Azmi Avcıoğlu ise ülkemizi yurtdışında sayısız kere temsil etmiş 80’li yılların Türkiye şampiyonlarından. Üstelik Azmi Bey ve Beyza Hanım yıllarca aynı yarış aracının içerisinde zorlu parkurlara birlikte göğüs germişler. İşte ülkemizde motor sporlarına gönül vermiş Avcıoğlu Ailesi’yle yaptığımız keyifli söyleşi...

Şampiyonluk hedefine yaklaştı

Orhan Avcıoğlu’ndan 2016 ralli sezonunu değerlendirmesini istiyoruz. Avcıoğlu sözlerine şöyle başlıyor; “Bu sezon Castrol Ford Team Türkiye olarak önceliğimiz Türkiye Ralli Şampiyonası’nda Takımlar Şampiyonluğu’nu elde etmekti. Çünkü son 5 yıldır üst üste kazanıyorduk. Arkasından biz de pilotlar ve co-pilotlar olarak Türkiye Ralli Şampiyonluğu hedefiyle mücadele ettik. Sonuç olarak 7 yarışlık maratonun sonunda şampiyonayı ikinci olarak tamamladık. 7 yarıştan iki tanesinden birinci, iki tanesinden ikinci ve iki tanesinden de üçüncü olarak ayrıldık. Yani her zaman ilk 3’teydik. Sadece sezonun ikinci yarışı olan Marmaris Rallisi’nde talihsiz bir kaza yaptık ve sezonun en önemli yarışından sıfır puanla ayrılmak durumunda kaldık. O yüzden şampiyonlukla ilgili ciddi bir darbe yedik.”

Yarış merakı çocukken başladı

Orhan Avcıoğlu, anne ve babasının ralli pilotu olmasının onu nasıl etkilediğini şu sözlerle aktarıyor; ”Ben çocukluğumdan beri yarışmak istiyordum. Annemle babama sürekli yarışmak istediğimi söylerdim. Bir gün karting posterlerinden birisi kucağımdayken uyuyakalmışım. Annem odamın ışığımı kapatmaya geldi ve posteri elimden aldı. Babama dönerek ‘Ne yapacağız bu çocuğu’ dedi? Babam ise, ‘Yapacak bir şey yok herhalde, yarıştıracağız’ yanıtını verdi. İşte aslında her şey böyle başladı. 1999 yılında yani henüz 13-14 yaşlarında karting ile yarışmaya başladım. Bir süre yurtdışı eğitimime odaklandığım için ara verdim. 2007 yılında ilk defa tam manasıyla ralliye adımımı attım. Annem yarışlardaki en büyük destekçimdir. Her yarışımda yanımdadır. Eğitimini psikoloji üzerine aldığı için özellikle yarış öncesi mental hazırlık ve yarış esnasında duygularımın yönetimi konusunda bana yol gösterir. Babam ise heyecanlandığından dolayı yarışlarıma katılamaz. Ancak işin teknik kısmında bir uzmandır. Otomobil kullanmak ile ilgili verdiği önemli tavsiyeler ve işin mekaniğiyle ilgili bana öğrettikleri çok değerlidir. Onlar için biraz gizli kahramanlar diyebiliriz.”

Türkiye motorsporlarının şampiyonları

Yağız Avcı zirvede

2016 Türkiye Ralli Şampiyonası sezonu, 43. Hitit Rallisi ile sona erdi. Yarışta 36 araç ve 72 sporcu start aldı. Hitit Rallisi, Castrol Ford Team Türkiye’den Murat Bostancı-Onur Vatansever ekibinin zaferi ile sonuçlandı. Yarışı ikinci sırada tamamlayan Neo Motorspor ekibi Yağız Avcı-Bahadır Gücenmez bu sonuçla 2016 Türkiye Ralli Şampiyonluğu’nu ilan etti.

Pist’te 14’ncü zafer

Borusan Otomotiv Motorsport takımı, İbrahim Okyay (BMW Z4 GT3) ile takip ettiği Türkiye Pist Şampiyonası’nın İzmir’de gerçekleşen son yarışını da kazanarak 2016 Türkiye Pist Şampiyonası Maxi Grup şampiyonluğuna ulaştı. 2008 yılında kurulan takım, böylece Türkiye Pist şampiyonalarında elde ettiği şampiyonluk sayısını 14’e çıkarmış oldu.

Trial’de Team Mobil 1

2016 Türkiye Trial Şampiyonası’nda sezonun final organizasyonunda Oğuz Kağan Öztürk–Emin Ali Özgedik ve Andan Ofluoğlu–Selçuk Akan ekiplerinden oluşan Avc–Osmanlı Takımı birinciliğe ulaştı. Ertan Uçar–Berat Atagün ve Şencan Özkurt–Fuat Sarper ekiplerinden kurulu Team Mobil 1 ikinciliğin sahibi olurken sezonu 2016 Türkiye Trial Şampiyonu olarak tamamladı.

Tırmanmanın kralları

Türkiye Tırmanma Şampiyonası’nın son yarışı, 13 sporcunun katılımı ile geride kaldı. Honda Civic Type-R ile İsmet Toktaş en hızlı isim oldu. Türkiye Tırmanma Şampiyonası’nda sezonun son yarışının ardından Kategori 1’de Burak Başlık, Kategori 2’de Hakan Ertarman, Kategori 3’de İsmet Toktaş ve Kategori 4’te de Ümit Ülkü Türkiye Şampiyonluğu kazanan isimler oldular.

Karting’de hızlı sezon

Karting sezon finali renkli mücadelelere sahne olurken, kategorilerde şampiyonlar da belirlendi. Mini kategoride Zekai Özen Formula Junior’da Mert Dalkıran, Formula Senior’da Berkay Besler, Formula Masters’da Mehmet Çınar sezonu birincilikle tamamlayan sporcular oldular. Berkay Besler 2016’daki zaferiyle, üst üste 5. kez Türkiye Karting Şampiyonluğu’nu da elde etmiş oldu.

Üst düzey rekabet

Otomotiv sektörü lüks otomobillerdeki ÖTV oranının artacağına ilişkin beklentisini sürdürürken, diğer yandan da bu sınıftaki pazar payı yarışı hız kesmeden devam ediyor. Aslında hem fiyatları hem de sınıfları çok özel olsalar da, Premium sınıftaki otomobiller geçen yıl toplam pazardan yüzde 12 oranında pay aldılar. 2015 yılında 725 bin adet gerçekleşen binek otomobil pazarında, Premium sınıfında yer alan ve yüksek satış hacmine ulaşan dört markanın (Audi, BMW, Mercedes, Volvo) toplam otomobil satışları 89 bin adet olmuştu. Ki bu satış rakamlarına Land Rover, Jeep ve Porsche’nin 6 bin adetlik Premium SUV satışları dahil değil.

2015 yılında Premium sınıfında ipi, 31.221 adetlik satışla BMW göğüslemişti. Mercedes ise 30.333 adetle, yani küçük bir farkla ezeli rakibine geçilmişti. Ancak bu yıl bu iki Alman marka için işler farklı gelişiyor. İlk 10 aylık satış performansları incelendiğinde, BMW’nin bu dönemde 20.861 adet satış yaptığı görülüyor. Buna karşın Mercedes, 23.686 adet satışla, bu segmentin tartışmasız liderliğini ele geçirmiş gibi görünüyor. Mercedes’in bu başarısının arkasında model çeşitliliği, küçük sınıflarda sunulan küçük motor ve dizel alternatiflerinin varlığı, filo satışları, fiyat yapısı ve şüphesiz yüksek marka imajı ve prestiji de yer alıyor. Ancak sene henüz kapanmış değil. Önümüzde 2016’nın, satışlar açısından en hareketli geçmesi beklenen son iki ayı var. Kasım ve Aralık aylarında büyük filo bağlantılarının, şirket satın alımlarının ve bireysel müşteri alımlarının yoğunlaşması bekleniyor. Hele de gelecek sene, lüks otomobile ilave vergi gelmesi ve kur farklarının yansıtılması beklentisi, bu dönemdeki satın almaları iyice hızlandırabilir. Kim bilir, aradaki 3 bin adetlik fark bile kapanabilir.



Banttan indiği gibi satışa çıktı

Toyota’nın Türkiye’de üretmeye başladığı C segmentindeki Crossover modeli C-HR geçtiğimiz hafta Adapazarı fabrikasında banttan indi. Bu hafta ise 83 bin 850 TL’den başlayan fiyatla satışa çıktı.

Türkiye’de üretilen ilk hibrit ve crossover araç olan Toyota C-HR, geçtiğimiz hafta Adapazarı’ndaki Toyota fabrikasında gerçekleştirilen törenle üretim hatlarından çıkmaya başladı. Toyota C-HR ile Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye, Japonya dışında “Yeni Global Platform”da (TNGA) araç üreten ilk denizaşırı üretim tesisi oldu. C-HR üretimi ile birlikte ABD, Kanada, Tayvan gibi ülkelere ilk kez ihracat yapmaya başlayacak olan Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye’nin toplam ihracat yaptığı ülke sayısı ise 52’den 97’ye çıktı.

Yıllık üretim 175 bin adet olacak

Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye Genel Müdür ve CEO’su Hiroshi Kato şu açıklamalarda bulundu; “C-HR üretimiyle birlikte fabrikamızın toplam üretim kapasitesi yıllık 280 bin adede ulaşacak, bunun önemli bölümü de ihracata gidecek. Üretilen C-HR modellerinin ise yüzde 90’ı ihraç edilecek. C-HR’nin yıllık ortalama üretimi 175 bin adet olacak.”

Türkiye’de 83 bin 850 TL’den piyasaya çıktı

Geçen hafta banttan inen Toyota C-HR’nin Türkiye satışları da bu hafta başladı. Türkiye’de 1.2 lt benzinli ve 1.8 lt hibrit motorlarla satışa sunulan C-HR’de fiyat seviyesi 83 bin 850 TL’den başlıyor. Hibrit otomobillere özel olarak getirilen ÖTV indirimiyle birlikte, 1.8 lt’lik Hybrid versiyonun fiyatı da 98 bin TL’den başlıyor.

Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış A.Ş. CEO’su Ali Haydar Bozkurt, hibrit teşviğinin hayata geçmesiyle birlikte dizel araç satışlarında bir düşüş yaşanmasını beklediklerini de belirterek şunları söyledi; “Hibrit otomobillere verilen teşviklerden sonra Toyota C-HR’ın 1,8 lt otomatik vitesli hibrit versiyonunun fiyatı, benzer 1,6 dizel otomatik vitesli otomobillerden yaklaşık olarak 15 bin TL daha ucuz durumda.”

Çekici tasarım unsurları

Coupe hatlarıyla sportifliği öne çıkaran Toyota C-HR, ön bölümdeki sert hatlar ve yan gövdedeki şişkin çamurluklarla güçlü ve kaslı bir görünüm sergiliyor. Heyecan uyandıran elmas şeklindeki dış tasarımı ile de Toyota’nın yakın gelecekteki tasarım anlayışının ilk ipuçlarını veriyor.

Yeni Croosover aynı zamanda, hedef müşteri kitlesinin beklentilerine cevap verecek özelliklerle donatılmış. Giriş seviyesi Advance’de 17 inçlik alüminyum alaşımlı jantlar, Çift Bölgeli Otomatik Klima, 8 inç Toyota Touch 2 multimedya sistemi, geri görüş monitörü, yağmur sensörü, Cruise Control, Otomatik yanan farlar, LED gündüz farları ve elektronik park freni gibi donanım özellikleri var.



Jaguar’ın elektriklisi I-PACE Concept

İngiliz otomobil üreticisi Jaguar; sürüş keyfi, performans, beş kişilik bir spor otomobil kullanımı ve elektrik teknolojisini Jaguar I-PACE Concept’te bir araya getirdi. Jaguar markasının karakteristik özelliklerini taşıyan Jaguar I-PACE Concept 400 HP çıkış gücü 700 Nm tork üreten elektrikli motoruyla 0-100 km/s hızlanmayı 4 saniyede tamamlıyor. 90 kW/sa lityum iyon bataryası kullanıcılarına 500 km’den daha uzun bir menzil sunacak.

Atık sudan çevreci yakıt

İspanyol otomobil üreticisi Seat, Aquila ile ortak gerçekleştirdiği Ar-Ge çalışmaları sonucunda, atık sudan dönüştürülen biyogazla çalışan bir araç geliştirdi. Arıtılmış sudan elde edilen biyometan yakıtı kullanan Seat Leon TGI’ın CO2 emisyonu, benzin kullanan bir araca göre yüzde 80 oranında daha düşük. Orta ölçekli bir atık su arıtma tesisi günde 1.000 m3’ten fazla biyogaz üreterek, yılda 15 bin km yapan 300 aracın ihtiyacını karşılayabilecek biyogaz üretebiliyor.

Selfie çeken anahtarlık

Türk Ar-Ge şirketi Blesh, Volkswagen işbirliğiyle selfie çeken akıllı anahtarlık geliştirdi. Bluetooth teknolojisiyle entegre edilen akıllı anahtarlık, Volkswagenim mobil uygulaması aracılığıyla, kullanıcıların telefonları ile araç anahtarları arasında iletişim sağlıyor. Akıllı anahtarlık, özel alarmı ve lokasyon takibi sayesinde otomobilin anahtarını ve cep telefonunu kaybetmeye son veriyor. Anahtarlık aynı zamanda bir selfie kumandası olarak da çalışıyor ve 50 metre mesafeden telefonları yöneterek selfie çekme imkanı da sunuyor.

Hükümet 2017 yılı için lüks otomobillerde ÖTV oranını artırmayı planlıyor. Ancak bu değişikliği hangi formüle göre gerçekleştireceği hâlâ bilinmiyor. Net değer ve emisyon seviyelerinin bir arada değerlendirileceği bir formül üzerinde çalışıldığı kulislerde konuşuluyor ancak henüz ortada net bir bilgi yok. Net değer esasına göre ÖTV oranlaması, otomobilin vergilendirilmemiş fiyatı belli bir limitin altındaysa yüzde 45, bu değerin üzerindeki araçlar için ise yüzde 90 ÖTV uygulanması şeklinde olabilir. Sonuç her ne olursa olsun, 2017’de bazı araçların fiyatlarının, artacak ÖTV’den dolayı yükseleceğini söylemek mümkün.

Özellikle 1.6 lt motor hacminin altında kalan Premium modellerin satışlarının son dönemlerde oldukça artmasının, yeni düzenleme üzerinde etkili olduğu düşünülüyor. 2015 yılında Mercedes, BMW, Audi, Volvo gibi Premium markaların satışları toplam pazarın yüzde 12'sini oluşturmuştu. Bu yıl da ilk 10 ayda pazarda benzer bir durum gerçekleşti. İlk 10 ayda satılan 553 bin araçtan 63 bini bu dört Premium markaya ait. Ve bu rakama, Premium SUV markaları olan Jeep ve Land Rover’ın 3 bin adetlik satışları da dahil değil.

Küçük motorlu da olsa otomobilin değeri üzerinden alınan ÖTV oranının artırılması, belki de yüzde 45'ten yüzde 90'a çıkartılması mümkün mü? Lüks tarifini yapabilmek için bir değer üzerinden hesaplama yapılacaksa yani kriter olarak sadece otomobilin net değeri baz alınacaksa, burada da ilginç bir durum yaşanabilecek. Örneğin kullanılacak bu limitin 85 bin TL olduğunu düşünelim, baz donanımlı bir Mercedes C Serisi 80 bin 800 TL net değer ile bu limit değerin altında kalıp yüzde 45 ÖTV’ye tabi olabilir, yüksek donanımlı ama benzer motor hacmine sahip bir Volkswagen Passat ise 87 bin TL net değer ile bu limit değerin üstüne çıkabilir ve yüzde 90’lık ÖTV dilimine dahil olabilir. Eğer lüksü tanımlamak için bunlara ilave bir kriter getirilmez ise, sadece net fiyat bazında farklılaşan bir vergi sistemine doğru gidebiliriz.

Bir markanın aynı segmentteki bir modelinin aynı motorlu bazı düşük donanımlı versiyonları düşük ÖTV, diğer yüksek donanımlı versiyonları ise yüksek ÖTV dilimine denk gelebilir. Bu durumda markalar fiyatı düşürmek için yalın donanımlı modelleri ülkemize getirebilirler ama işte bu donanımsız modellere karşı tüketici reaksiyonu nasıl olacak? Bunların tümünü zaman gösterecek. Öte yandan, yeni ÖTV düzenlemesinde limit değer, kulislerde konuşulduğu gibi 50 bin TL civarlarında olursa, sadece lüks ve Premium değil, büyük kitlelere ulaşan araç sınıfları da bu yeni düzenlemeden etkilenebilir. Yeni ÖTV düzenlemesinin detayları belli olduğunda, otomotiv markalarının gelecek yılın planlarını da yeniden gözden geçirmeleri gerekecek.

Hibrit ve elektrikli otomobiller için getirilen ayrıcalıklar da, eğer bu tür araçlara özel bir muafiyet sağlanmazsa, bu yeni limit değerlere takılabilir ve çevreci araçlara yönelen tüketiciye sunulan avantaj başlamadan bitebilir.

Yeni vergi düzenlemesi henüz Resmi Gazete’de yayınlanmadığı için nasıl bir yapıyla karşılaşacağımızı bilemiyoruz. Özellikle Premium markaların daha fazla etkileneceği görülüyor ama yeni düzenlemede net fiyata ilave olarak motor hacmi kriteri de bulunmazsa, artık aynı modelin 1.6 lt ile 2.0 lt motorlu modelleri arasında o denli fiyat makası oluşmayabilir. Bu durumda performans tutkunu müşterilerin büyük motorlu araçlara yönelmesi de mümkün olabilir.

75 yıldır SUV üretiyor

Köklü bir Amerikan SUV markası olan Jeep bu yıl 75’inci yaşını kutluyor. Jeep bu 75 yıl boyunca sadece SUV modeller üretmiş ve bu konuda uzmanlaşmış bir marka. Peki bu marka nasıl doğdu. Jeep markasının öyküsüne kısaca bakalım…

Temmuz 1940’da Amerikan Ordusu, 135 kadar otomobil üreticisine, ‘hafif keşif aracı’ satın alacaklarını beyan ederek, davet yollar. Davet mektubuna oldukça uzun bir talep listesi de ekleyerek… İlk başta sadece iki firma bu çağrıya karşılık verir. Bu sayı daha sonra üçe çıkar. Bunlardan bir tanesi markanın ‘büyükbabası’ Willys-Overland’dir. Prototipler üretilir. Seçmeler yapılır. Willys MA/MB’nin doğuşu da bu sürecin sonuna rastlar. Çeşitli modifikasyonlardan sonra Willys Quad, 1941 yılında Willys MA ve daha sonra da Willys MB olarak doğar. Ancak ordu, ardından dünya, bu modelleri Jeep olarak tanıyacaktır.

Dünya Jeep markası ile 75 yıl önce böyle tanıştı. O zamandan bu yana, bu orijinal off-road markası bir kült haline geldi. Jeep Türkiye Marka Direktörü Türker Gürtekin, markanın DNA’sını şöyle aktarıyor; “Jeep markası 1941’de kurulu ve o zamandan bu yana, bu orijinal off-road markası bir kült haline geldi. Bir segmente adını verecek kadar güçlü köklere sahip olan Jeep markası tüm dünyada 75’inci yaşını kutluyor.

Bu yılki doğum günü de ilk askeri Willys’in üretildiği gün olan 5 Haziran’da kutlanmaya başlandı”. Türker Gürtekin, Türkiye’de gerçekleştirilen 75’inci yıl faaliyetleri hakkında ise şunları söyledi; “Jeep müşterileriyle Haziran ayında ‘Jeep Camp’ isimli bir aktivite yaptık, bu aslında Türkiye’de bir 75’inci yıl buluşması niteliğinde oldu. Yılın son çeyreğinde ise sınırlı sayıdaki 75. Yıldönümü modelleri geldi. Bu araçlar sınırlı sayıda ve özel üretim oldukları için özel bir fiyatlandırma yaptık. Araçların hepsi 4x4, donanım olarak dolu modeller, ayrıca bu özel seri için özel renkler de seçilmiş durumda.”

7'nin gizemi

Jeep’in DNA’sı ilk modelden bu yana kendine özel formuyla kendini belli ediyor. Başından bu yana bu formu işlevsellik takip etmiş. Jeep’lerin tamamının tasarımına baktığınızda bazı kilit öğeler hemen göze çarpar. Yuvarlak farlar, 7 delikli ön ızgara, dikey ön cam gibi estetik hatlar, görenin hafızasına anında Jeep markasını getirir.

Tasarımda en çok dikkat çeken öğe ise kuşkusuz 7 delikli ön ızgara. Bu ızgara için yöneltilen “Neden 7” sorusuna birçok ilginç cevap var. Kimi dünyanın yedi harikasını temsil ettiğini söylüyor; kimi gökkuşağındaki yedi rengi… 7 kıtaya ya da yukarı, aşağı, sağ, sol, ön, arka ve merkezi kapsayan 7 farklı yöne gönderme olduğunu belirten de var.

Dünya hibrid hız rekoru Hyundai IONIQ’in

Hyundai, IONIQ’in modifiye edilmiş özel bir prototipiyle Amerika’da çok özel bir deneme gerçekleştirdi. Hibrid kategorisindeki bir araçla 254 km/s hıza ulaşarak rekor kıran Hyundai’ın bu rekoru, Uluslararası Otomobil Federasyonu (FIA) tarafından da onaylandı. IONIQ, Hyundai’nin Amerika’daki Ar-Ge Merkezi ve kalite mühendisleri tarafından özel olarak hazırlandı. Amerika’nın Kuzeybatısı’ndaki Utah Bonneville Salt Flats’taki testler tamamen tuzla kaplı bir zeminde gerçekleştirildi. Test için özel olarak geliştirilen IONIQ, bir takım aerodinamik modifikasyonlara sahip.

Toyota’dan “Eski Dostlar”a vefa

Toyota, 2007 yılı ve öncesi seçili Corolla ve Yaris modelleri için yıl sonuna kadar sürecek geniş kapsamlı servis ve bakım günleri düzenliyor. “Eski Dostlar” programından yararlanacak Corolla ve Yaris sahiplerini avantajlı menüler ve cazip fiyatlı yedek parçalar bekliyor. Kampanya kapsamında motor yağı değişim menüsü 94 TL’den, ön fren balatasının da dahil olduğu cazip fiyatlı orijinal yedek parça menüsü ise 96 TL’den başlayan fiyatlarla sunuluyor.

Otomotivin Oscar ödülleri için geri sayım

Otomotiv Distribütörleri Derneği’nin (ODD) organize ettiği ODD Satış ve İletişim Ödülleri’nin yedincisi için geri sayım başladı. Heyecanlı ve güçlü bir rekabetin sahne olduğu ODD Gladyatörleri 2016’da toplam 19 dalda ödüller sahiplerini bulacak. Ödüllerin seçiminde ilk aşama olan halk oylaması web sitesi üzerinden başladı. Halk oylamasına, www.oddgladyator.com sitesinde 3 Ekim tarihinde başlandı. Oylamaya katılanlar, çeşitli hediyelerden birini kazanma şansı elde edecekler.

Ford, Türkiye otomotiv pazarındaki ürün portföyü, satış ve satış sonrası stratejisini “Bir Başka” konseptli marka yaklaşımı ve yeni imaj kampanyası ile güçlendirmeyi hedefliyor. Ford’un “Bir Başka” konseptinde; yüksek teknolojilerle donatılmış yeni ve prestijli ürün portföyünün yanısıra, müşteri deneyiminde “1 Numara” olma vizyonuyla hayata geçirilen yeni projeler de yer alıyor. Bu projeler arasında 2020 yılına kadar toplam 12 yeni performans otomobilinin ve yeni modellerin pazara sunulacak olması, Avrupa’daki benzerlerini takiben Türkiye’de hizmete sunulan FordStore’ların yanısıra, tüm showroom’larda uygulanmaya başlanan 5 Duyu projesi ve müşteri memnuniyetinde bir numara olmaya yönelik satış sonrası hizmetleri yer alıyor.

Satış sonrası hizmet

Ford Otosan Genel Müdür Yardımcısı Özgür Yücetürk “Bir Başka” isimli imaj kampanyasının yanı sıra yeni dönem için pazara sunulan yepyeni modelleri, Ford müşterilerine yönelik uygulamaya alınan yeni satış ve satış sonrası hizmetlerini tanıttı. Yücetürk, “Kurulduğumuz günden bu yana müşterilerimizin karşısına beklentilerinin ötesinde ürün ve hizmetlerle çıktık ve önümüzdeki dönemde de ‘Bir Başka’ yaklaşımımızla pekiştirerek çıkmaya devam edeceğiz” dedi.

‘Yeni yüzümüzü tanıtacağız’

Yücetürk, Ford’un “Bir Başka” vizyonuyla ilgili şu bilgileri verdi: “Müşterilerimizi Ford’un yeni yüzüyle tanıştıracağız. Farklı müşteriler, farklı ihtiyaçlara cevap veren geniş ürün gamımıza katılan yeni ve prestijli ürün portföyümüzle, marka algımızı güçlendirmeye devam edeceğiz. Ford denince akla; her geçen gün teknolojileri, güvenliği, donanımları ve tasarımı ile ileriye giden cesur ve heyecan verici bir marka gelecek. Mevcut ve yeni müşterilerimizin, zaten iyi tanıdığı Ford’a ‘Bir Başka’ bakmasını sağlayacağız. Bunu ‘mükemmel’ müşteri deneyimi ile birleştireceğiz. Ford ile karşılaştıkları andan itibaren sorunsuz, yenilikçi ve mutlu eden, iyi hissettiren ‘Bir Başka’ deneyim yaşamalarını sağlayacağız.”

FordStore’larda yeni bir müşteri deneyimi

Bayilerin de Ford’un yeni yüzünü yansıtacak biçimde şekillendirildiğini ifade eden Yücetürk, şunları söyledi; “Bu yeni konsepte FordStore adını verdik. FordStore, Ford’un Avrupa’daki seçkin bayilerinde başladığı yeni bir müşteri deneyimi uygulaması. Türkiye’de 3 nokta belirledik. İstanbul Şahsuvaroğlu, Ankara Tur Oto ve Antalya Bilaller bayilerimizde FordStore uygulamasına geçtik. Müşterilerimiz, bu bayilerimizde mevcut otomobil ve ticari ürün portföyümüzün yanı sıra, bizim için çok özel, farklı bir deneyim vaat eden ürünlerimizle buluşuyor. Edge, Mustang, ST serisi ve RS performans modellerimiz sadece bu bayilerimizde sergileniyor ve satışa sunuluyor. Yine sadece FordStore bayilerimizde satışa sunulan Vignale araçlarımız için showroomlarda özel teknolojik bir alan oluşturduk.”

Mercedes-Benz Concept Pickup

Hafif Ticari Araçlar ürün portföyünü genişleten Mercedes-Benz, 2017 sonu itibariyle piyasaya sunacağı yeni Concept Pickup modellerini tanıttı. Mercedes-Benz’in ilk gerçek pickup araçları en üst düzeyde güvenlik, konfor ve üstün sürüş sağlarken sağlam, işlevsel, dayanıklı yapısı ve markaya özgü zerafeti yansıtan tasarımıyla bu segmentte kuralları yeniden belirliyor.

Dünya pazarını değiştiriyor

Mercedes-Benz, yeni pickup modelleri ile Hafif Ticari Araçlar ürün portföyüne dördüncü bir yapı serisi eklerken aynı zamanda dünyadaki orta büyüklükteki pickup pazarını da köklü bir değişikliğe uğratıyor. Mercedes-Benz Concept Pickup modellerini 2017 sonu itibariyle piyasaya sunmaya hazırlanan Daimler AG, araçları ilk aşamada ana pazarı olan Arjantin, Brezilya, Güney Afrika, Avustralya ve Avrupa’da satışa sunmayı planlıyor.

Otoshops ile 2. elde devir değişiyor

ALJ Holding’in Türkiye’deki şirketleri arasına katılan Otoshops, her marka ve modelde 2 yıla kadar garanti uygulaması, 7 günde değişim ve nakit alım çözümleriyle 2. el pazarına kurumsal ve dinamik bir yapı kazandırmayı amaçlıyor. 2. el araç satışının yanında kredi, devir tescil, garanti ve sigorta gibi tüm işlemlerin tek noktadan kısa sürede tamamlandığı Otoshops, kurumsal ve güvenilir yapısı ile 2. elde farklılığını ortaya koymayı hedefliyor.

2. elde geniş ürün yelpazesi

ALJ Holding CEO’su Ali Haydar Bozkurt, Otoshops için şunları söyledi; “Otoshops, 65 milyon TL’nin üzerinde bir yatırımla faaliyetlerine başladı. Yeni yatırımımız Otoshops ile 2. el otomotiv pazarında kurumsallığın yanında sektörde fark yaratacak, kaliteli ve güvene dayalı çağdaş hizmetler sunacağız.”

Otoshops Genel Müdürü Tuğrul Denizaşan, Otoshops olarak 2. el araç sahibi olmak isteyenlere tüm marka, model, yaş ve kilometredeki araçlarla hizmet vermeyi amaçladıklarını söyledi. İlk aşamada 12 yetkili satıcıyla start alan Otoshops, uzun vadede Türkiye genelinde 60 yetkili satıcı ile yıllık 60 bin satış rakamına ulaşmayı hedefliyor.

ContiWinterContact TS 860

Continental’in maksimum fren performansı ve güvenilir yol tutuşu sunan yeni kış lastiği ContiWinterContact TS 860, yeni sırt tasarımı ve kauçuk bileşimi ile üstün performans sağlıyor.

ContiWinterContact TS 860, güvenli sürüş özelliğiyle ön plana çıkarken, kış performansını artıran reçineleri ve esnek polimer yapısı ile zorlu kış şartlarında esnekliğini koruyor. Böylece frenleme kuvvetlerini ıslak, buzlu ve karla kaplı yollara güvenle aktarabiliyor.

Michelin’den kışlık çözümler

Hava sıcaklığı 7 derecenin altına düştüğünde kış lastiği kullanılmasını öneren Michelin, kış mevsiminin zorlu yol koşulları için iki farklı modelini ön plana çıkartıyor. Kış mevsiminin zorlu şartlarına uygun olarak geliştirdiği kış lastiği Alpin 5 ve devrim niteliğindeki ‘3PMFS kış sertifikalı ilk yaz lastiği CrossClimate ile mevsime hazırlanan Michelin, bu lastik serisiyle sürücülere zorlu yol koşullarında daha fazla yol tutuşu, daha fazla çekiş gücü ve daha kısa fren mesafesi sunuyor.

Toyota Hilux’ta otomatik vites ve 4x2

SUV görünümü ve konforuyla hem off-road’un, hem de şehir yollarının beğenilen pick-up modeli Toyota Hilux’ın 6 ileri tam otomatik vitesli 4x2 versiyonu da satışa sunuldu. Mevcut 4x2 modelinin yanına otomatik vites konforunu da ekleyerek sunan Hilux, teknolojik özellikleri, sofistike tasarımı ve yüksek off-road yeteneklerinin yanında, SUV tarzı sürüş konforu ile şehir yollarında da kusursuz bir deneyim sunuyor.