İşin sırrı kasada

Haberin Devamı ›
...Geçen sezon ödemelerde yaşanan sıkıntı, daha sonraları krize dönüştü. Önce yerliler haklı olarak tepki koyduk. Bizim ödemelerimiz gecikiyor, yabancılar ve teknik heyet gününde alıyor diye. Ardından hoca dışındaki yabancılarda da kriz başlayınca adamlar rest çektiler. idmanlara çıkmayız, maçlara gitmeyiz diye. Eğer bunlar yaşanmamış olsaydı açık ara şampiyon olurduk. Buna rağmen ayağımıza birkaç kez fırsat geldi ancak, hep para sorununa takıldık, kaybettik...”Bu sözler futbolcu ağzından, kayıp sezonun özeti. Bu gerçekten hareketle yönetimin ilk gündemi ‘kasa’ olmalı. Teknik heyet, transfer, kombine, artık ne varsa arkaya atılmalı.Mali portre de ilginç bir durum var. Başkan Demirören 40 trilyon vermiş. Bunun iki katı kadar da dışarıya borçlanma var. Ortada birşey yok. Hani yıldızlar, kariyerli büyük bir hoca, şampiyonluklar olur da eyvallah. Bu kadar paranın nereye gittiği, nasıl çöpe atıldığını anlamak zor. Artık olan olmuş. Geriye dönüş yok. Yönetimin şapkasını önüne koyup bu kangreni kurutması lazım. Amatör branşlar, altyapı, personel ve diğer giderleri azaltacak radikal kararlara imza atması gerekiyor. Transferde de, şu takım bunu almış, biz de misilleme yapalım gibi saplantılardan uzakta kalıp, az ama öz ihtiyaca göre oyuncu ile yola devam etmeli. Öyle 8-9 adam yerine, 3 bilemedin 4 yeni ama kaliteli isimlerle bu handikap ortadan kaldırılabilir.Aksi taktirde, mali problem çözülmeden, takımın başına kim gelirse gelsin, hangi oyuncu alınırsa alınsın fark etmez. Hadi teknik ekibin parasını Ülker öder. Futbolcular profesyonel. Parasını vermediğin bir adama ne laf dinletebilirsin, ne de verim alabilirsin. Eğer başkan ve ekibi bu sorunu aşarsa Kartal’ın en büyük transferi gerçekleşmiş olur.Tecrübe şartHakan’a kimsenin diyeceği laf yok. iyi bir kaleci. Bunu hem lig, hem de milli takımlarda kanıtladı. Tello için şüphelerimiz var. İspanya’nın arka bahçesi olarak bilinen Portekiz’de yıllarca oynayıp boşa çıkmasına rağmen alıcısı olmamış. Türkiye için cüzi bir rakama (900 bin Euro) Beşiktaş’a geldi. Önce görüp sonra yorumlamak lazım. Ancak Şilili için referanslar genelde olumsuz.Beşiktaş ısrarla savunmaya takviye yapma peşinde. Bu da anlaşılır gibi değil. Orta alan ve forvette asıl sıkıntı var. Çünkü geriden çıkan her top, aynı şekilde defansa döndüğü için, bu bölge başarısız gibi gösterildi. Ama göbekte top tutan, pas yapan, oyunu istediği gibi yönlendiren, ‘Sergen’ tipinde birine acil ihtiyaç var. Aynı şekilde rakip kaleyi yıpratan, son vuruşta çok etkili bir santrfor açığı da mevcut. Bu bir tercih meselesi. Madem böyle bari tecrübeye önem verin. Şampiyonlar Ligi’ni kazanan Milan’ın yaş ortalaması 30’un üstünde. Öyle takımı gençleştiriyoruz, balonları uçurma yerine, Zago, Giunti gibi usta ayakları getirin. Gerisine karışmayın!