‘’BÜYÜK GALATASARAY TARAFTARI DİKKAT !‘’
Galatasaray Ankaragücü'nü farklı yendi. Skor bu kadar farklı olmasa sıradan bir galibiyet. Zaten Ankaragücü'nün ne yenmeye niyeti vardı, ne de gücü. Aksi bir skor çok garip olurdu.
Maçta Galatasaray ve Galatasaray'ın geleceği açısından önemli bir şey vardı. Abdurahim Albayrak'a yapılan "Transferler nerede" tezaruhatı. Albayrak'ı mevcut Galatasaray şablonu içinde bir yere oturtursunuz, oturmazsınız ama Galatasaray'a gönülden hizmet eden neredeyse tüm vaktini ayıran her zora koşulduğunda karşılıksız koşan Galatasaray'ı seven, her türlü fedakarlığı yapan iyi bir Galatasaraylı ve yöneticidir. Ayrıca Galatasaray taraftarının büyük kısmının sempatisine sahiptir. O nedenle ki o kalıplaşmış etkin Galatasaray gurubu yapı olarak pek hoşlanmasa da hep arkasında olmuşlardır. Albayrak'ın en önemli özelliği bence Galatasaray sevgisinden başka hiç bir beklentisinin olmayışıdır.
Sizce Albayrak mevcut durumda Galatasaray'da ne yapabilir? Öyle bir gücü var mı? yok. Maddi güç yoksa nasıl transfer yapacak. Sonra Galatasaray'da transfer Abdürrahim Albayrak'a mı kaldı?
Hiç alakası yok. Gerçek sebep Albayrak'ın, Fatih Terim'le olan anlaşmazlığı ve aralarının bozuk olması. Fatih Terim Galatasaray'da başkanlığa oynuyor ve kapalı kapılar ardında Galatasaray'ı yönetiyor. Bunu yaparken de kendisine olan büyük tribün desteğini ve taraftarını kullanıyor. Stratejik tabiri ile kalabalıkları arkasına alarak kendini güçlü kılıyor, kılmaya çalışıyor.
Fatih Terim'in her Galatasaraylı gibi, kongre üyesi ve Divan Kurulu üyesi olarak başkan olmak istemesi gayet doğal. Gelir kongrede aday olur, seçilir ve Galatasaray'a hizmetlerini yapmaya devam eder. Ve tüm Galatasaraylı'larda kendisine yönetimde olsun olmasın, istesin, istemesin ona destek olur. Zaten Galatasaraylılığın gereği de budur. Ama bu kongre zamanı olmalı. Bugün Galatasaray'da kimin kulübü yönettiği konusunda ciddi bir tereddüt var. Aslında biraz dikkatli takip eden herkes durumu net görüyor. Her zaman Galatasaray sahibi gibi görünen hep aynı isimlerde hem Türk futbolunun mevcut durumu hem de Galatasaray aşikar olan durumu nedeni ile köşelerinde mevcut durumu seyir ediyorlar.
Bugün maalesef kulüp başkanlarının varlıklarını sürdürebilmek için tek yol futbol takımını şampiyon yapmak. O nedenle gücü olsun olmasın seslerini çıkarıp, kulüp için gerekli kararları alamıyorlar.
Türkiye'nin en büyük kulübünün antrenörü 10 maçtır takımın başında yok. Kimse bir şey diyemiyor, tribünler transferde en son söz sahibi olacak Albayrak'a alehte tezahürat yapıyor?
Sanki tek konu transfermiş gibi, Galatasaray'da çok büyük maddi sıkıntılar içinde olduğu zaman, çok daha mütevazi oyuncularla şampiyon oldu.
Galatasaray Türk futbolu için çok önemlidir. Sırf bu yönetim tarzı ve bu tip sportif yönetimle bağdaşmayan uygulamalar nedeni ile ezeli rakibimizin sadece sportif açıdan değil itibar olarak yaşadıkları daha hafızalarda taze dururken, Galatasaray'da daha önce hiç görünmeyen bu durum maalesef aynı şeylerin yaşanacağının ayak seslerini anımsatıyor.
Fatih Terim Galatasaray ve Galatasaraylı'lar için önemlidir ve kazandırdığı sportif başarılardan ötürü saygındır. Ama bu olanlar görünen o ki böyle şeyleri daha sık yaşacağız Galatasaray'a fayda değil zarar getirir. Fatih Terim Galatasaraylı'lar için İmparator olabilir ama asıl hedef Galatasaray'ı büyük bir sportif İmparatorluk yapmaktır.
Eğer Fatih hocanın niyeti buysa ki hakkıdır, kongreyi beklesin, projelerini anlatsın orada başkan olsun ve yapsın. Taraftarın kendisine olan sempatisini ve sevgisini bunun için örtülü olarak kullanmasın. Bu Galatasaray'a fayda getirmez, Tüm taraftarın göz bebeği olan Galatasaray'a zarar verir ve hepimizi çok üzer,
‘’Utanıyorum‘’
Utanıyorum,
3 yıldan sonra stada maça gittim.
Tabii ki bu takıma gönül vermiş bir taraftar olarak güzel bir maç seyredip takımın galibiyetini alkışlamak ve gururla stattan ayrılmak umudumdu.
Maç başlamadan GS futbol takımının antrenörünü mafya lideri kostümü koreografisini hayretle ve üzülerek seyrettim. Hiç GS kültürü ve yapısı ile bağdaşmayan bir şey.
Yutkundum maçı seyretmeye başladım.
Maçın ilk yarısının ortasında bir taraftarın ölüm haberi geldi.
İkinci yarı başladı, bir anons yapılmaz mı? Bir saygı alkışı veya maç sonuna kadar tezahürat yapılmaması. Tribünlerden en ufak bir tepki yok, sanki hiçbir şey olmamış gibi devam.
Maç bitiyor kabus başlıyor, o sahadaki görüntüler, GS futbol takımı teknik heyeti racon kesiyor. Tam başlangıçtaki koreografiye uygun.
Sonra GS teknik direktörünün TV'de kontrolden çıkmış konuşmaları.
Galatasaray yönetimi derhal toplanarak, bu teknik heyeti görevden almalıdır. Hiçbir şey GS etiği, kültürü ve değerlerinden önemli değildir.
Böyle giderse toplumda GS’ye antipati duyan sayısı her geçen gün artacaktır.
O kazanmak için çaba harcadığımız kupalardan müzemizde onlarca var, daha onlarcası da olacak ama değerlerimiz yok olursa onu bir daha yerine koyamayız.
Artık GS her seferinde yeni başkanın koltukta kalmak için Fatih Terim’i her koşulda göreve getirme alışkanlığından kurtulmalıdır.
Aklı başında, duyarlı hiçbir GS seyircisinin dün olanları kabul etmesi mümkün değil.
Başkandan cesur olmasını ve her şeyden önce GS’ye zarar veren ve buna neden olan kişilerle ilgili gerekli adımları atmasını bekliyoruz.
Yenilirsek bir kere üzülürüz, ama GS’nin değerlerini kaybedersek her gün üzülürüz.