Arama

Popüler aramalar

Celal Kolot

Abone OlGoogle News
Haberin Devamı

Ancak Beşiktaş’ta futbolda yaşanan büyük çalkantılar, şube sorumlusu Celal Kolot’u bu istisnanın dışına itti! Yıldırım Demirören, ilke imza atıp futbol şubesini kapamıştı. Özellikle Süleyman Seba ve Serdar Bilgili dönemlerinde olduğu gibi, futbolun başındaki isim sürekli ön planda olduğu için, hakkındaki eleştirilerde aynı ölçüde oluyordu. Ancak Kolot, başkana geri adım attırdı. “2 milyon dolar veririm, ama futbol şube sorumlusu olurum” deyip yönetime girdi. Bu bir yönetim tarzıdır ve sadece yönetenleri bağlar.Kolot, önce İcra Kurulu’nda fırtına estirdi. Biraz da argo konuşarak, “Herkes eşini, dostunu, kızını, yeğenini uzak-yakın akrabası kim varsa kulübe doldurmuş” diyerek rest çekti. Ardından Konya’da boş kağıda imza atıp, “İstifamı siz yazın” diye başkana uzattı. Tigana ve transferler konusunda yönetimi yerden yere vurdu. Ancak işin başına geçince çark etti. İcra Kurulu’ndaki haklı çıkışının arkasında duramadı. Konya’dan İstanbul’a dönüşte, “Şimdiye kadar 1 milyon dolar verdin. Bunu hemen ödeyelim, yönetimden ayrıl” talebi karşısında, özür dileyip yanlış anlaşılmaktan bahsetti.Kolot esas işi olan futbolda ise, medyaya konuşma dışında tek icraat yapmadı. Aslında yapamadı. Çünkü Tigana, “Takımın tek patronu benim” diye kestirip attı. Bakmayın Kolot’un, ikide bir Ümraniye’de göründüğüne... Objektiflerin önüne çıkıp görüntü verdikten sonra işinin başına döndü. Birkaç kelime, takım kaptanları ve menacer Ali Gültiken ile konuşmaktan öte gidemedi. Beşiktaş’ta öyle bir yapı oluşmuş ki, başkandan başka hiç kimse hocanın yüzüne karşı laf edemiyor. Medya önünde atıp tutanlar, yüzyüze gelince süt dökmüş kediye dönüyor! Tüm bu olup bitenler oyuncuların gözü önünde gerçekleştiği için de, yönetim takım üstünde etkili olamıyor.Futbol şube sorumlusu, o takımın en tepesindeki insan demektir. Teknik direktör, menacer, ismi her ne olursa olsun... Dünyanın en ünlü oyuncusu da olsa, sonuçta patron yönetimdir. Eğer burada sözün geçmeyip, etkinliğin yoksa; ya gerçekten bırakıp gidersin ya da layıkı ile görevini yaparsın. Kolot, aslında futbolu çok iyi bilen biri. Doğru bildiğinde babasını tanımaz bir yapıda. Ancak ne hikmetse, iş başa düşünce tam tersi görüntü içinde. Bu tarz hem kendisi, hem de Beşiktaş için felaket senaryoları yazdırır. Tam da takımın en çok ihtiyacı olduğu günümüzde, Kolot’un şapkasını önüne koyup ipleri eline alması lazım. Yoksa elinden alırlar, boşta kalır!