Arama

Popüler aramalar

10 kişi de yetti

Abone OlGoogle News

80 dakikadan fazla Alex’siz oynamak neredeyse Fenerbahçe olmaktan çıkmak demek. Bu sezonun özel şartlarında Alex daha da vazgeçilmez. Ama Fenerbahçe orta sahası, saha içindeki teknik direktörleri olmamasına rağmen işi kurtardılar. Caner, kariyer zirvesi yaptı. Onu iyi yapan biraz da Ziegler’in uyumu. Aynı uyum Topuz’la Gökhan arasında da vardı dün. Cristian da Alex’in boşluğunu sürekli doldurmaya çalıştı. Tek eleştirilebilecek isim 2. kırmızı kartın kıyısında dolaşan Emre’ydi. Karabük, Alex atıldıktan sonra şoka giren taraf oldu. Fenerbahçe kendine gelirken onlar kendilerinden geçtiler. Bienvenü yerine biraz daha üst düzey bir santrfor olsaydı karşılarında, ilk yarıda maç kopabilirdi. 2. yarıda biraz uyandılar. Fenerbahçe’nin de derbi yorgunluğu kendini gösterdi. Ancak buna rağmen ev sahibini köşeye sıkıştıramadılar. Karabük hâlâ Emenike’ye endeksli bir takım. O rüyadan uyanamamışlar. Böyle giderse düşme hattında sezonu geçirecek gibiler. Derbiden çıkmış, 5. dakikada komutanını kaybetmiş, başına gelmedik kalmamış Fenerbahçe’ye karşı oyunu hiç domine edemediler. Fenerbahçe ise her gün yeni bir lider çıkartıyor. Krizle başa çıkmayı çok iyi öğrenmişler.

Haberin Devamı

Kıyamete doğru

Haberin Devamı

Ortalıkta dolaşan iddialara göre şike iddianamesi Hırvatistan maçından sonra açıklanacak. Yine aynı iddialara göre bu iddianameyle ligin tamamlanması mümkün değil. 3 takımın hemen düşmesi gerekecek. TFF hemen karar vermek zorunda kalacak. Diğer üç takımın ise durumu son derece tartışmalı. Aslında daha düşük bir ceza almaları gerekecek ama talimatname puan düşürme cezasını içermiyor. Yani 6 takımın durumu kritik ve 6 takım da düşebilir... Herkesin gizliden gizliye konuştuğu bu... Yani muhtemelen ayın 20’si gibi, en kötü Aralık başında Türkiye futbolu daha önce karşılaşmadığı büyük bir kaosa uyanacak. Ve muhtemelen kolay kolay kendimize gelemeyeceğiz. Bizi bu oyuna bağlayan tüm bağlar zayıflayacak. Yıpranacağız. Hem de çok. Büyük bir kavga başlayacak. Yani anlayacağınız futbolun kıyameti kopmak üzere... Bugün yapacak çok bir şey yok. Bir sektör yıkılmak üzere. Ama bu kıyametin ateşini biraz olsun düşürmek mümkün. Hırvatistan’ı elemek zorundayız. Milli takımı oluşturan herbir kişi ayı 11’inde sadece bir maça çıkmayacak. Belki mesleğini kurtarma sınavına girecek. Hırvatistan’ı elemek demek Türk futbolunun nefes alabilmesi için bir sebep demek. Sektörün yaşayabilmesi için bir kalp atışı demek. O gün sahaya çıkacak herbir oyuncu bunu bilerek sahaya çıkmalı. Bu Türk futbol tarihinin en önemli maçı. Çünkü kelimenin gerçek anlamıyla ölüm kalım maçı...

Adale sakatlıkları

2008’de Fatih Terim, daha önce Klinsmann’ın Almanya’da kullandığı fitness ekibini milli takımda istihdam etmişti. Klinsmann ABD’den gelen ekibi 2 yıl boyunca milli takımda kullanmış ve bugünkü Almanya devriminin önemli ayaklarından birini bu oluşturmuştu. Scott Piri milli takımı çalıştırırken Türk sporcusunun neleri eksik yaptığını da güzelce anlatmıştı duymayı isteyenlere. O veya bu sebeple biz o
turnuvada son saniyeye kadar dinç ve kuvvetli bir takım olduk ama çok da sakat verdik. Yarı finale oynayacak adam kalmamıştı. Ve 13 kişiyle sahaya çıkmıştık hatırlarsınız. Şimdi aynı ekip Galatasaray’da görevde. Ve yine art arda adale ve bağ sakatlıkları başgösteriyor Galatasaray’da. Bunun ne kadarı tesadüf,
bilemiyorum.

Haberin Devamı

Şehrimle gurur duyuyorum

Tam 14 bin sporsever izledi WTA final maçını. Bir İstanbullu olmaktan gurur duyduğum günlerden biriydi.
Kalite olunca, çağdaş şartlar olunca insanların seyirci olmaktan kaçmadığını gösterdi bize bu organizasyon. Bu şehirde Olimpiyat da olur demek ki! İstanbul’la gurur duyuyorum.

Seyirci ve taraftar

14 bin medeni insan WTA final maçını dünya satandartlarında seyredebiliyor. Ama 20 km ötede 1600 Fenerbahçe taraftarı rahatça İnönü Stadı’na giremiyor. Orada gerçekten ne olduğunu ise kimse anlatmıyor.
Bir gün önce Beşiktaş taraftarının isyanıyla maça gitme hakkını yeniden kazanan insanlar neden böyle bir olay çıkartsın söylesenize?

Önce bu tavırdan kurtulmak lazım...

Yani taraftarı direkt terörist ilan etme kolaycılığından... Biz bu adamları neden terörize ediyoruz diye soralım
önce... Sonra yalanlardan kurtulalım. “Eski biletlerden turnike bozuldu” gibi bir uydurmacaya inanmamız beklenmiyor herhalde.

Bilet kontrol dış çevrede yapıldı mı onu soralım. Bu kadar insanı bir anda 2 turnikeye sürerseniz olmaz diyelim. İnsanlara medeniyet verelim biraz. Kimse spor teröristi olarak doğmaz. Takımlarını da bunun için sevmez.

Yeter ki bizler onları terörize etmeyelim.