Ya da!

Haberin Devamı ›
Hannibal! Gebze’den her geçtiğimde, yol kenarındaki tabela dikkatimi çeker ‘Hannibal’ın mezarına gider.’ İşaret edilen yol. Olağanüstü savaş taktikleri günümüzde dahi askeri akademilerde ders olarak okutulan bir liderin yattığı ağaçlar arasında bir avuç toprak. Hannibal büyük askeri zaferler kazandı, savaş taktikleri günümüze kadar taşındı. Böylesi başarı sadece planlama değil, üstün bir hayal gücü ve olağanüstü tutkunun eseri olmalıydı.
‘Ya bir yol bulacağız, ya da bir yol açacağız!’ Alp dağlarında geçişlerine engel olan kayayı gördüğünde, çaresizce dönmeyi düşünen komutanlarına önerdiği, tarihe geçen önerisidir ‘Ya bulacağız, ya da bir yol açacağız!’ İnter karşısındaki Galatasaray’ı izlerken mazinin İtalyan gecesine döndüm bir an! Hani o ASY’de Milan karşısında ki olağanüstü geceye.
Son dakikalarda Milan Şampiyonlar Ligi’ne gidiyordu. Sonra UEFA Kupasına gider gibi oldu. Müsabaka bittiğinde de, hiçbir yere gidemedi ve Galatasaray yoluna devam etti. UEFA zaferi yol açılmıştı Cim Bom için. O gece yolun hem açılıp, hem de çarenin bulunduğu gecedir bence.
Anılarımı tazelediğimde, Terim’in son dakikalardaki değişiklerini hatırlarım. Hannibal’ın ekşi sirkeyle kayaları eritmesi benzeri, operasyon olmuştu. ‘Bu da ne?’ türü mırıltılar çokçaydı basın tribününde. Ama olmuş ve dev Milan eriyip gitmişti! İnter müsabakasında o zafer gecelerinin tekrar yaşanacağı umuduna kapıldım gittim. Sanırım yalnız da değilim.
Amansız bir Fatih Terim yandaşı veya karşıtı olmadım asla. Uzun yıllardır süregelen yarenliğimizde, duyması gerekenleri, ya duymuş ya da okumuştur. Bu nedenle henüz sezonun başında rahatlıkla söyleyebilirim ki ‘Terim amacını tespit etmiş, planlamasını yapmış ve büyük projelerle kendisini ve ekibini ateşlemiş vaziyette. Hırsı, bilgisi, deneyimleri sporcularına tamamen yansıdığında ise yıllardır hasret kalınan, Galatasaray tavrı ve tarzı ASY Arena’ya dönecektir. Fatih Terim ve ekibinin baş kaldırısı beni böyle düşündürdü pazar gecesi... Anladım ki ya bir yol açacak, ya da bulacaklar.