Kutlarım...

Haberin Devamı ›
Kim ne derse desin Galatasaray Başkanı Ünal Aysal, bence son derece doğru bir duruş sergiliyor. Şike olayı hakkındaki kanaati ve net söylemlerinden, Candan Erçetin konserinin iptaline kadar... Kimileri beğenir, kimileri de beğenmez ama ben beğenenlerdenim. Kendisini kutlarım. Evet bu ateş üfleyerek söndürülemez. Daha da yoğunlaşması sağlanır sadece. Uzun yıllardır futbolun içindekilerin bildiği ama dile getiremediğini, söyleyiverdi Aysal! İnşallah doğru söylemi sonrası maruz kaldığı salvolar nedeniyle bezmez ve her daim aynı değer kriterlerinde kalır, Galatasaray Başkanı. Çünkü Türk Futbolu’nun önemli ihtiyaçlarından biridir, örneklediği duruş.
Hatırlar mısınız bilmem? 2008 Ocak ayında Fanatik’te bir haber çıkmıştı ‘Antalya’dan pis kokular’ diye. O dönemde devre arası kampları nedeniyle orada bulunuyor ve turnuva hazırlık müsabakalarını izliyordum. Kim olduğunu bilmediğim birkaç şahıs da karşılaşmalardan bir gün önce ertesi günün turnuva müsabakalarının sonuçlarını, skor dahil elden ele paylaşıyor ve yurdun dört köşesindeki İddaa tutkunlarının paralarını kibarca(!) gasp ediyordu! 3-4 günlük takibim ve iyiden iyiye emin olmam sonrası sonrası Necil Ülgen’i aradım ve durumu yansıttım. Genel Yayın Yönetmenim Ülgen ‘Derhal haberi hazırla ve gönder’ dedi. Ertesi sabah vaziyeti Fanatik’te okuyan Bekir Yunus Uçar aradı ve ‘Oğuz Abi çok teşekkürler, Antalya’ya hemen iki müfettiş gönderdim’ dedi. Sonrasının çorap söküğünü biliyorsunuz zaten.
O günlerde oldukça tepki aldım. Kimi ‘Nasıl cesaret ettin?’ diye sordu, kimi de ‘Ne lüzumu vardı, kulüpler otel masrafını çıkartıyordu’ dedi.
Kandırılan insanların durumunu düşünenin pek olmadığı bir ortama çanak tutanların bolca bulunduğu bir platformun içindeydik yani. Oysa şunu bilmek lazım! Bu tribünlerde içeride harbi mücadele edildiğini zannederek, heyecandan terk-i dünya edenler var. Sormaz mı Yüce Yaradan bunun hesabını? Meselelere üfleyerek daha da harlanmasına katkı değil, söndürülmesini temin olmalı önceliğimiz.
‘Kanları yerde kalmayacak’ ve benzeri cart curt sedaları içinde, ‘Kınalı Kuzularımız’ kalleşçe saldırılara maruz kalıyor. Bence cartın-curtun bittiği yerdeyiz. Devlet şike olaylarındaki titiz takibini, bölücü hainler için de sergilemeli. Bunca teknoloji ve olanağa rağmen güpe gündüz vatandaşlarımız kaçırılıp, askerimiz, polisimiz hunharca katlediliyorsa; bunun adı istihbarat zafiyetidir ve mutlaka giderilmelidir.