Arama

Popüler aramalar

Okudunuz mu?

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Satır aralarında değil, net ifade edilen transfer yöntemlerini okudunuz mu? Aslında sizin veya benim okumuş olmam çok şey ifade etmez! Konunun esas muhatapları okumalı, Sergen ve Hakan’ın işaretlediklerinin açılımını yapmalı. İhtiyaç var çünkü. Bir değil, iki değil, transferlerin neredeyse tamamında hata varsa... ‘Nedenler’ bulunmalı, sorun çözülmeli.

Türkiye’de insanlar kandırılıyor. Aslında büyük bir kesim de elinde tuzlukla salatalığa koşandan ya da parmağı ucunda bir tutam süt görünce kendini mandıra sahibi zannedenden farksız. Transfer fırfırına kapılmış uçuyorlar, kötü bahtları rüzgârı eşliğinde... Neden her daim kötü baht? Soruşturma ilkesi yoksa, araştırılmadan her icraata ‘he’ deniliyorsa ve iş başında olan herkes bu defonun farkındaysa... ‘Durumu’ da canı nasıl isterse öyle güdüyorsa! Belki de az bile yapıyorlar. Bakar mısınız? Türkiye henüz yerinde, Galatasaray yerinde... Fenerbahçe, Beşiktaş da öyle... Batamıyorlar bir türlü! Şükür sormuş ‘Neden tüm transferler, yurt dışında bitiriliyor?’ diye... Doğru valla! Neden yurt dışında bitiriliyor? Derler mesela... ‘Kimseye söylemez ve dışarda bitirirsek ucuza bitiriliyor!’ Bu nasıl ucuza bitirilmekse, ülkemize gelen yabancı bir daha futbol oynamaya bile lüzum görmüyor... Ailesi, sülalesi, kabilesi külliyen dededen toruna geleceği garantide üstelik! Üzerine de Türkiye ‘matluba muvaffık ülke statüsünde değil’ diye dışarıdan ateş ediyor. Sonra bakıyorsunuz aynı şerefli, memlekette menajer olarak iş tutuyor... Üstelik geçmişte küfrettikleriyle!
Nasıl bir elma şekeri bu?

Galatasaray’a çok sıfırlı bonservisle geldiği iddia edilen sporcuların, sıfırları önünde rakam yokmuş gibi anladım ben. Çünkü sıfırın önünde rakam varsa önemli, yoksa değersiz olur. Sanırım futbolumuzda çözülemeyen problemlerden biri de budur. Sıfır önü ya da ardı. 2 trilyon alacağını silip, 0 maliyetle Galatasaray’a gelen bir futbolcuya, gece Çin lokantasında, japon işi bir menajerlik operasyonu yapılmış ve maliyet çıkarılmış mesela... Bir bilen, bir başka bilene söylüyordu duydum! Neyse siz Hakan ve Sergen’i okudunuz mu? Mutlaka okuyun, ufkunuz açılır... Belki de futbolumuzun bahtı açılır!

Devam çocuklar...