Beyaz sayfa...

Haberin Devamı ›
Polat, TFF ile yaşanan gerginliğe değinmiş ve “Kavga etmeye niyetimiz yok. Ama federasyon da Türk futbolunu yönetirken kanun ve kurallara uymalı, her kulübe eşit mesafede durmalı. Genç bir arkadaşımız federasyonun başında. Artık tecrübe kazanmıştır. Dilerim beyaz sayfa açar öyle devam ederiz” demiş. “Bizi dinlemek ve telkinlerimizi duymak zorundalar” diye de eklemiş. Yani, önce “Kavga etmeye niyetimiz yok” diyerek, doğru başladığı söylemi yine yanlış bitirmiş!
Ne demektir ‘telkin?’ Fikrini kabul ettirmeye çabalama, düşündüğünü aşılama. ‘Dinlemek’ de ‘biat’ etmekle eş anlamlı zannedilir zaten. İşte o zaman bulanık zihinlerde ve kısmi çalışan beyinlerde, TFF biat ve telkin yöntemiyle uygulama yapıyor zannedilir ve ortalık kirletilir!
Polat; TFF’nin biat, telkin türü kültürlerden arındığını ve kuralları uyguladığını vurgulamalıydı. Çağdaş Türkiye’nin gereksinimi, çağdaş yöntemler ve açık yüreklilik olmalı. TFF bu gerekliliği başardı.
Özgener’in genç bir arkadaş olduğu gerçek de, 90’lı yılların başında, Polat henüz yöneticiyken, Özgener Altay Kulüp Başkanıydı. Sakin ve soğukkanlı duruşundaki neden, oldukça deneyimli olması ve ekibinin de aynı meziyetleri taşıması. Yeni TFF yapısı, geçmiş zaman modellerine pek benzemez yani! Bu nedenle söylemlerini dikkatle hazırlamalı ve cümlelerini özenle seçmeli Galatasaray Başkanı. Camianın geleneksel ciddiyeti ve sorumluluğu da, zaten böylesini gerektirir.
Sezon boyunca ligi, TFF ve MHK’yı sıvamaya, bulamaya çalışanlar, son düdükle ‘dut yutmuş bülbül’ oldu. Elbette hakem hataları, uygulama yanlışları, hak kayıpları oldu. Oldu da infaz, komplo, hainlik, kelle koparma ya da koruma gibi aşağılık işler olmadı. Olmayınca da hiç kimseden ‘gık’ çıkmadı, çıkamadı.
Hafta ortası Özgener ve arkadaşlarının basın toplantısına, provokasyon senaristlerinin toplu halde gelerek ya sorgulama ya da özür dileme gibi, mertçe bir davranış biçimi örnekleyeceklerini düşündüm. Yanılmışım.
Kontrplanlar (!) bu sene tutmadı, seneye de tutmaz inşallah. Futbolumuzun selameti aşkına...