Karışık konular

Haberin Devamı ›
Futbolumuzdaki kavram karmaşası, karışık konulara yönlendirildi. Mesela Galatasaray! Avrupa’ya açılan pencere olan bir yapıda olmaması gereken ne varsa yaşandı. Toplum rahatsızlığı işte! Birlik içinde gibi gözükenler dahi, aslında birbirini yer. Bahanesi de kurum menfaatleridir. Oysa aslı, çağdaşlık gereklerini kabullenmeme tutkusu.Galatasaray’ın çöküntü yaşamasının birinci nedeni Canaydın ve ekibinin uzay çağında, buharlı tren aşkı olmalı. Çabukluk, doğru yönlenme, tempo, akıllı seçim yetisi gibi sadece futbolcuda bulunması gerek zannedilen değerler, yöneticilerde de bulunması şart gereklilikler. Ama aksine kulis bilen, politikadan anlayan, seçim uzmanı(!) popülistler tepe yerdeler. Bu yetenekler(!) ön plandaysa ne olacak? Yaşanan futbol dramlarına şahit olunacak. Geçmişin cebinden harcayan, kulübünü mal mülk sahibi edenleri gitti. Şimdi gelirleri hovardaca saçan, üzerine de akıl almaz borçları miras(!) bırakan şöhretizm tutkunları geldi. Kader mi bu? Evet. Ülke birimleri vatanı değil, güzel atanı seven delege kafasına bırakıldıkça, çözüm yok. Sağlıklı gelişim şansı da.Galatasaray olası şampiyonluğu kaçırıp, ancak UEFA yarışı şansını yakaladı. Bu tespiti, bu köşede aylar önce okudunuz. O gün işaret ettiğim olasılığı, iş başındakiler göremedi! Battal yönetim tarzı nedeniyle mi? Gerets’in olmayacağını ne zaman söyledim? Geçen sezon şampiyon olunduğu gün. Elindeki kadroyu doğru değerlendirip, ideal isimleri bir kez bile aynı anda oynatmayı beceremeyen Belçikalı, ikinci senesinde daha da beterini yaptı. Göremediler.Kulüp kasasında farelerin dolaşması, malın mülkün satılması facialarına neden olanlar, kabahatlerinden kişisel olarak sorumlu olmadıkça vaziyet düzelmez. Bu gerekliliğin son örneği, belini düzeltme şansı bulan Galatasaray’ın başına gelenler olmalı. Dikkat ediniz! Olaylar ertesi, kulüp taraftarları ve camiayı itidale davet etmesi gereken eski suçlular, ilk iş olarak Canaydın’ı istifaya çağırdılar. Etik mi bu? Gazetelerdeki demeçleri anımsayınız.Bu arada üç özel insana seslenmek isterim. Kaptan Ümit Özat’a Köln’de başarılar. İyi bildiğim futbol ve adamlık değerlerinin Almanya’da da tavan yapmasını dilerim. Tuncay! Fenerbahçe’de kalman en doğrusu diye düşünüyor, Aydın Örs şaheserini sevinçle izlerken, başarılarınızın devamı gelecek inanıyorum. Tanrı doğruları korur...