Arama

Popüler aramalar

Beşiktaş böyle kurtulur!

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Hemen adını koyalım, Beşiktaş büyük takım hiçbir şey olmaz. Şu anki dibe vurmuşluk; içinden çıkılmaz hal değil. Zaten bundan kötüsü de olmaz bir daha! Başkan ve yönetimin bu durumu aşması da öyle zor değil. Sadece iki konuda doğru hareket edecek. Önce, kulüp ve takım buraya nasıl getirildi... Ardından da bundan sonra izlenecek yol haritası. Hepsi bu.

Şimdi ilkinden başlayıp bunları biraz açalım. Takımı bu hale getiren yönetim anlayışıdır. Her sezon on kişi gelsin, on beş kişi gitsin. Her gidenden zarar edilsin. Gelenlere inanılmaz yüksek rakamlar verilsin. Sonra yanlış hoca tercihleri. Rıza Çalımbay hariç hepsi yıldız istedi. Bütçeyi aştırdı. Son dönemde ise Robinho olayı vardı. Guti ve Quaresma için yapılan törende taraftar da daha fazlasını istedi.

Futbolda dün yok. Ancak Fikret Orman’ın geçmişten dersler alması gerekiyor. Belli ki ilk hamlede alınmamış. Bu takım zaten Tayfur Havutçu’nun. Yapılan transferler, sistem, hazırlık kampı her şeyin içinde Tayfur hoca var. Göreve gelir gelmez, yeni bir şey gibi ortaya attılar. Sahaya indirdiler. Bilerek ya da bilmeyerek en büyük kötülüğü genç çalıştırıcıya yaptılar. Oysa Orman ile birlikte, Cem Bilge, Ahmet Kavalcı ve yönetime özel durumu dolayısı ile girmemesine rağmen Muzaffer Nasıroğlu gibi tecrübeli isimler mevcut.

Tayfur sahaya inmesin
İlklerin takımı olan Beşiktaş, İngiliz sistemini getirmeli. Tayfur Havutçu iki yabancı dil bilen, görünümü, kişiliği ile öne çıkan son derece karakterli biri. Bu yönde ne yazsak bitmez. Genel menacer yapın, olup bitsin. Takımın başına kim gelirse gelsin, ona bağlı olsun. Ümraniye’nin başkan ve yönetime karşı sorumlu tek yetkilisi. En iyi yapacağı iş budur.

Şöyle bakalım. Real Madrid, Manchester United, Chelsea, Bayern Münih gibi kulüpler, yıldızlar gelip geçiyor. Peki bu takımlar neden futbolu bırakan birini alıp takımın başına koymuyor. O iş başka, bu iş başka da ondan. Bir Barcelona örneği var, o da uzay takımı zaten. Fark etmiyor.

Peki takımın başına kim geçecek. Bu yönde isim önemli değil. Oyuncu kenara baktığında çekinecek. Hocanın gözünden anlayacak. Kılını bile kıpırdatamayacak. Derbide gördük. Elmander centilmenlik gereği topu taca mı, rakibe mi atacağını bile Terim’e bakarak karar veriyor. Diyeceksiniz ki, böyle biri Tayfur’un altında çalışır mı? İşi o, çalışacak. Sadece idman ve maçlarda yani teknik konularda tam ve tek yetkili olacak. Bu yapılmazsa, başkan kendi ipini kendi çekmiş olur!

Transfer...
Bakıyoruz her yönetici bir şekilde transferden bahsediyor. Aynı yanlışlık içindeler. Yönetim transfer yapmaz. Hocaya sorar. İstenilen listedeki isimlerden en uygun olanını alır. Şimdiye kadar tersi yapıldı sonuç ortada. Şu da kesin; Quaresma, Simao, Holosko, Sidnei, Alves, Almeida, Aurelio artık bu takıma bir şey veremez. Çok daha genç, başarıya aç yerli yabancı isimler olmalı.

Tek suçlu Göçek mi!
Hüseyin Göçek ve yardımcısı Baki Tuncay Akkın net ve açık ofsayttan golü verdi. Bekledik ki Terim maçın ardından bunu itiraf etsin. Aleyhine olsa, kıyameti koparırdı. Sus-pus oldu nedense! Beşiktaş da etkisiz kaldı. Bir lafımız da ligde son anda kalan Karabük önünde gereksiz yere atılan Egemen ve Almeida, en az hakemler kadar suçlu ve sorumlu değil mi! Asıl Beşiktaşlı ruhu ile oynayıp, derbide atılan Hilbert’indir!

Kartal ayağa kalkar
Bunları yapmak zor değil. Ana hatlar böyle. Elbette ayrıntılar da çok önemli. Beşiktaş oluşturulacak kadro yapısı ile adına yakışır şekilde yeni sezonda toparlanıp dimdik ayağa kalkar. Bundan en küçük şüphem yok. Artık top başkan Orman ve ekibinde. Destek olup, bekleyip göreceğiz.