Arama

Popüler aramalar

Hesapta hiç yoktu

Beşiktaş, kamp bölgesi uygun olmasa da, mükemmel bir çalışma ortamı bulmuştu. Serdal Adalı başkanlığında yönetim, Tayfur Havutçu yönetiminde teknik ekip ve tüm oyuncular tek hedefte buluşmuşlardı: Takım ruhu. Yıllar sonra ilk kez böyle bir atmosfere şahitlik ettik. Bunu büyük önem taşıyan 100’ncü yıldaki şampiyonluk öncesi yaşamıştık. O günlere gittik. Başkan kampa gelip, döndü. Kalmadı. Mükemmeliyeti gördü ve pazartesi günü barbekü partisinde bir aradaydık. Anlatılmaz, yaşanması gereken anlardı. Ve aynı gün Adalı, Havutçu ve protokol müdürü Ahmet Ateş İstanbul’a döndüler. Ertesi gün ki maça yetişmekti niyetleri. Rahattılar. Kendilerinden emin. Öyle ki, emniyete gittiler aynı gece. Ama geri çevrildiler! ‘Gidin dinlenin, yarın sabah gelirsiniz’ denilerek, söylenini yaptılar. Ardından Özel yetkili savcı Mehmet Berk’in makamında futbol konuştular. Sorgu esnasında İbrahim Akın ile İskender Alan’ın ifadeleri gelinceye kadar.

Haberin Devamı

Tayfur hoca her iki oyuncuyu istemiş. Adalı da menajeri ile diyaloğa girmişti. Yani her kulübün yaptığı gibi. Ama bu süreç kendilerini Zell Am See’deki maça değil, Metris’e sürükledi.

Haberin Devamı

İşte ne olduysa ondan sonra oldu. Yerli-yabancı oyuncular resmen çöktü. Dün yapılan toplantılar, açıklamalar tatmin etmedi. Takım bir anda ters yüz oldu. Geriye son umut kaldı. Yüksek mahkemeye yapılacak itiraz...
Guti, Rüştü, Toraman... Takım arkadaşları adına, ‘Kalbimiz Metris’de’ dediler. Çok şey daha vardı söyleyecekleri. Gözlerinden belliydi. Ama demediler!

Ortak hedefe kilitlenen takımın en önemli iki ismi, hiç de hak etmedikleri görüntüler eşliğinde tutuklandı. Kamp darmadığın oldu. Beşiktaş sevdasını yüreğinde yaşayanlar şaşkın. Ama şunu biliyorlar, bu aşka kimse kelepçe vuramaz. Dışarda ki bu haykırışa içerden de o meşhur türkü...

Şu Metris’in önü; bir uzun alan,
Bir tek seni sevdim, gerisi yalan.

Yazarın Diğer Yazıları
Tümü