Yılmaz ve Yılmaz

Haberin Devamı ›
Ancak Braga maçından sonra ekrana gelen 15 saniyelik görüntüsü UEFA’yı kaldırdığı andaki rahatlama, başarıyı kucaklama ve mutluluğuna yakındı. Braga’da önce yumruklarını sıktı, sonra ellerini dizine koyarak hafiften çömeldi. En sonunda da kafasını tutarak görüntüsünü sonlandırdı. Beni en çok etkileyen “Kafam patlayacaktı en azından” jestidir. Maç sonrası röportajında zaten hayatında en fazla yorulduğu maçlardan biri olduğunu açık yüreklilikle belirtti. Bence Braga maçı kafasında kurduğu akış açısından en fazla belirsizliği yaşadığı maçtır. Terim buna da vurgu yaptı. İyi oynanmayan bir ilk yarı, mağlup Galatasaray, galip Cluj ve sakat Muslera gibi her biri tek başına teknik direktörlük beceri ve zekası getiren olguların üstesinden gelerek neden bu ülkenin gelmiş geçmiş en iyi hocası olduğunu kanıtladı. Braga deplasmanı işine yoğunlaşan bir Fatih Terim’in aşamayacağı sorun olamayacağını gösterdi. Galatasaray’ın yerel performansı büyük ölçüde Terim’e bağlıdır.
Braga önünde çıkarılacak bir başka ders ise Burak Yılmaz’ın futbolculuk ve golcülüğü konusundaki manasız-geçersiz tartışmayı bitirmesidir. Burak’a söz söyleyenler futbolu bilmiyorlar. Attığı altı golün hepsi birbirinden zor gollerdi. Burak artık Metin Oktay, Tanju Çolak, Hakan Şükür gibi büyük Galatasaray santrforları arasındaki seçkin yerini almıştır. Aydın Yılmaz ise attığı tarihi gollere birini daha ekledi. Konya ve Beşiktaş’tan sonra Braga’ya attığı golle kendisine sabreden Terim’e borcunu ödedi. Aydın kimsenin kendisine kızamayacağı konuma yükselmiştir. Rehavete kapılmaması durumunda ilk 11 oyuncusu bile olup, sıfır katkılı Hamit’i kulübe oyuncusuna dönüştürebilir.
Selçuk ve Melo’nun geçen sezonki seviyelerine gelmesi durumunda Galatasaray tur atlayabilir.