Arama

Popüler aramalar

Üst makamlar!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

İktidar sporun tüm birimlerini iğdiş etmiş, en az 20 sene geri gidilmiştir. Hangi spor branşına baksanız skandal diz boyu. Vaziyetin bu hale gelmesinde basiretsiz yöneticilerin en büyük pay sahibi olduğunu söylemeliyim. Görevini sadece kendi ikbali için yapan kimlikler, önce kurumlarına sonra yurtlarına onarımı imkansız zararlar verir. Türkiye’nin dramı budur. Ehliyetsiz ama üst makamdan kartvizit sahipleri iş başında. Bilgisiz, deneyimsiz, yetersizlerin icraatına ‘Dur’ diyecek sağlam yürekler çıkmadıkça, işaret üst makamlardan gelecek ve sistem yürüyecek. Sonunda da bulunamayacak!Özhan Canaydın son derece kurnazca hazırlanmış bilimum takiyye taktiklerinin sarmalına girdi diye düşünüyorum. Kulüpler Birliği Başkanlığı! Hasan Doğan’ın taktik ustalıkla, kendisini federasyon oluşumunda sağlama alacak bir yapıyı oluşturması, faturası zaman içinde Canaydın’a ve dolayısıyla Galatasaray’a çıkacaktır.Hasan Doğan’ı güç haline getiren ne? ‘Beyefendi’ye yakınlığı. Başka? Futbol platformunda yok da, ötekileri bilmem. Ayrıca kendisini çok seven bir kısım medya, çok dürüst olduğunu da gündeme getiriyor. O konuda asla şüphem yok. Yok ama koskoca futbol dünyamızda hiç mi dürüst adam yok da sadece dürüst olma kriteri ön plana çıkarılıp ve çıkarılabilip Doğan vazgeçilemez oluyor. Bu Doğan standardı, futbolla ilgiliyim diyen herkes için bir utanç vesilesi olmalı.Hiç kimse Ankara’daki seçimin normal bir seçim olacağını ve delegelerin özgürce oylarını kullanacağını zannetmesin. Atay Aktuğ çok düşünülmesi gereken sözleri kamuoyuna sunmuştur. Bir çok kulüp spor çatısını değiştirip, siyaset brandası altına girmekte. Bu ne demek? Bir başka sert rüzgarda branda uçar gider demek! İşte o zaman yağmur, dolu, kar, buz binanın içine dolar ve herkes zarar görür.Levent Bıçakcı’nın yaşadığı dram, herkes için yeterli ders olmalıydı. Olmadı. Bugün çırpındığı yerde yarın kesinlikle bir başkası olacak. Yine siyasetin işaret edip tepe noktalara taşıdığı birisi. Türk futbolunun başına gelenler sadece Bıçakcı’ya fatura edildi. Oysa gerçek bu değil ki. Orada bir yönetim kurulu, profesyoneller ve diğer kurullar vardı. Disiplin, tahkim, MHK gibi... Oralarda bulunanlar sütten çıkmış ak kaşık, Başkan’ın durumu karışık! Böyle şey olur mu? Bıçakcı başına gelenleri açıkça anlatıp, ortamı aydınlatmak zorundayken debelendikçe debeleniyor ve gittikçe batıyor. Futbolumuz da batıyor ama kimin umrunda? Koltuk davası herkesin gözünü karartmış.Ahlaksızlıkla işaret edilen futbol dünyamız, aklanmak zorunda ama bunun siyaset pençesinde olamayacağı son dönemde belirlenmiştir. Yine aynı oyuna gelmemek gerek.