Arama

Popüler aramalar

Katılsak da, katılmasak da!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Terim ve Güneş gibi, Abdullah Avcı da milli bonus olarak kabullenilmeli elbette. Oynanan futbol değerleri ortada. Hele hele Avcı kriterleri daha da gelişip, yerleştikçe ekibimiz ürünü futbol lezzeti tadından yenmez. Teknik adamlarımız ‘Güneş ve Terim sonrası acaba ne olur?’ sorusu da cevabını bulmuştur, bence. Güneş ve Terim kalitesi ‘eşvizyonları’ futbol gündeminde.

Cevabı bulunmakta zorlanılan en önemli konulardan biri de, TFF başkanlık makamı galiba! Önceki gün, HaberTürk gazetesi Adnan Polat TFF başkanlığı için düşünülüyor gibilerinden bir haber yapmıştı. İster istemez aklıma geldi, ‘arkadaş kulüplerindeki başkanlık döneminde başarısızlığın adeta kitabını yazanların, eğitim kursu yeri acaba federasyon mevkii mi?’

10 yıl nasıl çabuk geçmiş? Anılarıma döndüm şöyle bir. Kore-Japonya ve tarih yazılan, Ulusoy’lu, Güneş’li Dünya 3.’lük sevinci günleri. Ardında mekanı cennet olsun Hasan Doğanlı, Terim’li Avrupa Şampiyonası yarı finali. Ne kadar güzel günler, ne yaşanası sevinçlerdi tüm milletimizle. Benzer sevinçlerin işaret fişeklerini yepyeni çocuklarımız ve Avcı hocamız da, semaya doğru göndermiş, ışığı milletimizin görmesi sağlanmıştır.

Galatasaray’da doğru yönetim örneklerini futbolumuza sunan, Ünal Aysal ve ekibinin başarılarını, büyük keyifle izliyor camia. Teknik kadro ve futbolcularınız ne denli başarılı olsalar da, yönetim modelinin zirvelere yönlenmeyi mecburi kılan faktörleri de ortada!

Uzun lafın kısası, Türk futbolu en başarılı günleri diplomasına haiz bir başkan modeli ve Haluk Ulusoy varsa, başarısı (!) kanıtlı farklı kimliklerle uğraşmak ve kamuoyu önüne sürmeye çalışmak, Sn. Süleyman Demirel’in deyimiyle ‘abesle iştigal’ den ötesi değildir bence.

Türk futbolunun uluslararası platformlarda tekrar başarılara doğru yönlenme sürecinin mimarı olabilecek deneyim ve yaşanmış sevinçler döneminin, başarılı imzası Haluk Ulusoy’un ikna edilerek yeniden futbolumuza kazandırılması zamanı gelmiş, belki de geçmek üzeredir bence.

Katılsak da, katılmasak da!