3 puan şahane de...

Haberin Devamı ›
Futbolda teknik adam değişiklikleri takıma genelde öyle veya böyle olumlu yansır. Taraftarın beklentisi bu yöndedir. Fakat bir gerçek vardır ki giden veya gelen hoca sahada görev yapmaz, durumu düzeltecek olanlar aynı futbolculardır. Burada önemli olan çok geç kalan bu değişikliğin oyunculara psikolojik olarak nasıl yansıyacağıdır. Dün akşam Antep'te, Sarı-Kırmızılılar'da bir patlama veya bir kıpırdama, bir hareketlenme, yeniden doğuş göremedik. Belki bu beklenti konusunda futbolculara haksızlık yapıyoruz ama sonuçta Galatasaray takımından bahsediyoruz. Tamam yine önemli bir deplasmandan son dakikalarda yine üç puan alındı ancak yanlışları ifade etmek zorundayız. Fazla uzatmayalım ve daha önce de belirttiğimiz üzere asıl soruna bir kez daha parmak basalım! Galatasaray'da o şanlı formayı hak etmeyen bir sürü topçu var. O armayı taşımanın Çırçırspor'da mücadele etmekle aynı şey olmadığını hala anlamış değiller. Teknik direktör-futbolcu-yönetim üçgeninde aylardır süren dengesizlikler, vurdumduymazlıklar otoriteyi ortadan kaldırmış kulüp adeta bir komedi dükkanına çevrilmiş. Herşey fazla şişirilmiş, bir çok şey vaad edilmiş, hak etmeyenlerin sözleşmeleri uzatılmış, İtalyan'a yıldızlar, Hollandalı'ya kaptanlık ve daha neler neler... Eeeee dün akşam yine gördük, iki ara pası veremeyen, korner atamayan, duran toplarda dahi isabeti bulamayıp meşin yuvarlağı auta gönderen milli topçular vardı sahada. Artık öz eleştiri zamanı geldi. Vay liderin 1 puan gerisindeyiz, veya artık şanssızlığa son vermenin zamanı geldi bahanelerine karnımız tok. Herkes aynaya bakacak giydiği formanın kıymetini anlayacak! Unutmadan, artık Hamit'in jübile yapma zamanının geldiğini ifade ederken yeni teknik sorumlu kardeşimiz Hamza Hamzaoğlu'na da gönülden başarılar diliyorum...